Pazar Kaymakamlık Binası’nın giriş katında hizmet vermeye başlayan Sosyal Güvenlik Merkez Müdürlüğü’nün açılışında bir de konuşma yapan Bakan Çelik, İntibak Yasası ile 2 milyon emekliye 3 katrilyon liraya yakın bir imkân sağladıklarını belirterek, “İnşallah önümüzdeki hafta İntibak Yasası çıkınca 2 milyon emeklimize 3 katrilyon lira her yıl vereceğiz” dedi.

Konuşmasını yaparken öğle ezanı okunmaya başlayınca Bakan çelik sözlerine ezan bitene kadar ara verdi.



Türkiye’nin artık 780 bin kilometrekare ile sınırlı olmadığını ve yurtdışına da sağlık hizmetlerini taşıdıklarını kaydeden Bakan Çelik, “Gazze’deki çocuk ilaç istiyorsa yine biz gönderiyoruz. Onun için Gazze’ye hastane yapıyoruz şimdi. İstiklal savaşında bize destek vermiş olan Sudan’da yaptığımız hastanenin açılışını 1 ay sonra gidip gerçekleştireceğiz. Lübnan’da hastane yaptık. her yerde konutlar yapıyoruz. Suyu olmayan insanlara su götürmenin çalışması içerisindeyiz. 780 bin kilometrekareye asli sorumluluğumuzu yerine getirmeye çalışırken medeniyetimizin köklerinden aldığımız güç sayesinde o büyük coğrafyada da bize bel bağlamış insanlara hizmet götürüyoruz. Çünkü biz kerim bir devletiz.” diye konuştu.

İMF’siz olmaz diyenleri de yanılttıklarını belirten Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik, “Oluyormuş işte İMF’siz. 2007 yılında ilk çalışma bakanı olduğum yıllarda ufak boylu bir adam gidip geliyor. Kim bu? Dediler, IMF Türkiye temsilcisi. Oturuyoruz, konuşuyoruz. Hani Başbakanımızın tepesini attıran işler var ya; o eskiden kalma işler. Efendim öyle yapacaksınız, böyle yapacaksınız, şu kanun çıkacak filan. Neyse 5-6 ay içerisinde bitti. Birileri dediler ki ‘İMF’siz olmaz. İMF giderse battık.’ Gidiş o gidiş. Giderse gitsin dedik. Şimdi işler daha iyi gidiyor mu? İşler daha iyi gidiyor.” ifadelerini kullandı.

Bakan Çelik, Sosyal Güvenlik Reformu ile önemli bir mesafe alındığını belirterek, “Bu reform yapılmamış olsaydı, neler yaşıyorduk bir hatırlatmakta fayda var. Siz SSK’lısınız bir işyerinde çalışıyorsunuz; hastalandığınız zaman 90 günü doldurmamışsanız. 89 gün çalışmış olsanız bile hastaneye gittiğinizde SSK’lı olduğunuz için bedelsiz tedavi olamıyordunuz. Kendisi değil de çocuğu veya hanımı rahatsızlandı. Hastaneye gittiği zaman 120 gün çalışma şartı aranıyordu. 4 ay çalışacaksın ki sana bu sağlık hizmetini verelim diyorlardı. Eski Türkiye’den bahsediyorum. Bağkur’lusunuz, bakkal dükkânı açmışsınız. 240 gün yani 8 ay bakkal dükkânını açık tutasınız ki, priminizi yatıracaksınız ki 9. ay sağlık hizmeti alabilesiniz. Peki devlet memuruysanız? Devlet memuru olduğunuz gün sağlıktan yararlanabilirsiniz. Devler memuru 1. sınıf, SSK’lı 2. sınıf, esnafsanız 3. sınıf vatandaşsınız. Başbakanımız, ‘Hadi be olur mu böyle şey?’ dedi. Vatandaş, vatandaştır. Ahmet, Mehmet, Ayşe arasında ayrım yapılır mı? Maalesef yıllarca bu ayrım yapıldı. Şimdi ne oldu? Şimdi memur, SSK’lı, Bağkur’lu hepsi 1 ay sigortalı oldu mu, hepsine sağlıktan yararlanma imkanını getiren bir reformu gerçekleştirdik.” dedi.