Kahrolsun yeni dünya düzeni!
Yeni dünya düzeni diye yaygara koparan çevrelerin gerçek yüzleri bütün çıplaklığıyla su yüzüne çıktığı bir süreçten geçmekteyiz. Küreselleşme, değişme, demokratikleşme, çağdaşlaşma yalanlarının gölgesinde insanlığı toptan köleleştirmenin peşinde olan günümüzün dünya imparatorları ve onların işbirlikçileri, son olup bitenlerle gerçek niyetlerini de ortaya koymuş bulunuyorlar. Hak ve hakkaniyetin yerini, güç ve kudretin aldığı, bu değerleri elinde bulunduranların evrensel hukukun dışında kalan tutumları yeni dünya düzeninin ne kadar kirli bir tuzak olduğunu çok açık şekilde insanlığın yüzüne haykırmaktadır. Ne yazıktır ki; bu olup biten kirli tezgâhlar ve vahşet senaryoları karşısında insanlığın en önce beyinleri kuşatılmış, psikolojik ve moral bakımından tepki koyamayacak şekilde sindirilerek silikleştirilmiş. İşgal orduları tarafından tarumar edilmeden, beyni kuşatılmış insanlardan oluşturulan uydu iktidarlar sayesinde ülkeler tahakküm altına alınabilmektedir.
Bu iddialarımızı doğrulayan durumları, İslam ülkelerinin bu günkü yönetimlerinin ortaya koydukları ruhsuz duruşta görüyor ve hep birlikte tiksinerek izliyoruz. Bu gün Filistinde, Lübnanda ve dünyanın diğer birçok yerinde sürdürülmekte olan vahşetlere karşı tepkisiz duranları anlamadan, insanlığın içine çekilmek istendiği esareti ve insanlığın geleceğini görebilmek çok zor olur. Dünyanın gözleri önünde masum insanların kanı akıyorsa, güç ve kudret sahipleri bütün güçlerini en vahşi bir ölçüsüzlük içerisinde kullanıyorsa ve bu rezilliğe karşı susulabiliyorsa, insanlığın ortak geleceğinin aydınlık olacağını sanabilmek aptallıktan ve geri zekâlılıktan başka bir şekilde yorumlanamaz.
Yeni dünya düzeni artık iflas etmiştir. Bu kirli senaryonun gerçek hedefi belli olmuştur. Birleşmiş milletler denilen mekanizma çöp kutusuna veya birilerinin ahırına dönmüştür. Evrensel hukuk, genel teamüller yıkılmış, yalnız zorbaların ve eşkıyaların at oynattığı bir dünya ile yüz yüze gelinmiştir. Yeni dünya düzeni gibi çağımızın putlaştırılan daha nice kavramlarının içleri boşaltılmış, çarklar huzurdan çok kargaşalara doğru dönmeye başlamıştır. Bugün Lübnanın başına gelenlerin, gelecekte başka bir ülkenin başına gelmeyeceğinden hiç kimse emin değildir. Dünya; zorbalarla mazlumların savaşına doğru gitmektedir. Zorbaların nükleer silahlarına karşı mazlumların tırnakları savaşacaktır. Emin olun ki; bu savaşı mazlumların tırnakları kazanacaktır.
YAZIYA YORUM KAT
tespitleriniz bence önemli ama ülkemizde başını kuma gömme hadisesi mevcut. ülkemizde insanlarımızın tamamı dışarıdan yönlendirildiğimizi biliyor ab abd dayatmalarına sessiz kalıyor Almakla değil satmakla övünen hükümetler işbaşında çözüm milli irade ama
Yanıtla (0) (0)ne kadar hazırlıklıyız milli iktidara her alanda güçlü türkiye zor olacak sıkıntılar çekilecek çalışmak gerekecek borçla yaşamaya alıştırıldık 400 milyar dolar olan borç artmaya devam ediyor milli kuruluşlarımız olan tüpraş erğli seydişehir telekom aysel ve sıradakiler satıyoruz ama borç artıyor türkün askeriyle toprağı kaldı gerçi onlarıda satmaya başladık israil devletinin nasıl kurulduğunu unutanlar toprak satıyor osmanlıdaki düyunu umumiyeyi unutanlar stratejik kuruluşları satıyor çözülmeye son artık zorda olsa milli duruş gereklidir çocuklarımız için geleceğimiz için Türk milleti için ve dünyada söz sahibi aktör olabilmek için abd nin büyük israil ve büyük ortadoğu masallarına son vermek için TÜRK Ü ÖNE ALAN POLİTİKALARI İZLEYELİM ALLAH TÜRKÜ KORUSUN
Seyfullah Fırat Bey, küresel güçlerce başlatılan ve yıllarca süreceği belli olan bu hareket özellikle İslâm coğrafyasını ve Türk Dünyasını hedef almıştır. İşte Irak ortada, bize 30 000 kişinin katilini astırmayanlar, kendileri Saddam Hüseyin'i asmak üzere. Irak'a demokrasi getireceğini söyleyenler, iç savaş getirdiler. Kendi beyanlarına göre Irak' ta 650 000 kişi öldü. Oysa gerçek rakam 1.5 milyon. Ölenler kimler Müslümanlar. Şimdi Suriye ve İran var sırada. İran ile Irak'ı 9 sene savaştırdılar. Şimdi Türkiye ile İran'ı savaştırmaya çalışıyorlar. Allah bizi küresel güçlerin işbirlikçilerinden korusun. Ali Taşpınar-Rize
Yanıtla (0) (0)Sn. Seyfullah Fırat'ın dediği gib, yeni dünya düzeni, Kan ağlayan dünyada zorbaların elindeki demokratikleşme kandırmacası ve sefil milletlerin suskunluğu,bu dünyayı kanla ıslatmaya devam edenler yağacak yağmurla kanları onlarla birlikte silip götüreciğine inanmaaktaayım. Yazınızdan bana düşen bu.Başkalarına çok daha ders olmasını isterim. Sağolun.
Yanıtla (0) (0)