
Bekaroğlu, olayı şizofrenik buldu
Saadet Partisi eski Rize Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu, Türkiye'nin yaşadıklarını şizofrenik bir durum olarak değerlendi ve bakın çareyi nerede buldu:
Saadet Partisi eski Rize Milletvekili Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu, AKP hakkında açılan kapatma davasının ardından Türkiye siyasetinde "şizofrenik" bir durumun yaşandığını belirterek, "Ankara'nın hallerini tespit edecek, bunu açıklayacak hukukçular da siyasetçiler de değil. Biraz psikiyatri, biraz psikoloji lazım" dedi.
Mehmet Bekaroğlu, AKP hakkında açılan kapatma davasının ardından tüm kesimlerde kafaların karmakarışık hale geldiğini belirtti.
AKP'nin kapatma davası kapsamında Anayasa Mahkemesi'ne sunduğu savunmanın birçok çelişkiyle dolu olduğuna dikkat çeken Bekaroğlu şöyle konuştu: "Biz psikiyatride tanı koyarken yazıyı da, kişinin konuşmasını da önemseriz. Bir konuşmada ya da bir yazıda baştan sona bağlantılar neler, hangi çelişkiler var bunlara bakarız. Çünkü bu, tanıya giderken bizim için çok aydınlatıcı oluyor. AKP'nin savunması bir taraftan demokratik laiklik tanımı yapılıp Başsavcının pozitif militan laiklik anlayışının sorun olduğu söylenerek siyasi bir cevap veriliyor görüntüsü yaratılıyor ama öbür taraftan "AKP icraatlarıyla ortadadır. Asla laikliğe aykırı eylemlerin odağı olamaz' yani "biz yapmadık' deniliyor. Başka bir taraftan ise "bizi niye uyarmadınız' denilerek Anayasa Mahkemesi'ne kapatma dışında başka seçeneklerin de olduğu hatırlatılıyor. Müthiş çelişkiler var yani. Psikiyatrinin siyasete alet edilmesini de istemem ama bir psikiyatrist olarak teşbih yapacak olursam, şizofrenik durumla karşı karşıyayız. Bunun için Ankara'nın hallerini tespit edecek, bunu açıklayacak hukukçular da siyasetçiler de değil. Biraz psikiyatri, biraz psikoloji lazım."
"KAPATILAN AKP DEĞİL SİYASETTİR"
Sadece AKP için değil siyasetin geneli için bu durumun geçerli olduğunu vurgulayan Bekaroğlu, "Bir taraftan siyasete müdahale edildiği için avuç ovuşturanlar, öbür taraftan çıkıp demokrasi nutukları atanlar Aynı insanlar değişik yerlerde değişik davranabilmekte. Dolayısıyla kafalar müthiş karışıklık içinde" dedi.
Bekaroğlu, bugüne kadar siyasete yapılan tüm müdahalelere siyasetçilerin araç olduğunu belirterek, darbelerin ve müdahalelerin tekrar tekrar yapılabilmesinin nedeninin de bu olduğunu söyledi.
Bugün de aynı sürecin yaşandığını ifade eden Bekaroğlu, "Birileri sanıyor ki AKP kapatılıyor değil. Bu bir aptallık bence. Kapatılan bütünüyle siyasettir, daraltılan siyasetin alanıdır. Bunun görülmemesi Türkiye siyasetinin en büyük çıkmazı bu" diye konuştu.
"AKP SINIRLARI KABUL ETTİ"
Kapatma davasının ardından AKP'nin bazı sınırları kabul ettiğine işaret eden Bekaroğlu sözlerine şöyle devam etti: "AKP verdiği savunmayla "Anayasa Mahkemesi ve diğer kurumların çizmiş olduğu sınırlar içinde siyaset yapacağım' mesajını veriyor. Hatta savunmasında Anayasa Mahkemesi'nin başörtüsüyle ilgili verdiği kararın ardından söz konusu değişikliğin delil olmaktan çıkmasını istiyor. Başörtüsü yasağı da dahil vesayet sisteminin ya da yerleşik iktidarın koymuş olduğu bütün sınırlamalar kabullenilmiş gibi bir hava var. CHP, MHP ve partileşme potansiyelinde olan kişiler de aynı şeyleri söylüyor. Onlar da yerleşik iktidara ve vesayet sistemine, "bizimle çalışabilirsiniz, biz de varız' diyorlar. Siyasetin tam de dibe vurduğu yer burası. Ankara'ya toplanmış siyasetçiler, siyaset eskileri, ara dönem nöbetçileri siyaseti tıkıyorlar ve bu da tam siyasete müdahale eden çevrelerin, o yerleşik iktidarın istediği şey."
HABERE YORUM KAT