1. YAZARLAR

  2. Seyfullah FIRAT

  3. Anadoluyu yeniden fethetmek...
Seyfullah FIRAT

Seyfullah FIRAT

Yazarın Tüm Yazıları >

Anadoluyu yeniden fethetmek...

A+A-

Türklerin Anadolu’yu vatan edişleri öyle basit ve yuvarlak cümlelerle ifade edilemez. Türklerin Anadolu’ya geldikleri tarihlerde coğrafyanın vahşiliği göz önüne alındığında, hiçbir milletin o tarihlerde, o günkü imkânlarla veya insanı gayretlerle Orta Asya’dan at üzerine yola çıkıp Anadolu ya gelip burasını vatan edinebilmesi olabilecek bir olay değildir. Bundan dolayıdır ki, ben şahsen Türklerin Anadolu’ya gelişlerinin ilahi takdirle ilgili bir boyutunun olduğuna inanırım.
Biz bu coğrafyayı vatan edebilmek için, yetecek kadar can vermiş ve hak edecek kadar da her türlü bedeli bugünlere gelinceye kadar ödemiş bir milletin çocuklarıyız. Daha dün istiklal harbinde bu toprakları Laz, Kürt, Çerkez, Türk ayrımına düşmeden hep birlikte savunduk ve sırt sırta şehit düştük. Yalnız Çanakkale’de 300 bin tane vatan evladını feda ettik. O günlerde Laz, Kürt, Çerkez ayrımına düşmeden sırt sırta, gönül gönüle hep birlikte savaştık. Ne acıdır ki; dedeleri sırt sırta yatanlar ve o şanlı ecdadın torunları şimdi karşı karşıya getirilerek yıllardan beridir kardeşkanı akıtılmaktadır. Kürt kimliği ardına gizlenen Ermeni ve benzeri hainlerin dölleri, Türk- Kürt zıtlaşmasını körükleyerek milletimizi bölmek istemektedirler. Bu oyun çok eskilerde kurgulandı, şimdilerde oynanmak isteniyor ve birilerince de oynatılıyor.
Kuzey Irak’ta olup bitenler konusunda Türk kamuoyunu yanıltmaya çalışanlar bu millete en büyük kötülüğü yaptıkları gibi, kendisini Kürt diye adlandıran insanımıza da en büyük ihaneti etmektedirler. Kuzey Irakta bu gün cereyan eden şekillenişi yapay bir Kürt devleti olarak değerlendirenlerin yanıldıklarını iddia ediyorum. Kuzey Irak’ta PKK egemen hale getirilmek istenmektedir. PKK’nın Kürtlerle veya kurulması söylenen yapay Kürt devletiyle hiçbir ilgisi yoktur. Çünkü PKK BİR KÜRT HAREKETİ DEĞİLDİR. PKK KİRALİK BİR ÇETEDİR. BU ÇETE ABD VE BRÜKSELİN EMRİNDE OLAN VE ORTADOĞUNUN BAŞINA BELA EDİLEN BİR ŞER ODAĞIDIR. Bizim vatandaşlarımızdan Kuzey Iraktaki bu kirli oluşuma muhabbet duyan veya akrabalık geliştirmeye çalışanlar Türk milletine düşman oldukları kadar Kürtlere de ve Kürtlerin geleceğine de ihanet etmektedirler. Başkalarına köpeklik edenlerin bir gün kapıya konduğunu tarih ibretle kaydetmektedir. Barzani ve Talabani bir gün Saddam’ın acı kaderini paylaşacaklardır. Köpekliğin ve iş birlikçiliğin sonu hep böyle olmuştur, bunların sonu da aynı olacaktır.
Bugüne kadar kafasını kuma gömenler, bu gerçekleri göremeyenler şimdi Kürt kimliği ardına gizlenip beraberliğimizi, kardeşliğimizi sabote etmek isteyen hainlere karşı duyarsız olanlar yüzünden, ülkemiz çok tehlikeli bir istikamete doğru gitmeye zorlanmaktadır. PKK terörü kırk bin evladımızı bizden çalarken, hiçbir Türk hiçbir Kürt vatandaşımıza yan gözle bakmadı. Oyunlara gelmemek için Türk insanı sabrını sonuna kadar zorladı. Şimdi bayrağımız hakarete uğruyor, bebek katılı olan hain isyan çağrıları yapıyor, birileri Türkiye’yi eyaletlere bölüyor, başka birileri de Türk devletine efelik taslıyor. Türk milleti bu şerefsizlikler karşısında yine de sabrediyor. Bu noktada aklıselim Kürt kardeşlerimize büyük görevler düşmektedir. Türk milleti ayağa kalkmadan, Anadolu yeniden fethe çıkmadan, Kürt kardeşlerimiz ayağa kalkıp bu zibidilere haddini bildirmelidir. Oynanmak istenen oyunu mutlaka bozmalıyız. Millet gerekeni bugüne gelinceye kadar fazlasıyla yapmıştır. Şimdi görev Kürt kardeşlerimize düşmektedir. Aksı durumda bizim bundan sonra verebileceğimiz hiçbir şey kalmamıştır. Bizim için zaman, kaybedilenleri tekrar geri alma ve birleşip kaynaşma zamanıdır. İşin en ufak bir gecikmeye bile tahammülü yoktur. En ufak bir gecikmenin kayıplarımızı arttırabileceği gibi, yeniden istila hareketini de zora sokabilir. Herkes aklını başına almalıdır. Herkesten önce hainlere pirim verenler akıllarını başlarına toplamalıdırlar. Herkes şunun şurasını çok iyi kavramalıdır. Biz bu toprakları bir gün yeniden fethetmek zorunda kalırsak, bu coğrafyada taş üstüne taş kalmaz. Türk milletine kem gözle bakanlara sesleniyorum. Kendinize gelin. Kendinize gelin ki, bu ülkeye de, kendinize de yazık etmeyin. Yetsin artık bu akıtılan kardeşkanları. Bu milletin sabrını daha fazla zorlamayın. Bu ülkede daha fazla kan akmasına sebep olmayın.
Türk’e kefen biçmeye yeltenenlerin akıbetlerinin ne olduğunu tarih dün olduğu gibi bugün de haykırmaktadır. Biz bu ülkede etnik ayrılıkları kaşıyanlara bundan sonra tahammül edebilecek durumda değiliz…

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Yeni dezenformasyon yasası ve kişisel verilerin korunması kanununa göre; kişilik haklarına yönelik her türlü yayın suç teşkil ettiğinden, kurallara aykırı yorumlar onaylanmamaktadır. Lütfen bir aşağıdaki facebook yorumları bölümünü kullanınız
8 Yorum
  • seyfullah fırat / 14 Nisan 2007 Cumartesi 14:12

    Verdiğiniz konu başlığı için teşekkür etmek isterim. Sıkıntılarımızın gçmişinde ki dinazorlardan güzel örnekler verdiniz. Elbette bu günkü fotoğrafımızı yalnız bu günkü ressamlar çizmediler. Resmi çizenler o günlerde çizdiler, bu günkülerde rütüşünü yapıyorlar. İnşallah bir gün bu konuda düşüncelerimi arzedeceğim. saygılar.

    Yanıtla (0) (0)
  • HAMİT ORHAN BAŞ / 14 Nisan 2007 Cumartesi 02:55

    Anadolu ve türkler üzerine oynanan oyunları incelemek için çok öteye gitmeden Osmanlının son kırk yılı içerisinde Abdulhamit döneminin son yıllarındaki JÖN TÜRKLER, İTTİHAT VE TERAKKİ ve MEŞRUTİYETİ incelemek bügünkü AB nin ve Emperyalist güçlerin neler yapmak istediğini ortaya koyar. Osmanlı padişahı Abdulhamite 350 kg dinamıtle suikast düzenliyen ermeni terorist için Tevfik FİKRETİN övgü ile bahsetmesi ve nasıl öldüremedin kızıl sultanı demesini ortaya koyun. 35 yaşında damat olması vesilesi ve torpilli atlamalar ile ordunun başına geçen Enver Paşayı anlatın yakın tarihimizi birde bu pençereden sizin kaleminizden dinleyelim.

    Yanıtla (0) (0)
  • seyfullah fırat. / 13 Nisan 2007 Cuma 11:32

    Gurbette bulunan sizler bu milletin gerçek hariciye elemanlarısınız. Sizlerle onur duyuyoruz. Devletin hariciyecilerinin yapamadığı tanıtımı sizler vakarınızla, Türklüğünüzle bulunduğunuz yaban ellerde ortaya koyarak bu milleti temsil edip tanıtıyorsunuz. Allah sizin gibi Ülkü yiğitlerine güç ve kudret versin. Sizler var oldukça bu milletin altını oymak isteyenler husrana uğrayacaklardır. Sizin şahsınızda vatan özlemi çeken soydaşlarıma, bızzat sizleri aile efradınıza sonsuz saygılarımı sunuyorum.

    Yanıtla (0) (0)
  • raşotlı / 13 Nisan 2007 Cuma 09:42

    sevgili hocam yazılarınızı gürbettede olsam yakınen takıp edıyorum allah sızden ve sızın gibi yazrlardan razı olsun fakat biz devletı baba bıldık oyle bılmeyede devam edeçeğiz almış oldumuz terbıye gerği vatan bizim kutsalımizlardan birısidır.allah sevgisinden vatan sevgisınden yoksun ne iduğu belirsiz kişiler veya stılmiş insanlar çok memlekette biz vatan severden çok hain yetiştıdık.ne güzel soylüyor aşik sefai bayrak sızlar bayrak sızlar ne bılsın vatansızlar
    onun için ulu onder atatürk bu günlerın hesabını yaparak türk gençliğine çok güzel bı hıtap etmiştır zannedersem gün bü gündur.30 kuponada alinmadı bu vatan.türk milliyetçilerını bı çatı altında toplanmasi lazım
    yarın çok ğeç olabılır
    allah türkü korusun ve yüçeltsın
    allaha emanet olun hocam.

    Yanıtla (0) (0)
  • seyfullah fırat / 12 Nisan 2007 Perşembe 20:10

    Ahmet ÇAKIR bey kardeşim. Yüreğinizin ve gönlünüzün sesine aynen katılıyorum. Aynı ülküye kilitlenmiş, geçmişte kızıl kurşunlarla dans etmiş, birileri hayatın en lüksünü yaşarken, davaların en zor ve çileli olanını seçmiş olan Türk milliyetçilerinin bu gün ayrılıklar yaşaması hepimizi derinden incitmektedir. LİDER-TEŞKİLAT-DOKTRİN terbiyesi ve ahlakıyla hayatını dizayn etmiş dava adamları olarak bu konuda hepimize görevler düşmektedir. Elbette ki görevin en büyüğü Türk milliyetçilerinin tek adresi olan MHP sinin kurmay kadrolarınındır. Dileğimiz ve beklentimiz sen ben kompleksi aşılarak yalnız Allah rızası için ve bu milletin bekası için yörüngemizi yeniden kurmaktır. size gönülden saygılarımı sunuyorum.

    Yanıtla (0) (0)