Sevgili okurlarım, her zaman yazarım, tekrarında fayda var.

Biz Karadenizliler Türkiye’nin çimentosuyuz.

Onurluyuz, gururluyuz, vatanseveriz.

Memleketin zor günlerinde; bütün düşmanlar karşısında dimdik ayakta durduk.

Haksızlığa izin vermedik, teröre asla bulaşmadık, yanlış işlere girişmedik.

Devletin bayrağını hep bildik, saygıyı elden bırakmadık.

Hem dinimize bağlı hem cumhuriyetimize sevdalı kaldık.

Demokrasiyi elden bırakmadan Başbakan, lider, Meclis başkanı, bakan, siyasetçi ve bürokrat yetiştirdik.

Hiçbir açılımın peşinden koşmadık.

Bizi bölmeye çalışanlara asla izin vermedik.

Atatürk Cumhuriyetine gönülden bağlı kaldık.

Çocuklarımızı asker ocağına davul zurnayla gönderdik.

Vatan toprağını korumak için şehit verdik.

Şehit olanları bağrımıza bastık…

***

Gerçekleri yeni gördü

Başbakan hep Rize’den çıkar, ancak Rize her zaman bürokrat fakiri olmuştur.

İlgili Bakanlar ne yapar eder, Başbakana yakın Rizeli bürokratların ayağını kaydırır kendine yakın isimleri getirir...

Başbakan Erdoğan da  bunlara müdahale etmedi,kendisine ölümüne bağlı hemşerilerinden çok ,yarın iktidarı kaybettiğinde, arkasında hiç kimseyi göremeyeceği kişilerle çalışıyor, önemli görevlere getiriyor.. En azından bakanların kadrolaşmalarına  izin veriyor.. Başbakan son olaylarda bu gerçeği gördü. Sahip çıktığı kişilerin neler yaptıklarını gördü. Güvendiği Karadenizlileri, bürokrasiye taşımaya başladı gibi geldi.

***

Geçmişten bir not.. Eski Başbakan Mesut Yılmaz, siyasi bir kararla Yüce Divan’da yargılanıp, başbakanlığı dönemindeki icraatları tek tek incelenirken, Anayasa Mahkemesi salonunda sadece Rizelilerle yakın aile dostları vardı.

İyi günün dostlarından hiç kimseler yoktu. Çünkü onlar ”Kral öldü, yaşasın yeni kral”ın peşindeydiler. Bu durum başbakan Erdoğan için de geçerlidir.

***

Gelelim konumuza .. Hemen belirteyim.. Aklınızdan yanlış şeyler geçmesin. Bazen yorumlarıyla saçmalayan sabit fikirliler vardır. Ben hiçbir göreve talip değilim, hiçbir beklentim de yok. Çünkü CHP’nin milletvekili adayıydım. Tekrar, aynı partiden siyaset yapacağım.

Kendimden başlayayım. 15 yıl aktif gazetecilik ve yöneticiliği, Başbakan başdanışmanı kadrosuyla, Demirel, rahmetli Ecevit, Mesut Yılmaz döneminde ve yedi bakana danışmanlık, (Basın ve Özelleştirmeden), Anadolu Ajansı Görüntü Hizmetleri (ARG)  ve Tekel-Tuz İşletmeleri Genel müdürlüğünde genel müdür olarak, Tüpraş, Tekel, Denizcilik İşletmeleri, Gübre Sanayı, Et-Balık gibi önemli sekiz kamu kurumunda yönetim kurulu üyeliği görevlerinde bulundum.

 Bu görevlere gelişimde, liyakat ve başarılarımın yanında Sayın Mesut Yılmaz’ın katkıları destekleri çok olmuştur. Mesut bey, Karadenizlilere çok düşkündü ve onlara güvenirdi, sahip çıkardı.

2003 yılında,AKP  iktidarı döneminde görevden alınan ilk Rizeli Genel müdürüm.. Suçum Rizeli olmak, Mesut Yılmaz ve önceki iktidar dönemlerinde yakın görev yapmak. 11 yıl içinde, benimle ilgili açılan tek bir soruşturma yok..

Başbakanın haberi olmadı, bölgedeki bakan ve siyasetçilerde seyirci kaldı, bizde eğilip bükülmedik, el pençe durmadık. İyiki de yapmamışız.

Fahri Kasırga

Diyarbakır –Kocaeli ve Ankara’da Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yaptı..

6 Yıl Adalet Bakanlığı Müsteşarı ve HYSK Üyesi olarak hizmetlere ve yatırımlara damga vurdu.

Seçim döneminde Adalet Bakanlığı görevini yürüttü, seçimlerden sonra tekrar eski görevi olan müsteşarlığa döndü.

Rizeli birkaç müsteşardan biriydi. Öteki; Denizcilik müsteşarı Hasan Naiboğlu’ydu. Onunda ayağını kaydırıp Kayseri lobisi ağır bastı, bizim siyasetçiler uzaktan baktı.

***

Kayseri denince aklıma geldi. Sadece bir örnek. Kayserili Metin Kilci önce Özelleştirme İdaresi Başkanı, yedi yıldan beride Enerji Bakanlığı Müsteşarı olarak, kardeşi Mehmet Kilci’de Gelir İdaresi Başkanı olarak görev yapıyorlar.11 yıldan beri en önemli iki kurum iki kardeşe emanet.

Karadenizli bakan ve milletvekillerine duyurulur. Bürokrata böyle sahip çıkılır. Hem de hiçbir özellikleri olmadan sıradan bir uzmanlarının getirdikleri makama bakın siz.

***

Tekrar Fahri beye dönelim. Bütün Rizeli, Karadenizli onun kapısını çalardı. Adalet camiasında dengeydi. Herkes onu tanır ve güvenirdi, yanlışlara geçit vermezdi.

Başbakana çok bağlı, candan bağlıydı.

Mütevazı yaşantısı, aile yapısı, bilgisi, tecrübesiyle adam gibi adam, güzel bir Karadenizlidir.

Başbakana yağ çekip, arkasında kuyusunu kazan Mehmet Ali Şahin, Adalet Bakanı olunca, müsteşarı uyduruk bahanelerle yıpratmaya girişti, Fahri Kasırga’da eğilip bükülmedi, dik durdu ve görevi bıraktı. Başbakan Başdanışmanı olarak köşeye çekildi. Bölge siyasetçileri de uzaktan seyretti.

Eğer Fahri Kasırga, Adaletin başında olsaydı, başta başkan olmak üzere her kesin itiraz ettiği, yargıda hata olmazdı, yanlışlara izin vermez,yargı bağımsız  bir şekilde görevini sürdürürdü..

Umarım, Sayın Başbakan kendisine sürekli hata yaptıran danışman ekibinden kurtulur ve Fahri Bey gibi kendisine bağlı geçmişi şan ve şerefle dolu birini Başbakanlık müsteşarlığını teslim eder. Bir iki operasyonla bunlar temizlenmez. TRT başta olmak üzere tüm kurumlar ele geçirilmiş durumda.

Başbakan birde 2008 yılındaki KPS  sınavı ile kurumlara yerleştirilenlerin dosyasına baktırmalı..Hani sorular sızdırılan sınav varya,hani 250 kişi bu sınavda birinci olmuştu ya..Bu kişiler ,olay ortaya çıkınca ikinci sınava girmemişlerdi.

Yeni Adalet Bakanlığı müsteşarı Kenan İpek, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığınca göstermelik yapılan ve kapatılan bu dosyayı tekrar raftan indirmeli ve yeniden soruşturması için talimat vermeli

Adalet müsteşarı

Kenan İpek’de Fahri Kasırga gibi Rizeli hemşerimizdir. En son görevi, Adalet Bakanlığı Ceza ve Tevkif Evleri Genel müdürüydü. Çok başarılı hizmetleri olmuştu. Cezaevleri’nde hiçbir olay olmamış, büyük yatırımlar yapılmıştı.

Yine her zaman yazarım.Karadenizlinin içinde yer almayan hiçbir oluşum,hiçbir kurumun başarılı olması mümkün değildir.Kenan İpek’e dirayeti ve ciddiyetiyle Türkiye’nin yetiştirdiği çok önemli bürokratlardan biridir..

Dönemin Adalet bakanı Mehmet Ali Şahin, kendi adamını göreve getirmek için, Kenan İpek’i de görevden almıştı. Kenan beyin suçu ise hepimiz gibi Rizeli olmaktı. Rizeliler de bakana ”Dur” dememişlerdi.

Uzun yıllardan beri kızak görevde bekleyen Kenan İpek, Adalet Bakanlığı Müsteşarlığı görevine getirildi.

Çok isabetli bir karar. Adalet Camiasını iyi bilen, tanıyan, uzun yıllar yargıçlık görevlerinde bulunan, hiçbir şaibesi bulunmayan, Kenan İpek, Cezaevlerini çok iyi bilen tanıyan kişidir. Onun döneminde hiçbir olay olmadı.

Yakın dostum ve hemşerim Kenan İpek’e hayırlı olsun..İtibarı iade edilmesine çok sevindim.Türkiye’nin böyle bürokratlara ihtiyacı vardır..

Bakan Yazıcı, sahip çıkmıyor

Bakan Hayati Yazıcı benim gibi Rizelidir. “Yazıcı”soyadından dolayı çok telefon alıyorum. Bakan Yazıcı’yı abim olduğunu zannedenler sürekli beni arayıp devlet işlerinde aracı olmamı istiyorlar

Daha öncesinde yazmıştım. Hayati bey, abim değil, hemşerimdir. Kendilerini sever sayarım. Sert görünüşün altında altın gibi yüreği vardır. Bazen karşılaştığımızda ”Nedir sizden çektiğim?” şeklinde takılırım.

 Diyeceğim şu ki, Hayati bey, benim abim olmuş olsaydı, bürokrasi mağduru olmazdım.”Kel ilaç bulsa kafasına sürer” misali kendime faydam olurdu.

30 yıllık gazeteci ve Siyaset Bilimcisi olarak, diyorum ki, Hayati bey hata yapıyor. Hemşerilerine sahip çıkmıyor. Yukarıda yazdım birçok bakan hemşerilerine sahip çıkıyor. Doğruda yapıyorlar. Bir ilin, bölgenin siyasetçiden çok bürokrata ihtiyacı vardır. Siyasiler gider, bürokratlar kalır.

***

Türkiye’de vali olanları görüyoruz. Adamı olan vali oluyor. Üzülerek ifade ediyorum ki valilerde liyakat, başarı ve hizmet aranmıyor.Hele bazı valiler var ki,vali demek için bilmem ne lazım..

Selahattin Başar..Hayati bey  ile aynı ilçedendir..Düşünce yapısı olarak Hayati beye,başbakana yakındır.Dürüst ve deneyimlidir..Mesut Yılmaz ,onu Kırşehir valisi  yapmıştı.10 yıldan beri Rizeli  tek  merkez valisidir.Bakan Yazıcı,neden bunu vali yapmıyor? Rizeli kaç tane valimiz var. Benim bildiğim iki tane. İlçesinde liyakati uygun tek bir vali var, ama kızakta.

Bakana yakışmıyor,bu konuda çok eleştiriliyor...Bakanlığı gidince pişman olacak,hemşerileri yüzüne vuracak..

Aynı şekilde Ali Bakoğlu…Ankara ve İstanbul’da vali yardımcılığı ve bir çok görevlerde bulunan hemşerimiz.Devleti bilen düzgün insan.Yıllardan beri valilik bekledi,olmadı.Samsun’da kaymakam oldu gitti..Emrindeki stajyer kaymakamlar başına vali yapıldı.Sadece birkaç örnek..

Aynı şekilde Gümrük ve Ticaret Bakanlığı’nda olmak üzere çok sayıda Rizeli bürokrat görev bekliyor. Yine bir hemşerisi TRT’de yapımcı–Prodüktör Süleyman Sol ve diğerleri var. Süleyman Sol’a TRT’yı ver yönetsin, ama kızakta. Çok önemli projelere imzası bulunuyor.Dışarıdan gelenlerin entrikalarıyla önü kesiliyor..Her dönemin yalakaları işbaşında..

Tekrar ediyorum,her yere Rizeli gelecek diye bir şey yok,ancak eşit şartlarda eşit kontenjan dahilinde Rizeli hak ettiği yere gelmeli..

Unutmayın Karadenizli,kendisine sahip çıkanları unutmaz ve satmaz..

Ankara’dan sevgiler.