1. HABERLER

  2. YURT VE DÜNYA

  3. Halka Düşman Muamelesi
Halka Düşman Muamelesi

Halka Düşman Muamelesi

Harp Akademilerinde ders veren bir akademisyenin acı itiraf "Bizimkiler kortrgerilla el kitabını ABD'den temin ettiler, sahra talimatnamesini halka çevirdiler"..

A+A-

Erhan Başyurt/Bugün
Hain Tuzak..

Harp Akademileri'nde ders veren bir aydına 28 Şubat'tan hareketle "Neden halkla kavga ediyorlar?" diye sordum.

Verdiği cevap espri ile karışık tüm gerçeği ortaya koyuyordu:

"Bizimkiler kontrgerilla el kitabını Amerikan Ordusu'ndan temin ettiler.

Ancak düşmana karşı uygulamaları içeren Sahra Talimnamesi'ni yanlışlıkla, ülke içinde uygulanmak üzere çevirdiler..."

Taraf gazetesinin dünkü manşetini görünce bu ilginç cevap aklıma geldi.

Haber, Genelkurmay Psikolojik Harekât Merkezi'nin hazırladığı 4 sayfalık "İrticayla Mücadele Eylem Planı"na yer veriyor.

"Gizli" ibareli plan, Ergenekon'un 14'üncü dalgasında tutuklanan emekli Yüzbaşı Serdar Öztürk'ün ofisinde ele geçirilmiş.

Eylem Planı, Deniz Kurmay Kıdemli Albay Dursun Çiçek imzasını taşıyor.

Çiçek, geçmişte Sivil Toplum Kuruluşları'yla ilgili de bir "andıç" hazırlatmıştı.

Plana göre, Ergenekon sanıkları temize çıkarılacak ama "şeriata dayalı İslam devleti kurmak isteyen AK Parti ve ona destek veren gruplar, başta Fethullah Gülen Grubu olmak üzere dini oluşumların faaliyetlerine son verilecek."

Bu amaçla AK Parti mensuplarının krize rağmen lüks hayatlarından taviz vermedikleri haberleri yaptırılacak.

Bunun "İslam anlayışıyla çeliştiği" ve "halk adamı" yaklaşımlarının gerçeği yansıtmadığı yönünde haberler yaptırılacak.

Ermenistan ve Yunanistan konuları sürekli işlenerek, AK Parti'nin tepki toplaması ve milliyetçi tabanın güç kazanması sağlanacak.

Milli Eğitim Bakanı haberlerle yıpratılacak...

Son olarak da "AKP mensubu kilit haberleşmeciler tarafından kamuoyuna çelişkili açıklamalar yaptırılacak. AKP içerisinde bölünme yaşanıyormuş algısı" verilecek.

Eylem Planı, yeni bir "28 Şubat" çalışması...

Ancak planı daha da korkunç kılan ayrıntılar var.

"Askeri suç kapsamında yapılacak Işık Evleri baskınlarında, silahlı terör örgütü oluşturmak doğrultusunda; silah, mühimmat, plan vb. materyal bulunması sağlanarak, FG (Fethullah Gülen) Grubu "Silahlı Terör Örgütü" Fethullahçı Silahlı Terör Örgütü (FSTÖ) kapsamına aldırılacak ve soruşturmaları askeri yargı kapsamında yürütülecektir."

Bu cümleleri okuyunca tüyleriniz diken diken oldu mu?

Hain tuzağı kuranlar, can güvenliğimizi teslim ettiğimiz güvenlik kuvvetlerinin öğrenci evlerine silah ve mühimmat yerleştirmesini ve bunların da baskında bulunmuş gibi gösterilmesini istiyor.

Böylece sivil savcıların yürüttüğü gerçek 'Ergenekon Terör Örgütü (ETÖ) soruşturmasına karşılık, askeri savcıların yürüttüğü yalan bir FSTÖ ortaya çıkarılmaya çalışılıyor.

Soruşturmayı askeri yargı kapsamına alarak da hukuk sürecinin dışına çıkarmayı ve keyfi uygulamaların önünü açmayı planlıyorlar.

Gayr-ı insani ve korkunç bir plan değil mi?

Türkiye'de "hoşgörü ve tolerans" sürecini başlatan, "demokrasiden dönüş olmaz" diyen Gülen'e bu tuzak niye?

"Medeniyetler çatışması" tezine karşılık "medeniyetler arası diyalog" kapısını açan ve yeryüzünü huzur adacıklarıyla donatmak için küresel köyde gönüllü hizmet yarışına giren insanlara bu iftira niye?

Çok değil daha bir hafta önce Türkçe Olimpiyatları ile Türk halkını sevgi ve sevinç gözyaşlarına boğanlar, bu eylem planının "terörist" olarak lanse etmeye çalıştığı insanlar.

Bu nasıl gözü dönmüşlük?

Türkiye'nin dünyanın dört bir yanındaki itibarını ve geleceğini düşünen, ülkesini birazcık seven hiç kimse bu planı yapmaz.

Korkunç tuzaklar bununla da sınırlı değil.

Fethullah Gülen grubunu PKK ile işbirliği içinde, Alevi karşıtı ve İsrail ile irtibat halinde göstermek, milliyetçi ve diğer Müslümanlar nezdinde itibarsız bırakacak eylemlerde bulunmak da öngörülmüş.

Başka bir deyişle Ergenekon ne halt işlemişse, Gülen hareketinin üzerine yıkmak istenmiş.

Hedef belli.

Ergenekon sanıklarının "irtica ile mücadele ettikleri için" yıpratıldıkları ve "masum" oldukları bu şekilde işlenecekmiş.

Eylem Planı'nda geçen şu ifade de çok çarpıcı;

"İskender Evrenesoğlu ve Ömer Öngüt gibi hazırda beklettiğimiz elemanlara..."

Dört sayfalık "Gizli" metin, medyada, AK Parti ve İslami kesim içerisinde Ergenekon'un kullanımına hazır çok insan olduğunu gösteriyor.

Eylem Planı, "böl ve yut" mantığı ile hazırlanmış.

Her satırı ile dehşet verici.

O kadar ki "Düşmana uygulanması gereken Sahra Talimnamesi, yanlış tercüme ile ülke içinde uygulandı" esprisine inanmamak mümkün değil.

Genelkurmay Başkanlığı dün haberde yer alan iddialarla ilgili soruşturma başlattığını açıkladı.

Eminim halkıyla ordusunu karşı karşıya getirmeyi planlayan bu hain tuzak hak ettiği cezayı bulacak.

Ergenekon’un bu kirli eylem planının bu kez tutacağına inanmıyorum.

HABERE YORUM KAT

UYARI: Yeni dezenformasyon yasası ve kişisel verilerin korunması kanununa göre; kişilik haklarına yönelik her türlü yayın suç teşkil ettiğinden, kurallara aykırı yorumlar onaylanmamaktadır. Lütfen bir aşağıdaki facebook yorumları bölümünü kullanınız