ÇAYKUR'da yaşanan sendikal mücadelelerin ÇAYKUR'a zarar verdiği belirtildi.

Konuyla ilgili yazılı bir açıklama yapan Türkiye ÇAYKUR Bayileri, Türkiye'nin dört bir tarafında hizmet veren 200'e yakın ÇAYKUR bayileri olarak son haftalarda ÇAYKUR'da yaşanan sendikal mücadelelerden dolayı yerel medyayı titizlikle takip ettikleri ve sendika yöneticileri arasında yaşanan bu mücadele bahane edilerek medyada yer alan haberlerde Cumhuriyet tarihinin sayılı milli markalarından biri olan ÇAYKUR'a son derece zarar verildiği vurgulandı.

Genel Müdür Ekrem Yüce'nin yapılan haberlerde haksız şekilde yıpratıldığı belirtilen açıklamada “Şaşkınlıkla ve üzülerek izlediğimiz, inandırıcılıktan tamamen uzak bu yayınlarda iddia edildiğinin aksine, olaylarla hiçbir ilişkisi olmayan ve göreve atandığından itibaren gösterdiği üstün gayretleri ve özverili çalışmaları sayesinde, tarihinde ilk kez başında bulunduğu ÇAYKUR'u zarar etmekten kurtarıp kara geçiren, müstahsillerin yaş çay ürün bedellerinin zamanında ödenmesini sağlayan, ÇAYKUR ürünlerinin dağıtım, pazarlama ve tanıtımının dünya standartlarında yapılmasını sağlayarak kurumu atağa geçiren Genel Müdürümüz Sayın Ekrem Yüce'nin de son derece haksız bir şekilde yıpratıldığı gözlenmektedir. Bilindiği üzere kamu iktisadi teşekkülü olarak faaliyetini sürdüren Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü 50'den fazla fabrikası, 20 bine yakın çalışanı, 200 binden fazla müstahsili ve 200'e yakın bayisiyle Türkiye'de çay sektörünün lokomotifi durumunda hizmet veren bir kurumdur. Hatırlanacağı üzere, ÇAYKUR daha düne kadar müstahsilin yaş çay ürünlerini , çalıştırdığı işçinin maaşlarını bile ödeyemez durumda olan ve sürekli zarar ederek devlete adeta yük haline gelen bir kurum durumundaydı. Bir çok fabrika çalışamaz halde, hantal yapısıyla hareket edemez duruma gelmiş bir kurum haline gelmişken, yaklaşık 5 yıl önce yeni bir yönetim anlayışı sayesinde herkesin özlediği bugünkü başarılı günlere gelmiştir” denildi.

Açıklamada, “Türkiye'nin dört bir köşesinde faaliyetini sürdüren 200'e yakın ÇAYKUR Bayileri olarak, devraldığımız bayrağı daha da ileri taşıyabilmenin gayretiyle faaliyetlerimizi sürdürürken, mensubu bulunduğumuz kurumumuzun ve O'nun değerli Yönetim Kurulu Başkanı'nın haksız şekilde itham edilmesine daha fazla seyirci kalamazdık” ifadeleri kullanıldı.