1. sürgünde olağanüstü şartlar nedeniyle kotayı 425 kilograma çıkardıklarını söyleyen Çaykur Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, 2. sürgünde ise normal üretim faaliyetlerine döndüklerini ve 2. sürgünde kotayı 375 kilogram olarak belirlediklerini söyledi.

Sütlüoğlu, 1. sürgünde çayın geç gelmesi ve aynı anda çay hasadına başlanması nedeniyle bir anda izdihama oluştuğunu, özel sektörde bazı firmaların da vatandaşı üzecek bir takım icraatlara girdiğini belirterek, “Biz de bir fedakarlık yaparak kotamızı dönümde 425 kilograma çıkarttık ve bu çerçevede sonuna kadar da üreticinin çayını alacağımızı ifade ettik. Sözümüzde de durduk. Özellikle son zamanlarda çay çok kartlaşmasına rağmen vatandaştan çaylarını aldık. Ama bu olağanüstü bir süreçti. 2. sürgünde ise artık normal üretim faaliyetlerimize, normal çalışma çerçevemize dönüyoruz. Geçen sene 2. sürgün kotamız 370 kilogramdı, bu sene 2. sürgünde kotayı 375 kilogram olarak belirledik.” dedi

Müstahsilden ve vatandaştan yine anlayış ve destek beklediklerini söyleyen Sütlüoğlu, “Bize kaliteli çay vermelerini özellikle ben istirham ediyorum. Çünkü 1. sürgünde aldığımız çayı da tolere edecek şekilde iyi çay almamız gerekiyor. Vatandaşımız bize iyi çay vermez ise, çayını düzgün toplamaz ise, topladığı çayı elden geçirmez ise çay olmayacak unsurları da satarsa bu Kurum açısından son derece zararlı olur, son derece sıkıntı olur. Çaykur’un dengesinin bozulması, sıkıntıya girmesi bölgenin de dengesinin bozulması ve üreticinin de sıkıntıya girmesi demektir. Vatandaşın bunu çok iyi bilmesi gerekiyor. Onun için üreticilerimiz evsaf dışı çayları bizlere vermesinler. Hep beraber kaliteyi yine en iyi şekilde sürdürelim ve sonuçta eğer bir olumsuzluk yaşanacak olursa ki kalite çok önemlidir, piyasa eğer kaliteyi görmez ise bu çayı içmez, çay tüketimi azalır; gerek Çaykur, gerekse diğer firmalar sıkıntıya girerler. Bu dalga piyasadan ters teper ve sonunda da bu dalga müstahsili vurur. Bunu herkesin çok iyi bilmesi gerekiyor. “Ben evsaf dışı çayı sattım aldılar” diye kimse sevinmesin. Bu tür davranış aslında müstahsilin kendi bindiği dalı kesmesidir, kendisine en büyük zararı vermesidir.” ifadelerini kullandı.