Anadolu insanı ayağa kalkıyor
Anayurt Orta Asya dan yola çıkıp, çadırını ve okunu sırtına alarak nizam-i alem ülküsü için yollara düşüp, Anadolu da konaklayıp üç kıtaya Türkün mührünü vuran bu millet elbette eşkıyaların hedefi olacak ve kıskanılacaktı. Türk milletinin ünü ve azameti karşısında aşağılık duygusuna düşen batı alemi o gün bugündür bu kompleksini aşamadı. Her fırsatta Türkün üzerine gelen, her geldiğinde dersini alıp geri çekilmek zorunda kalan küfür dünyası, son iki asra yakın bir zamandır farklı savaş yöntemleri geliştirerek saldırılarını sürdürdüler. İki asra yakındır Türk milletinin varlığını hedef alan sömürge ülkeleri, geliştirmiş oldukları çok yönlü saldırılarla Türk milletini içten çökertmeyi hedeflediler. Ekonomik hayat tarzımızı, sosyal yaşam biçimimizi, siyaset yapma tavrımızı ciddi anlamda dejenerasyona uğratarak, kendilerini taklit eden bir uydu ülke durumuna getirdiler bizi. Düşmanlarımız bu sinsi oyunlarını oynarlarken, içimizden çaldıkları veya bizden görünüp de bizden olmayan bir takım bedbahtları ayak olarak kullanmaları sonucunda da Türkiye, bugünkü istenmeyen noktalara getirildi.
Her aklıselim insanımız, Türk ve müslüman olarak geleceğe akmak isteyen her yürek sahibi, torunlarımıza Allah esaret gömleği giydirmesin diye dua eden ve canlı kalabilen bütün gönül erleri şu gerçekleri artık görebiliyorlar ve karşı tavrı sergileyebiliyorlar. Dış saldırılar ve iç oyunlar sonucu, Türk milletinin sosyal dokusu dejenere edilmiştir. Devletimiz milletin devleti olmaktan çıkarılmıştır. Milli ekonomi diye bir değerimiz kalmamıştır. Geleceğimizi temsil edecek olan genç kuşaklarımız yabancı ideolojilerin ve kültürlerin kıskacına terk edilmiştir. Kültür kalelerimiz fethedilmiş, batının çöplüklerinde gezinir hale gelmişiz. Allahın dini siyaset pazarına çıkarılmış, kötü niyetli bir takım çevreler vahdetin kulelerini tahrip ederek kardeşliğimizi bozmuştur. Atatürk ciddi anlamda ters yüz edilmiş ve istismar edilmiştir. Millet olma şuurumuz birilerini rahatsız etmiş, arlanmadan utanmadan birileri soysuzluğu teşvik etmiştir. Ülke nimetleri kapkaç sektörünün insafına terk edilmiş, birileri hayatın en lüksünü ve haramın en sonsuzunu yaşarken, dürüst ve namuslu insanlar alın terlerinin savunuculuğunu yapamaz hallere mahkum edilmiştir. Dış politikamız diye bir şey kalmamış, Ankara başkent konumundan uzaklaştırılarak ülke ve milletin kaderi Brüksel in merhametine terk edilmiştir. Özelleştirme adı altında satılmadık hiçbir şeyimiz kalmamıştır. Diyalog şamatası ve ihaneti sebebiyle En son ve hak din İslamdir ayeti bir çok yerde hutbelerde okunmaz olmuştur. Bölücü terör varlığımızı tehdit eder noktalara tırmanmıştır. Habur kapısını kapatma iradesi dahi ortaya konamamış, Askerimize kurşun sıkanlara su parasına ilaç, gıda maddesi ve elektrik veriyoruz. Bu fotoğrafa itiraz edebilecek akliselim bir fert dahi olamayacağına göre, bu korkunç gidişe sessiz kalanların, bu yıkıntıdan rahatsızlık duymayanların, ülkenin kaderine hükmetme mevkilerinde bulunmaları karşısında, milletimiz bu teslimiyetçilerin tahakkümünden kurtulmaktan başka çare olmadığını artık görmeye başlamıştır.
Meydanları dolduran Anadolunun yiğit insanları hepsi tek ağızdan bütün dünyaya şunu haykırıyor. Biz bu dünyaya Türk olarak geldik, İslamla etle tırnak gibi bütünleştik, Anadoluyu kanımızla vatanlaştırdık. Bizimle oynamaktan vazgeçin, geçmişi unutmayın, sabrımızı taşırmayın diyorlar. İçimizdeki şeytan değirmencilerine, teslimiyetçi yüreksizlere, Türküm demekten arlanıp utananlara, siz de aklınızı başınıza alın ve kendinize gelin diye çağrıda bulunuyor. Bu çağrılar Türkün sabrının ve iyi niyetinin tükendiğini anlatıyor. Bıçak kemiğe dayandığında, bu milletin neler yapabileceğini dosta da düşmana da hatırlatmak istiyoruz. Türk milletinin bitip tükendiğine hükmeden, dünyanın küreselcilerden ibaret olduğunu zannedenler bu mesajı doğru anlamalı ve doğru okumalıdırlar. Tarih şahittir ki, Türk milletine kem gözle bakan bütün gözler kör olmuş, Türk e kalkan eller gövdesinden koparılmış, mukaddeslerimizin gölgesine gizlenip şeytan değirmeni çevirenler büyük bedeller ödemişlerdir.
Türk milliyetçiliğinin yükselişinden rahatsız olup, küresel eşkıyaların mahremlerimize kadar musallat olmasından rahatsızlık duymayanlar, sayısal çoğunluğu bir şekilde ele geçirdim deyip, her istediğimi yaparım, satarım diyecek kadar bu devletten bihaber olanlar, şimdide meydanlara çıkıp biz bunlara teslim olmayacağız diyerek masum ve günahsızlar görüntüsü vermeye çalışmaları karşısında bu kadarına da pes demekten başka bir sözcük bulamıyoruz. Ülke altımızdan kayarken, her gün vatan evlatları kahpe kurşunlara hedef olurken, Borsamızın yüzde 78i küresel eşkıyaların tekeline girmişken, burnumuzun dibinde bir yapay bir Kürt devleti kurulurken, daha dün ekmeğimizle karnını doyuranlar bu millete tehditler savurup nota verme cüretini kendilerinde bulurken, halen bu ülkenin bir sayın Bakanı, olup bitenleri batılı dostlarımıza anlatıyoruz diyerek diploması yaptığını zannediyorsa aklımıza mukayyit olmamız lazım. Bu sayın Bakan batılıların tarihi ön yargıları olduğunu, siz hangi şarkıyı söylerseniz söyleyin sizi dinlemeyeceklerini bilmez mi acaba?
Birileri varsın bu gerçeklere kulaklarını tıkayıp gözlerini kapasın. Varsın bir takım çevreler ülkenin altının kaymakta olduğunu, ülkenin kuşatıldığını milletten gizlemeye çalışsın. Türk milleti ayağa kalkmış Ankara yolculuğu başlamıştır. Türk milleti küresel kuşatmacıları ve onların iş birlikçilerini Ankaradan kovmaya ahdetmiştir, yemin içmiştir. Bu ülkeye ihanet eden her kim olursa olsun, okyanus ötesine de kaçacak olsa mutlaka geri getirilecek ve bu millete hesap verecektir. Şunun şurasını herkes ama herkes kulağına küpe etsin. Bu milletin ahi hiçbir kimsenin üzerinde kalmamıştır. Bu millete kalkan her kol kırılacak, bu millete kem gözlerle bakan her baykuş kör olacaktır. Sağlıcakla kalın saygı değer okuyucularım.
YAZIYA YORUM KAT