Ocak ayı olması itibari ile kış mevsiminin tam ortasındayız. Ve her tarafta soğuk algınlığı kol geziyor. Hemen her ailede bir, her ofiste birkaç, kısacası bulunduğumuz ortamlarda soğuk algınlığına yakalananlarla tümgün bir aradayız. Soğuk algınlığı damlacık yoluyla bulaşır. Yani hastanın başlıca virüs taşıyan burun salgısı ve tükürüğünün hapşırık, öksürük… gibi yollarla etrafa yayılması sonucu bulaşır. Yapılan bir araştırmaya göre nezle olan insanlar, dokundukları eşyaların yüzde 35’ine virüsü bulaştırıyor. Bu virüsler de oda sıcaklığında maalesef tam 24 saat yaşayabiliyor. Kalem, elektrik düğmeleri, telefon, kapı kolları, televizyon kumandasından bile soğuk algınlığının bulaştırılmasında önemli rol oynuyor. Bu nesnelere dokunanların yüzde 60’i bir saat içinde virüsü alıyor, bunların da yüzde 33’ü ertesi gün hasta oluyor. Hepimiz kendimizi hastalanmamak adına korumalıyız ama soğuk algılığında en çok sorumluluk hastaların kendilerine düşüyor. Hastalar etraflarındakileri korumak adına ellerini sık sık yıkamalı, burun mendillerini çok sık değiştirmeli, kullanılan mendilleri etrafta bırakmamalı, mümkün olduğu kadar kapalı ortamlarda ve topluluk içinde bulunmamalı, öksürürken, aksırırken ağız ve burunlarını iyice kapamalı, ortak eşya kullanılmamalı… Ve lütfen soğuk algınlığı başlayanlar hemen antibiyotiğe sarılmayın. Çünkü bu hastalığın etkeni virüstür ve antibiyotikler virüsleri öldüremezler. Soğuk algınlığı sırasında üşüyorsanız ateşiniz yükseliyor demektir. Bu durumda kat kat giyinip yorganın altına girmeyin. Böyle yaparak ateşinizin daha kolay yükselmesine neden olursunuz. MS hastalığı ile ilgili yazının ardından MS ve ozon tedavisi ile ilgili çok sayıda soru geldi. Ozon tedavisi Türkiye’de yaklaşık 10 sene diyebileceğim bir süredir kullanılan bir tedavi yöntemidir. Ancak yurtdışında (Almanya ve Rusya başta olmak üzere) çok daha uzun yıllardır protokollerde yer alan, çok sayıda klinik çalışmaların yürütüldüğü tedavi yöntemidir. Türkiye’nin ozon tedavisi ile tanışması ise belirttiğim gibi daha çok yeni. Bu sebeple ozon uygulamaların yapıldığı sağlık merkezlerinin sayısı oldukça sınırlı ve daha çok özel sağlık hizmetleri kapsamındadır. Ve bugün ozon tedavi yöntemlerini kullananlar daha çok tamamlayıcı tıp uzmanlarıdır. Daha önceki yazılarda da ele aldığım bu bilgileri kısaca hatırlattıktan sonra MS hastalığında ozon tedavisinin etkilerini başlıklar halinde özetlemeye çalışacağım: A.V. Gustov, S.A. Kotov ve ekibinin Nizhny Novgorod dergisinde 2001 yılında yayınlanan makalesinden; Ozon tedavisinin etkin kullanımı ile Bağışıklık sisteminin hücresel bağı üzerindeki baskının düzeltilmesi Sinir hücrelerinin metabolizmalarında genetik olarak saptanan ve bağlı olarak gelişen bozuklukların dengelenmesi Miyelinin stabilizasyonu Kanın biyokimyasal parametrelerinin düzenlenmesi Vejetatif sinir sisteminin restorasyonu sağlanır. Elde edilen sonuçlara göre medikal ozon uygulamaları, tıbbi tedaviye dirençli Multipl sklerozlu hastalarda dahi direnci azaltmıştır. Konuyla ilgili sizlere önerim, internette arama motorlarında “Ozon Terapisi” yazarak bir araştırma yapmanız. Göreceksiniz ki çok sayıda Türkçe kaynak var. Aynı zamanda ülkemizde bu konuyla ilgilenen uzmanlara ve derneklere de bu yolla ulaşabilirsiniz. Ihlamur Kanı temizler ve kan dolaşımını düzenler Kansızlığa, kalp çarpıntısına iyi gelir. İdrar arttırıcı özelliği vardır, Yatıştırıcı etkisi vardır. Spazm gidericidir. Gribal enfeksiyonlarda etkilidir. Öksürük, astıma, bronşite iyi gelir. Mide salgısını arttırdığı için mide ülseri için faydalıdır Baş ağrısı ve baş dönmelerini iyi gelir. Ihlamur çayı göz banyosu içinde kullanılır. Gözdeki kızarıklığı alır. Çiçeklerinden elde edilen su yüze sürülür; Çilleri giderir, ergenlik sivilcelerine ve saç dökülmesini iyi gelir. Adaçayı Dişotu ve Meryemiye diye de tanınır. Taen, uçucu yağ ve B vitamini içermektedir. Tüm bedeni güçlendirir. Gece terlemelerini keser. Kramp, depresyon ve el titremeleri için faydalıdır. Kan temizleyici etkisi vardır. Böbrek ve mesane taşlarının düşürülmesine yardımcı olur. Grip ve soğuk algınlığında kullanılır. Antiseptiktir ve ateşi düşürür. Bademcik iltihabı, boğaz hastalıklarında önerilir. Astım sıkıntılarını giderir. Adet düzensizliklerini ve sancılarını iyileştirir. Kas ağrılarında kullanılır Ihlamur ile beraber öksürük kesmek, nane ve kekik ile mideyi düzenlemek için verilir. Adaçayı Papatya ile içilirse daha etkili olur. Ancak günde 3 kahve fincanından fazla tüketilmesi zararlı olabilir önerilmez!!