1. YAZARLAR

  2. D. Ali TAŞÇI

  3. CİDDİ MİSİN?
D. Ali TAŞÇI

D. Ali TAŞÇI

Yazarın Tüm Yazıları >

CİDDİ MİSİN?

A+A-

“Meşrutiyet ilan ettik olmadı, Cumhuriyet ilan ettik olmadı. Biraz da ciddiyet ilan etsek, ne dersiniz?”

Bu sözün sahibi, “Sakallı Celal” olarak bilinen ve bir dönem Galatasaray Lisesi Müdürlüğü de yapan, Atatürk ve Cumhuriyet aşığı, “esersiz filozof” Celal Yalınız’dır.

“Ciddiyet” o ne muazzam bir kavram! Hele devleti yönetenlerde ciddiyet ise, başlı başına Anka kuşu kıymetinde.

Ciddiyet, bir hukuk devletinde hukukun hâkimiyetidir. Kim olursa olsun, ayrıcalık tanınmadan, hukukun önünde herkesin eşit statüde tutulmasıdır.

Menderes bir darbeyle iktidardan indirilip asıldığı zaman altı yaşındaydım ve o dönemde birisinin evinde büyük bir üzüntüyle “ajans” dinleyen büyüklerimin korkusu bana da sirayet etmişti. Darbe korkusu içerisinde doğduk, aynı korkuyla yaşamaya devam ediyoruz.

Yeni bir darbe planı daha ortaya çıktı. Bundan öncekilerin adını unuttuk, o kadar çok ki. 20 Ocak 2010 tarihli Taraf Gazetesi’nin yazdığına göre, 2003 yılına ait “Balyoz” adlı bir darbe planı daha ortaya çıkarıldı. 29’u general olmak üzere, 162 subayın planladığı “Balyoz”da neler yok ki?

Fatih ve Beyazıd Camilerinin namaz esnasında bombalanmasından Yunanistan’la savaşa kadar akla ziyan bir sürü karanlık plan! İddia böyle.

Ak Parti hiçbir şey yapmasa bile şunu başardı ya, budan daha büyük bir hizmeti olamaz!

Nedir o?

Darbeler hep oldu, olması için de sürekli planlar yapıldı. Bundan sonra da darbe planları yapılacak (çok köklü önlem alınmazsa; ama kısa vadede gözükmüyor, eğitim işi); fakat Ak Parti bir şey yaptı; darbelerin önünde durdu, darbecilere fırsat tanımadı; bu konuda ciddi durdu. Birileri gibi fötr şapkasını alıp kaçmadı.

Şöyle biraz geri gidelim:

Menderes’i halk iktidara getirdi; bunun için darbeye maruz kaldığı söylenebilir. Demirel’i halk getirmedi; o, Menderes rüzgârının adeta yaban eli gibiydi ve yetmiş bir muhtırası da onun şahsına karşı değil, Adalet Partisi içinde halkı temsil eden unsurlara karşı (Sadettin Bilgiç, Ferruh Bozbeyli…) yapıldı.

12 Eylül 80 darbesi de halkın yükselen bilincine karşı gerçekleştirildi. (Bu toplumun yükselen bilinci daima İslam olmuştur, unutmamak gerek)

Özal, halkın ve onun değerlerinin yanında olduğu anlaşılınca, onu da diktatör olarak ilan ettiler.

“28 Şubat”la yükselen bilince apaçık cephe alındı ve görüldü ki “silahsız kuvvetler” de hep aynı yerde duruyor.

Ak Parti işte bu “darbe” zihniyetinin çarptığı duvar oldu, onu aşmakta zorlanıyorlar. Aslında bu gürültü, halkın sesi değil, duvarı aşamayanların vaveylalarıdır.

Menderes’i “göbek-bebek” davası gibi ciddiyetten uzak suçlamalarla astılar. 12 Eylül öncesi, aynı silahla, öğleden önce sağcı, öğleden sonra da solcu gençleri öldürdüler.

Uğur Mumcu öldürülünce, “Türkiye laiktir, laik kalacak. Kahrolsun Şeriat!” sloganlarıyla halk sokağa döküldü.

Abdi İpekçi, Muammer Aksoy, Bahriye Üçok, Doğan Öz, Hrant Dink… ve daha kimlerin aynı karanlık ellerle öldürüldüğü şüphesi yok mudur?

“Sivas Olayları” ve onun misillemesi olarak Başbağlar katliamının failleri nerede, kimler dersiniz? Taşeronlara bakıp olayları değerlendirirseniz sonuca ulaşamazsınız, asıl yönlendiriciyi bulmak gerekir.

Bütün olup bitenlere bakıp bunlar “iktidar hırsı, şöhret tutkusu, dünyalık devşirmek” için yapılıyor demek, olay ve oluşumları basite indirgemek olur. Bunların içinde uluslararası bağlantıları göz ardı edemeyiz. Elbette bu coğrafyanın hamuru ve milletimizin ruh röntgenindeki ışıltı göz önüne getirildiğinde, istikrarlı, kalkınmış ve halkının mutlu olduğu bir Türkiye, birilerinin hoşuna gitmeyecekti. Düşmanın düşmanca davranması sürpriz değildir; ne var ki Türkiye’de hiçbir şey sürpriz değildir.

Geçmişlerinden korkanların korkunç rüyalar görmesi kaçınılmazdır. Bunların uyanır uyanmaz “darbe” girişiminde bulunmaları da anlaşılmayan bir şey değildir. Asıl hayret edilecek olan şey, ilk defa bir halk iktidarının, böylesine halüsinasyon yüklü rüyaları gerçekle tanıştırma gayretleridir.

Şimdi, iktidardakilere sorabilirsiniz: Ciddi misiniz?

Artık “darbe”ler de kabak tadı verdi.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Yeni dezenformasyon yasası ve kişisel verilerin korunması kanununa göre; kişilik haklarına yönelik her türlü yayın suç teşkil ettiğinden, kurallara aykırı yorumlar onaylanmamaktadır. Lütfen bir aşağıdaki facebook yorumları bölümünü kullanınız
22 Yorum