MUSTAFA BAYRAK
İsmail Kahraman Kültür Merkezi'nde gerçekleştirilen kongreye eski bakanlardan Murat Karayalçın, CHP Trabzon İl Başkanı Yavuz Karan, MHP Rize İl Başkanı Zeki Mayi ve çok sayıda partili katıldı.

Divan başkanlığını Murat Karayalçın'ın yaptığı kongrede, başkanlığa Mehmet Aslankaya ile Ömer Şan, aday oldu.

Aslankaya, kullanılan 172 oyun 100'ünü alarak yeniden başkan seçildi. Şan'ın 70 oy aldığı seçimde 2 oy ise geçersiz sayıldı.

Kongrede bir konuşma yapan eski Başbakan Yardımcısı Murat Karayalçın “Kim kazanırsa kazansın parti kazanmalı. kazanamayan kazanan adaydan görev istemeli. 12 Haziran 2011 seçimlerinde CHP oylarını 13 binden 33 bine çıkartmıştır. AK Parti ise 96 binden 134 bine. Bu da demek oluyor ki CHP oylarını yüzde 153 artırırken AK Parti ise yüzde 39 artırmıştır. AK Parti 2007 seçimlerinde bizden 7 kat fazla oy alırken şimdi 4 kata düştü” dedi.

Ankara Büyük Şehir Belediye seçimlerinde 800 bin oy aldığını söyleyen Karayalçın “Bu seçimlerde 100 bin oyumuz MHP'ye gitti. Partiye ihanet edenler oldu. 2011 seçimleri öncesinde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu bana “Seni Rize'den düşünüyorum” dediğinde Samsun olayını anlattım. Samsun'dan milletvekili olduğumda Samsun'a gidişimde otelde kalıyordum. Evim yoktu. Rize'den aday olsam yine otel odalarında kalacaktım. Bu bana ters geliyor. Kendi ilçem Çamlıhemşin ve Köyüm Şenyuva.” diye konuştu.

Karayalçın konuşmasında iktidara çatarak, "1 Mayıs, 19 Mayıs ve 29 Mayıs İstanbul'un kurtuluşu, bazılarına göre bayram olabilir, bazılarına göre olmaz. Ancak hükümet 90 yıldır sürdürülen geleneği bozarak 19 Mayıs'ta çelenk koyma ve saygı duruşunu yasakladı. Valiliklere dilekçe verip çelenk koyacakmışız. Ona da izin verilirse. Böyle bir şey olamaz. İktidar Mustafa Kemal Atatürk demek yerine Kemal ismini çıkartıp Atatürk demeyi uygun görüyor. Kemal ismini Atatürk'e yakıştıramıyorlar.” ifadelerini kullandı.

Ovit Tüneli konusuna da değinen Karayalçın, "Bazı iddialar var. Ticari kârlılığı olmadığı, araç sayısının azlığından şikâyet edenler var. Diğer iddia ise fizibilite çalışmasının yanlış olması. Çift tünel yerine tek tünel neden yapılmadığı konusu. Hükümetin Ovit için gösterdiği sosyal faydayı derelerimiz için de göstermesini beklerdik” dedi.

Sahil yolu projesi çalışmasını ilk kez Kendi Başbakan yardımcılığı döneminde 1993 yılında gündeme getirdiğini söyleyen Karayalçın “O zaman talimat verdim; sahil yolu yerine viyadüklerle sahil yolunun 300 metre sahilden yukardan yapılmasını planladık. 5,5 milyar dolara yapılıyordu ve fizibilite çalışmalarını tamamladık. 95 yılında martta hükümetten düştükten sonra yapılan projelerle sahilden geçti ve öğrendiğim kadarıyla 4.700 milyar dolara mal oldu” dedi.

Karayalçın'ın divan başkanlığına geçmesinin ardından CHP'de mali ve faaliyet raporları okundu. Raporları oy birliği ile ibra edilirken CHP'de yönetimde bulunan Cengiz Şafak'ın yönetimi suçlaması üzerine il Başkanı Mehmet Aslankaya kürsüye çıkarak “Cengiz Şafak benim yönetimimdeydi. Yaptığımız 49 yönetim toplantısından 40'ına katılmadı ve ben de tüzük gereği kendisini attım. Siyasi arena içinde partiye katkısı olmayanları parti içinde tutmanın anlamı yoktur.” diye konuştu.

Aslankaya, CHP’nin oyunu 13 binden 33 bin’e çıkaran il başkanı olduğunu belirterek, "Rize’nin temel meselesi çaydır. 12 bin çalışanı ve 45 fabrikasıyla Çaykur bizim geleceğimizdir. Özel sektörün, üreticiden yarı fiyatına yaş çayı alması ile çay üreticisinin yaşadığı mağduriyete dikkat çekmek için yapılan protesto gösterilerinin bilfiil içerisindeyim. Başbakan Ovit tünelinin temelini atarken, ‘Çaykur’a kefilim ama özel sektöre değilim’ dedi. Sen dünyaya karışıyorsun, Libya’ya demokrasi getiriyorsun da Rize’deki özel sektöre mi karışamıyorsun” ifadelerini kullandı.



Çay kaçakçılığı yapanların ifşa edilmesi gerektiğini söyleyen Aslankaya, “Bana Ümraniye Mmhkemesinden bir karar tebliğ edildi. Önceki yıl yine bu salonda yapılan bir çay toplantısında konuşmacılardan biri çay kaçakçılığından bahsediyordu. İsmini açıkla deyince ‘ben korkuyorum, açıklayamam’ dedi. Ben de kaçak çayı getiren firmayı açıkladım. Bunun için ceza aldım” şeklinde konuştu.

Aslankaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “AKP’nin ne bayrağa, ne millete, ne de toprağa saygısı var. Ne de çay üreticisini zerre kadar düşünüyor. Biz CHP olarak, toprağa, bayrağa, millete saygılıyız. Çay üreticisi bizim iktidarımız döneminde rahat bir nefes alacak. Geleceğimiz olan çayın kurtuluşu için CHP’nin tek başına iktidarı gerekli. Bunun için çalışacağız.”

Siyası konuşmalar sırasında bazı tatsız olaylar yaşanırken partililerin araya girmesi ile kısa sürede yatıştırıldı. Sataşmalar sonunda her iki adayın konuşma yapması ile iki liste halinde yapılan seçimlere geçildi.

Aslankaya, kullanılan 172 oyun 100'ünü alarak yeniden başkan seçildi. Şan'ın 70 oy aldığı seçimde 2 oy ise geçersiz sayıldı.
 

Aslankaya başkanlığındaki asıl üyeler şu isimlerden oluşuyor: “Önder Akkemik, Yılmaz Amedi, Arif Bayraktar, Dursun Çepoğlu, Mahinur Çataklı, Cemal Dilsiz, İsmail Durmuş, Mustafa Hut, Meral İşçeviren, Filiz (Gülderen) Kulaksızoğlu, Akile Oral, Kadir Öztürk, Mesut Rakıcı, İbrahim Sabuncu, Hüseyin Sakal, İlyas Şişman, Hüseyin Avni Tosun, Hüseyin Tufanoğlu, Fikret Türüt ve İsmail Hakkı Yıldırım. 

Yönetim Kurulu yedek üyeleri: “Cemil Bakır, Mehmet Ali İpekçi, Ayşe Havuz, Muharrem Sarı, Mevlüde Uzun, İsa Saraçoğlu, Zeki Kutay, Sezai Kasap, Mustafa Bukey, Mustafa Meral, Zeki Fakir, Mehmet Şen, Murat Tatoğlu, Emir Ahmet Semiz, Mustafa Sak, Tekin Budak, Melahat Yüksektepe, Gamze Ayhan, Ali Çakır ve Mehmet Çillioğlu.”  

CHP’nin 9 kişilik Disiplin kurulunun asıl üyeleri şu isimlerden seçildi: Selamet Bursalı, Ali Bakır, Hayri Aksu, Dursun Dalga, Ömer Keleşoğlu, Kemal Salih Reisoğlu, Rıza Şendoğan, Rasim Öncüler ve Bahattin Yazıcı.

CHP’nin 9 kişilik Disiplin kurulunun yedek üyeleri de şu isimlerden oluştu: Ali Altınbaş, Oya Uzun, Emriye Yenigün, Nezih Ergün, Muhsin Sak, Kemal Aslan, Mehmet Hut, Serkan Tatoğlu ve Halime Çiçek.

5 kişilik kurultay delegeleri ise şu isimlerden seçildi: “Mehmet Hikmet Aslankaya, Osman Çakır, Recep Durmuş, Cevdet Eksilmez, Mustafa Kanbur ve Osman Yeniay”