Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi’nde kış mevsiminde güneşli günlerin hatta saatlerin bile çok kıymetli olduğu ve değerlendirilmesi gerektiğini belirten uzmanlar, kış mevsiminde havanın kapalı olmasının insanları daha karamsar hale soktuğunu ifade ettiler.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Fatih Devlet Hastanesi Ruh ve Sinir Hastalıkları Uzmanı Dr. Saniye Efendioğlu, mevsimsel depresyonların yaygın görülen psikiyatrik bir hastalık olduğunu söyledi.

Özellikle sonbahar ve kış aylarında görülen depresyonun kişinin yaşam kalitesini olumsuz etkileyebildiğini kaydeden Dr. Efendioğlu “Kış mevsiminde birçok kişinin karamsar ruh halinin olmasının yanında vücutta da fizyolojik değişiklikler meydana gelir. Güneş ışığının azalması insan psikolojisini olumsuz etkilediği gibi bedensel yönden de etkiler. Her insan mevsim değişikliklerinde temel vücut fonksiyon ve ritimlerinde bir miktar değişiklik yaşar. Birçok kişide kış aylarında uyku ve iştah artar enerji ve keyif ise azalır. Bu değişmeler bazı kişilerde depresyon sayılabilecek düzeyde fazla olabilir. Havaların soğuması güneşli saatlerin azalması ile Depresyon Anksiyete ve Panik Bozukluk’ta artış görülür. Bu nedenle depresyon tedavisi ile takip ettiğimiz hastalarımıza özellikle güneşli günlerde bunu çok büyük bir fırsat bilerek açık havaya çıkmalarını ısrarlı bir şekilde tavsiye ederiz. Özellikle Doğu Karadeniz Bölgesi’nde güneşli gün değil saatler bile çok kıymetlidir ve değerlendirilmelidir. Çünkü kış mevsiminde havanın kapalı olması insanları daha karamsar hale sokmaktadır” dedi.

Sonbaharda başlayan ve ilkbahara kadar devam eden bu depresyonda karanlık, soğuk hava ve alçak basıncın kişinin aktivitelerinin azalmasında etkili olduğunu vurgulayan Efendioğlu “Dışarıdan gelen etkilerden dolayı kişi kabuğuna çekilme eğilimi gösterir. Depresyona eğilimin arttığı bu mevsimde çalışmak, işe veya okula gitmek oldukça yorucu olabilir ve hatta zaman zaman katlanılmaz bir hal alabilir. Bu isteksizliğin sonucunda stres ortaya çıkar ve bu da depresyonu tetikler. Mevsim geçişlerinde psikolojik değişikliklerin yanında bedensel değişiklikler de ortaya çıkar. Dikkat ve konsantrasyon azalır, kişi okuduğunu anlamaz ve bir iş yaparken dikkati çabuk dağılır. Bu belirtilerin hafif hali bir çok kişide kış aylarında görülür. Şiddetli vakaların psikiyatriste görünmesi gerekir. Belirtilerin şiddetli olması halinde günlük hayattaki verim düşer, kişi başarabileceğinden daha az işle yetinir hale gelir. Yorgunluk, karamsarlık, iştahta değişiklik, baş ağrısı, uykusuzluk, aşırı uyku, isteksizlik, içe dönüklük sık görülen belirtilerdir. Bu belirtiler sadece kış mevsimde değil iyi aydınlatılmamış çalışma ortamlarında da görülebilir. Kuzey ülkelerinde güneşli günlerin az olması nedeniyle depresyon ve intihar daha sık görülmektedir” diye konuştu.

”Kış depresyonundan korunmak için açık havada yürüyüş, fiziksel aktivitelerin kışın azaltılmaması, iyi aydınlatılmış ortamlarda çalışmak yararlıdır” diyen Efendioğlu “ Kışın özellikle sabah erken kalkmak çok önemlidir. Çünkü zaten kısa süren aydınlık saatleri uykuda geçirip saat öğlene doğru uyanmak insanın moral hormonun salgılanmasını engellediği için kişi moralsiz olur. Psikiyatri hastalarının en çok yaptığı hata gündüz öğlene kadar uyuyup gece sabaha kadar ayakta kalmaktır. Bu durum psikolojik rahatsızlıkların düzelmesini çok zorlaştırır. Kış depresyonun tedavisinde güneş ışığı tedavisi önerilir. Antidepresanlar tedavide kullanılır. Ancak öncelikle kış depresyonuna yakalanmamak için güneş ışığından maximum düzeyde faydalanmayı ihmal etmeyelim. Bu nedenle erken kalkıp açık havada yürüyüş ve aktiviteler önemlidir” şeklinde konuştu.