Rize Fem Dershanesi Müdürü Sezai Buğaz, beraberindeki dershane yönetim kurulu üyeleri Hamit Kara ve Ali Fikri Başaran ile birlikte dershanenin konferans salonunda Rize'de görev yapan basın mensuplarına açıklamalarda bulundu.

Rize’de 15 dershanenin hizmet verdiğini ve bu dershanelerde toplamda 7 bin 500 öğrencinin eğitim gördüğünü ifade eden Buğaz, “İldeki bu dershaneler 300-350 arasında istihdam sağlıyor. Biz dershanelerimize özel okul öğrencilerini, imam hatipli öğrencileri, fen lisesi öğrencilerini ve meslek lisesi gibi diğer liselerdeki öğrencileri bir arada tutarak sınavlarda fırsat eşitliği oluşturuyoruz. Mezun öğrenci diye bir gerçeğimiz var. Dershanemizin yüzde 30 öğrencisi mezun öğrenciler. Bu öğrenciler eğitimlerini nerede alacak. Biz hafta içi bu mezun öğrencilere eğitim veriyoruz. Dershane kapatılırsa mezun öğrenci bu sefer kahve ortamlarına, internet kafelere, arkadaş çevresine emanet edilmiş olacak. Bu ortamda sınavına hazırlanacak.” dedi.

Buğaz, şöyle devam etti: “Bize, ‘Özel okul için size teşvik vereceğiz’deniliyor. Bizim özel okul olma gibi bir derdimiz yok. Toplumda fırsat eşitliğini sağlıyoruz. Özel okulların bugün yüzde 40’ı boş zaten. Bizim iş kaygımız olacak diye bu meseleyi konuşmuyoruz. Öğrencilerimiz dershanelerin kapanacağına inanmıyor. Cumhurbaşkanımızın dün ifade ettiği gibi önce meselenin önündeki engelleri kaldıralım. Bu meseleyi çok farklı yönlere çekenler oldu. Bir kısım gazete iki tarafı birbirine düşürmeye çalışıyor. Bizim sıkıntımız dershanelerin kaldırılıp kaldırılmayacağı yönündedir. Başka bir sıkıntımız yok. Van ve Batman’da hizmet ettim. Oralarda 130 bin öğrencimiz okuma salonlarında ücretsiz eğitim görüyordu. Biz oralarda varoş mahallelerle okuma salonları ile öğrencilerimizi sınavlara ücretsiz hazırladık. Kamuoyunda dershanelerin kapatılması noktasında ciddi bir tepki var. Biz dershane olarak yolumuza devam edeceğimizi düşünüyoruz.”

Dershanelerin kapatılması meselesinin bir AK Parti-Cemaat hesaplaşması olduğu iddialarını da cevaplayan Buğaz, “Bunu insanlar başka bir noktaya çekmeye çalıştı. Bunu hükümet on yıldır zaten söylüyor. Bizim hükümetle on yıl önce de bir sıkıntımız yoktu. Biz hükümetin bu uygulamasının sadece yanlış olduğunu söylüyoruz. Yoksa aramızda bir çatışma yok.” diye konuştu.

Doğudaki öğrencilerin okumaktan başka şanslarının olmadığını dile getiren Buğaz, “Eğer okuyamazsa mahalledeki arkadaş çevresi sayesinde dağa çıkacaktır. Uyuşturucu başta olmak üzere birçok kötü alışkanlık ile karşı karşıya kalacaktır.Hiçbir anne baba evladının dağa çıkmasını istemez. Dağa çıkıp ta geri gelen insan yok. Yüzde 60’ı çeşitli hastalıklardan dağlarda ölüyor. Bizim oralarda oluşturduğumuz okuma salonları bu çocuklara iyi bir lise, iyi bir üniversite kazandırmak için çalışıyor. Kazandıramasak bile bu çocuklara iyi bir insan olmayı öğretiyoruz. Kim kimle oturursa ona göre şekillenir. Okuma salonlarının asıl misyonu budur.” şeklinde konuştu.