Bir başkadır bu sevda..
Sevgili okurlarım; o ses öyle bir sestir ki, duyduğunuz anda sizi alır, Kaçkar’ın yüce tepesine, Ayder’in muhteşem manzarasına, Karadeniz’in eşsiz benzersiz güzelliklerinin içine götürür. Karadeniz’in hırçın ama sevecen denizine çeker sizi.
Nerede, hangi durumda olursanız olun, o an aklınıza tek bir yer gelir.Güzelim Karadeniz..O yer özlemdir..Özlemin adresi Trabzon’dur,Rize’dir,Artvin’dir,dahası Karadeniz’in her yeridir.
O özlemin adresi, tulumdur Kemençedir. Yeşil ile denizin büyülediği yerdir. Ayder’dir, Uzungöl’dur, Kaçkar, Sultan murat’tır. Lahanadır, turşudur, mısır ekmeğidir.
Hele de Karadeniz’’den uzak yaşıyorsanız tulumun sesini duyduğunuz anda içinizde bir sızı, burnunuzda memleket özlemi tüter.
Sizin için o sesin adı özlemdir, hasrettir, duygudur, umuttur, doğup büyüdüğünüz yerdir, memlekettir, ana kucağıdır, baba ocağıdır. İlk sevdanız, ilk bakışınızdır.
Hayallerinizi yüzdürdüğünüz göllerdir, ayrı kaldığınızda özlediğiniz yayladır, mezradır, siyah üzümdür, incirdir, karalâhanadır, mıhlamadır, billur gibi akan derelerdir. Kırmızı benekli alabalıktır, tarihtir, çınardır.
Sağlığında kıymetini bilmediğimiz, yokluklarında hasret çektiğimiz anadır, babadır. Trabzon lastiği ve yamalı pantolonla gezdiğimiz köydür. İlk aşık olduğum, onu uzaktan gördüğümde kalbimin fırladığı, ayaklarımın titrediği, dilimin tutulduğu kara sevdamdır,
Aynı duyguları yaşar mıyız bilemem, ama tulum sesi benim içime işler, duyduğumda bana sen benim memleketimdensin der, ayrı bir aitlik ve kültür içinde olduğumu hissettirir.
Ağaçlar ormanın gülüdür yaylalar da tabiatın süsüdür. Onlarsız bir doğa susuz bir denize benzer. Yeşilin gözleri şenlendirdiği, oksijenin bedenleri sarhoş ettiği,kulakların kuşların şakımalarıyla bayram ettiği benzer doğal harikalar diyarıdır Karadeniz’im..
Mevsimler en güzel yaylalarda somutlaşır; kışın beyaz perdeleri, baharın mis kokan çiçekleri, yazın serin temiz havası, son baharın mahmurluğu daima bambaşka yaşanır.
Aynı gökyüzünün altında altında farklı iklimler barındırır. Göçmen kuşların eşsiz misafirhanesidir gökyüzünün altındaki yaylalar.
Nasılda kışkırtıcıdır bir ucu gökte bir ucu yerde davetkâr duruşuyla. Renk cümbüşüyle en beklemedik zamanlarda yeryüzüne gökyüzünden sesiz bir ihtişamla kurulduğu manzara ilaç gibi gelir ruhumuza.
Sevgili okurlarım, 15-30 Ağustos tarihleri arasında aranızdayım. Samsun –Artvin arasında uğramayacağım il,ilçe gitmeyeceğim köy kalmayacak.Tabiî ki,Batum’u da ihmal etmeyeceğim.Sizlerle birlikte olmanın sevincini ve onurunu yaşayacağım.
Hocaların hocası Osman Tonyalı’nın Trabzon’daki evindeki güzel kahvaltısı ile başlayan Karadeniz yolculuğum, kadım dostum Ali Rıza Kalaycıoğlu’nun balık ziyafetiyle Ankara’ya dönmeyi umuyorum.
Sorunları yerinde görüp, aksaklıkları yine sizler için köşeme taşıyacağım.Hepinize en iyi dileklerimi sunuyorum..
YAZIYA YORUM KAT