Bir yıl boyunca her yaş, her meslek ve her cins insanlarla yaptığımız “Mesnevi Sohbetleri” neticesinde, yılsonunda, Mesnevi öğrencilerinden yazılı olarak aldığım sonuçlardan bazılarını değerlendirmek istiyorum:

            - Bu Mesnevi, bana bugüne kadar yaşadıklarımın İslam olmadığını gösterdi.

            -Mesnevi bana ayna oldu, içimdeki tohumu çatlattı ve filize dönüştürdü.

            -En şerefli varlığın insan olduğunu öğrenmiş oldum.

            -Ruhumda yaralar vardı, onları tedavi ettim.

            -Allah’ın, kullarına daima bir çıkış yolu yarattığını, Mesnevi sayesinde öğrendim ve yaşadım.

            -Kalbimden zihnime ince bir yol çizildiğini ve meleklerin kalbimden öptüğünü hissettim.

            -Hayatta boş şeylere ne kadar değer verdiğimi gördüm ve üzüldüm.

            -İnsanların farklı yönlerini keşfetmeye ve anlamaya başladım.

            -Yapılan hatalar artık beni eskisi kadar yıpratmıyor.

            -Namazımda Allah Tealâ’nın beni huzuruna davet ettiğini hissediyorum.

            -Her derste yeni bir şey öğrendim; yeni bir kapı aralandı ve o kapı beni kalbimin derinliklerine götürdü.

            -Dinleyicilerin büyük bölümünün genç olması ve bunlara sunulan farklı pencerelerin büyük bir zenginlik olduğunu gördüm.

            -Manevi duygularım tazelendi.

            -Mesneviyle tesadüfen tanıştım, şimdi keşke hiç bitmese diyorum.

            -Dünyam değişti, elimdekilerin kıymetini anlamaya başladım.

            -Beni yiyip bitiren “ölüm korkusu” açıklığa kavuştu, derin bir nefes aldım.

            -Daha çok insanın, hatta her insanın Mesnevi dinlemesini istiyorum.

            -Derse hangi problemle geldimse, o hafta, o problem üzerinde konuşulduğunu hayretle gördüm.

            -Okumam gereken bir gönül kitabının varlığından haberdar oldum.

            -Hz. Musa’nın çobanına hayran kaldım; onun insan saflığı beni çok etkiledi.

            -Ders esnasında dünyam değişiyor, farklı âlemlere giriyordum.

            -Ruhumuzun da şifrelerinin olduğunu öğrendim.

            -Mesnevi’yi dinledikçe içimden haset mikroplarının çıktığını, onun yerine varlık sevgisinin girdiğini hissettim.

            -Bu dersler, bugüne kadar öğrendiklerimin özü oldu.

            -Haftada bir gün ruhum şarj oldu.

            -Ben “laik bir Müslüman”dım. Kur’an’ın 1400 yıl önce indiğini ve bugün bize bir şey söylemediğini sanıyordum. Mesnevi sayesinde Kur’an’ımın evrensel bir kitap ve bir hayat rehberi olduğunu öğrendim. Ve ilk defa bir sohbet meclisine katıldım ve devam ettim.

            -Mesnevi’nin insan psikolojisini tanıtan çok önemli bir kitap olduğunu gördüm.

            -Mesnevi sayesinde “fıtrat” kavramını tanıdım.

            “Mesnevi, ilkokuldan başlayarak tüm okullarda okutulmalı, diye düşünüyorum.

            -Mesnevi basiretimi açtı, ibadetlerimden zevk almaya başladım.

            -Hayatın anlamını ve acılara sabretmeyi öğrendim.

            -Çevremdeki varlıkların başıboş olmadığını, her şeyin Allah’ı zikrettiğini ve varlık içinde asla yalnız olmadığımızı öğrendim.

            -Çok şey bildiğimi sanıyordum ve bilgim bana kibir veriyordu. Mesnevi, bildiklerimi eritti ve bana hazmettirdi.

            -Bazen bir cümle benim iç âlemimde kıyametler kopardı.

            -Kendimi unutmuştum; bana, beni hatırlattı.

            -Mesnevi’den sonra komşularıma, “Onlara da huzur ver Rabbim.” diye dua ediyorum.

            -Sevgi mektebinin lezzetini tattım.

            -Allah Resulünden çok bahsedilmesi beni çok etkiledi.

            -Namaza önem verilmesi içimi doldurdu.

            -Sohbetlerin önemini bir kez daha kavramış olduk.

            -Bilmekle birlikte yaşamanın da ne kadar önemli olduğunu bizzat yaşadım.

            -Nefsin isteklerinin bir sonu olmadığını, bunu durduracak şeyin ancak iman ve ameller olduğunu öğrendik.

            -Hayatta yalan söylemeyen üç şeyin olduğunu idrak ettik: Toprak, ayna ve kâmil insan.

            -Bir anlık tefekkürün önemini kavradım.

            -Elimizin altındaki cevherleri fark ettim.

            -Hakiki sevgili bize adeta göz kırptı.

            Evet, bütün bu görüşler, bir yıl Mesnevi sohbetlerine devam eden her cinsten insanların görüşleri. Rabbim, kendisine giden yolun sohbet ortamlarını açsın. Aç sırtlanların leşe saldırmaları gibi paraya, makama, şöhrete… saldıranlardan eylemesin. Bizi, “olduğu gibi görünen, göründüğü gibi olan” kullarından eylesin. Vesselam.

D. Ali TAŞÇI (dalitasci@hotmail.com) Twitter:@DAliTasci