Rize'de Saadet Partisi Rize Belediye Başkan adayı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu ile AK Parti Rize Milletvekili Hasan Karal aynı saatte 09.00'da basın toplantısı yapmaya kalklınca programlar çakıştı. Basın mensupalrının talebi üzerine Karal geri adım atmazken Bekaroğlu basın toplantısını saat 08.00'a geri çekti. 

İLK TOPLANTI BEKAROĞLU'NDAN
 

Bu durumu seçim kaybetme korkusuna kapıldıklarının göstergesi olarak açıklayan Bekaroğlu, “Bu, onların korkularının göstergesidir. Ak Parti sürekli olarak sandığı gösteriyor. Demokrasilerde iktidarlar seçimle gelir, seçimle gider vurgusu yapıyorlar. Biz de bu vurguyu yapıyor ve altını çiziyoruz ancak seçim yaklaştıkça Ak Parti’nin Rize’deki temsilcilerinde ciddi bir korku ve panik başladı. Bu korkuyla da söyledikleri sözleri açığa düşürecek davranışlar sergilemeye başladılar” dedi.

Rize Milletvekili Nusret Bayraktar’ın önceki akşam bir TV programında kendisini kastederek, “Başbakanın karşısına çıkarak Rizelilere saygısızlık ediyor” şeklinde konuştuğunu hatırlatan Bekaroğlu, “Bu yaklaşım, bu insanların demokrasi anlayışlarını, korkularını ve paniklerini ortaya koyuyor. Biz Başbakana karşı çıkmıyoruz. Ülkede demokrasi var, demokrasinin şenliklerinden olan bir seçim yaklaşıyor. Biz de bir siyasi partiyiz ve benim de seçme ve seçilme özgürlüğüm var. Bunu ortaya koyuyorum. Açıkçası Bayraktar’ın söylediği bu laf Rizelilere saygısızlık etmektir. Rizeliler de 30 Mart’ta gereken cevabı verecektir” diye konuştu.

HALKI TEHDİT EDİYORLAR

Halkın arasında, ‘İktidar partisinden belediye başkanı olmazsa, o il, o ilçe ya da belde yatırım alamaz’ gibi sözlerin dolaştığına dikkat çeken Bekaroğlu, şunları söyledi:

“Bu da Ak Partililerin korkularından kaynaklanıyor. Rize’de oluşturduğumuz vicdan hareketimizin büyümekte olduğunu görüyorlar, bundan dolayı paniklemeye başladılar ve Rizeliyi tehdit etmeye başladılar. Tehdidi, bir belediye işçisinin ‘Bekaroğlu seçilirse maaşlarımızı ödeyemez’ dediği bir noktaya getirdiler. Bu ahlaksızlıktan öte insafsızlıktır. 800 lira maaşla geçinen bir işçiyi ekmekle tehdit etmek vicdansızlıktır. O yüzden bu vicdansızlıklara karşı Rize’de vicdanlar ittifakı seçimi kazanacaktır. Merkezi yönetimle, yerel yönetimlerin yapabilecekleri şeyler kanunlarla belirlenmiştir. Ama Bekaroğlu seçildi diye merkezi hükümet, Başbakanımız Recep Tayyip Erdoğan Rize’ye yapılacak yatırımları engellemez.Bunu söylemek Başbakana hakarettir ve bu arkadaşlar Başbakanı küçük düşürüyorlar. Bunu söylediğim zaman da bazıları neden Başbakana saygısını gösteriyor da, ona evriliyor şeklinde yazılar yazıyor. O kişinin de evrilme ve devrilme nedir araştırması gerekir. Ben Türkiye Cumhuriyetinin Başbakanına davranılması gerektiği şekilde davranıyorum. Başbakana saygı ifade etmek onun düşüncelerine katılmak, politikalarını benimsemek anlamına gelmez. Ben Ak Parti’nin politikalarına başından beri karşı çıkmış biriyim. Ama kimseye de bugüne kadar hakaret etmedim. Onlar istiyorlar ki ben Başbakana hakaret edeyim. Bunu istiyorlar çünkü seçimi Başbakan üzerinden götürmek istiyorlar. Nitekim görüyorsunuz adayları da ortada yok. Başbakanın resimleri var, onun söylemleri var, bakanlar var, milletvekilleri var. Oysa biz yerel seçim yapıyoruz. Aday ne Hasan Karal, ne Başbakan, ne Hayati Yazıcı. Aday Reşat Kasap ama o da görünmüyor. Çünkü kendilerine güvenmiyorlar ve seçimi Başbakan üzerinden yürütüyorlar. Bu seçim Başbakanlık seçimi değil, yerel seçimdir. Başbakanın Rize’ye gelecek yatırımları engelleyeceğini söylüyorlarsa onu bilemem ama belediyenin gelirlerini engelleyemezler. Kimseye böyle bir şey yaptırmam. Rizelinin bir kuruşuna elinin uzatanın elini kı-ra-rız! Kral da olsa kırarız. Rizeliyi hafife alıyorlar. Öyle Başbakan geldi, selam verdi, haydi oylar sandığa dönemleri geçti.”

KENDİMİ RİZE’YE ADAYACAĞIM

Nusret Bayraktar’ın, hangi tecrübeyle bu işleri yapacağını kendisine sorduğunu kaydeden Rize Belediye Başkan adayı Prof.Dr. Mehmet Bekaroğlu, “Ben ilk kez siyaset yapan biri değilim. Hangi kaynaklar nerelerdedir, bunlara ne şekilde ulaşılır hepsini biliyorum. Bunların takiplerini zamanında yaptım, yine yaparım ve yapacağım. Eğer beni Rize halkı seçerse kendimi Rize’ye adayacağım. Sıradan bir belediye başkanı olmayacağım. Allah izin verirse Rizelilerle birlikte dönemimizi, yapacağımız işlerle tarihe yazacağız” dedi.

BASINA DA BASKI YAPIYORLAR

Ak Parti’nin Rize’deki yöneticilerinin herkese baskı yaptığı gibi basına da baskı yaptığını duyduklarını ifade eden Bekaroğlu, “Dün önemli bir haberimizi bazı siteler yayına verdikten sonra, baskı sonucu yayından kaldırdılar. Bazıları ise hiç yer veremedi. Ak Parti Belediye Meclis Adayı Müteahhit Yakup Güngör’ün Piriçelebi Mahallesinde yaptığı binalar var. O binalar yıkılabilir ve cinayet işlenebilir. Orada haksızlık var, vatandaşların haklarını gasp etmek var. Yetim hakkı yemek var. Orada sahtekarlık var. Rize’de buna benzer onlarca, yüzlerce örnek var. Bu müteahhit Yakup Güngör, Hasan Karal’ın il başkanı olduğu dönemde yardımcısıydı. Bina da o zaman yapıldı. Şimdi ise belediye meclisi üyesi adayıdır. Diyorlar ki, listemizi oluşturduk, iyi tarafları da var, kötü tarafları da var. İşte size buyurun iyi taraflarını… Bunlar 10 senenin hesabını vermek istemedikleri için Başbakanı öne çıkarıyorlar. Ama bu 10 senenin hesabını da sandıkta vereceklerdir. Rize’de seçimi kaybedecekler, yaptıklarının hesabını verecekler ve bu rantlardan da mahrum olacaklardır. Korkuları o yüzdendir ve Başbakanı o yüzden öne sürüyorlar. Ama Rize halkı bu insanlara o acı günü yaşatacaktır” şeklinde konuştu.

DEĞİRMENİN SUYU

‘Bu değirmenin suyu nereden geliyor’ diye bir haber yapıldığını belirten Bekaroğlu, “Değirmenin suyunun da nereden geldiği ortadadır ve tek tek açıklayabiliriz. Bizim paramızın tamamı helal paralardan oluştuğu için bereketli oluyor. Tamamı arkadaşlarımızın gönüllerinden vererek toparlanmış paralardır. 3 bin, 5 binler toplanıyor. 10 bin veren adam yoktur, almam da, çünkü büyük paralar veren insan büyük söz sahibi olmak ister. İmece usulüyle toplanıyor bu paralar. Giydirilmiş arabalarımızın tamamı belediye meclis adayı arkadaşlarımız tarafından yaptırılmıştır. Her gün para vererek destek olan insanların sayısı da artıyor. Bunun nasıl olduğunu Ak Partililer de iyi bilirler. Geçmişte Refah Partisinde de, Fazilet Partisinde de imece usulüyle topluyorduk. 1999 seçimlerinde ben milletvekili, Abdulkadir Kart da belediye başkanı adayıydı. Seçim finansmanı toplantısı yapmak için Sayın Kart’ın bürosunda toplandık. 70 bin lira bütçe çıkarıldı ve benim kazanmam kesin diyerek 35 binini bulmamı istediler.Benim o parayı toparlamam zor deyince bana bir liste verdiler. Başta Mehmet Cengiz’in ismi yer alan Rizeli işadamlarının telefonlarını verdiler bana ve onlardan para istememi söylediler. Ben niye arayayım dediğimde, sen seçileceksin ve onların da sana işleri düşecek dediler. Beni yanlış tanıdıklarını söyleyerek o telefonları da açmadım ve paraları da almadım. Ben böyle bir adamım. Bu arkadaşlar kendilerindeki değişimi, dönüşümü, erozyonu ve metamorfozu bizde de görmek istiyorlar. Biz hiçbir şekilde haramla iş yapmayız. Bereketli paranın ne demek olduğunu unuttular. Biraz vicdanlarını temizlerlerse bunun ne anlama geldiğini anlayacaklardır” dedi.

Saadet Partisi Rize Belediye Başkan adayı Prof.Dr. Mehmet Bekaroğlu, Belediyelerin çok çeşitli gelir kaynakları olduğunu belirttiği basın toplantısında gazetecilere, belediyelerin gelir kaynaklarının sıralandığı bir liste dağıttı. Buna göre; belediyelerin gelirleri şu kalemlerden oluşuyor:

Belediye Gelirleri

1. Merkezi yönetim bütçe gelirlerinden ayrılan pay;
Bu ödeme kanun(2380 sayılı Kanun) emri gereğidir ve Maliye, iktidar-muhalefet ayırımı olmaksızın tüm belediyelere aktarmak zorundadır. Hangi parti kazanırsa kazansın bu para her ay zorunlu olarak ve otomatikman Belediyenin hesabına yatar.
Kanuna göre, Merkezi Yönetim Bütçe gelirlerinin %6’sı doğrudan nüfusa göre belediyelere aktarılır. Yine Merkezi Yönetim Bütçe gelirlerinin % 2,3 Belediyeler Fonu üzerinden, % 0.25’i de Mahalli İdareler Fonu üzerinden yerel yönetimlere aktarılır.

2. Kentsel rantlar;
Şehirlerin en önemli gelir kaynağı aslında kentsel rantlardır. Ne var ki siyasal iktidarlar kent rantlarını merkezi düzeyde vergilendirmediği gibi birçok belediye de bu rantı belediyelere kaynak olarak aktarmak yerine yandaşlarına dağıtmaktadır.
İmar değişiklikleri ve yeni imara açılan bölgelerde oluşan değer artışından belediyenin kanunla pay alma hakkı vardır. Eğer belediyeler, yeni imara açmalar ve imar değişikliklerinde kamu yararını esas alırsa merkezi bütçeden gelenden fazla gelir elde etme imkânı doğar.

3. 2464 sayılı Belediye Gelirleri Kanunu (3365 sayılı kanunla değiştirilmiş) gereği olan belediye gelirleri;
İlan ve Reklam Vergisi; Eğlence Vergisi; Haberleşme Vergisi; Elektrik ve Havagazı Tüketim Vergisi; Yangın Sigortası Vergisi; Çevre Temizlik Vergisi; İşgal Harcı; Tatil Günlerinde Çalışma Ruhsatı Harcı; Kaynak Suları Harcı; Tellallık Harcı; Hayvan Kesimi, Muayene ve Denetleme Harcı; Ölçü ve Tartı Aletleri Muayene Harcı; Bina İnşaat Harcı; Kayıt ve Suret Harcı; Sağlık Belgesi Harcı; Harcamalara Katılma Payları(Yol harcamalarına katılma payı, Kanalizasyon harcamalarına katılma payı, Su tesisleri harcamalarına katılma payı vb.); Müze Giriş Ücretleri ile Madenlerden Belediyelere Pay.

4. Ruhsatların (mekan, dolmuş-otobüs hattı vb.) ihalesi;
Bu ihaleler şeffaf ve rekabetçi bir şekilde yapılması durumunda belediyeler önemli gelirler elde ederler.

5. İştirak ve işletmelerin elde edilecek gelirler;

İştirak ve işletmeler dürüst ve verimli bir şekilde işletilmesi ile belediyelerin ciddi gelirler elde etme imkânı doğar.

6. Kira gelirleri

7. Avrupa Birliği(AB) ve Dünya Bankası proje kredisi ve hibeleri;

Usulüne uygun gerekçeli projelerle önemli miktarlarda kaynak temin edilebilir ( AB normlarına göre projeler hazırlanmadığından Türkiye’deki yerel yönetimlere ayrılan 2 milyar Euro’luk kaynaktan büyük bir bölümü kullanılamamaktadır)

8. Öz kaynaklar elde edilen ve Merkezi Bütçeden ayrılan payların, etkin bir finansal yönetimle rasyonel bir şekilde değerlendirilmesi ile önemli ek kaynak üretilebilir.

9. Zamanında tahsil edilmeyen belediye alacakların (vergiler, su parası, harçlar, ruhsat, şerefiye payı vs) zamanında tahsil edilmemesi önemli gelir kaybına neden olmaktadır.

10. Aynı şekilde belediye borçlarının zamanında ödenmemesi (örneğin; sigorta primlerinin temerrüde düşmesi) ciddi gelir kayıplarına neden olmaktadır.

11. İsraf ve savurganlığın önlenmesi; Danışmanlar ordusu, makam masrafları, çalışanlar eliyle yapılması mümkün olan işlerin taşerona yaptırılması, alt yapıdaki yap-bozlar, tören, temsil, ağırlama, tanıtım masrafları…

HASAN KARAL'DAN DA BASIN TOPLANTISI

Rize Milletvekili Hasan Karal, seçim süreci ile ilgili değerlendirmelerde bulundu. Karal, Başkan adayı Bekaroğlu’nun kendisine yönelik‘mal varlığını açıkla’ çağrısına ‘Gel mal varlıklarımız takas edelim’ diye cevap verdi. Ak Parti’nin anketlerdeki oy oranının 2009 seçimlerinin çok üzerinde olduğunu belirten Karal, Bekaroğlu ile arkadaşlarını, kaos ortamı oluşturarak Başbakan’ın memleketinde kavga çıkarmaya çalışmakla suçladı.

Ak Parti Rize Belediye Başkan adayı Prof. Dr. Reşat Kasap’la birlikte basın toplantısı düzenleyen Rize Milletvekili Hasan Karal, Saadet Partisi adayı Bekaroğlu’na yüklendi. ‘Bekâra karı boşamak kolay’ diyen Karal, ‘o şahıs’ şeklinde seslendiği Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu’na mal varlıklarını takas etmeyi önerdi.

Siyaset kazanının ısınmaya başladığı Rize’de Ak Parti’nin, başta il belediye başkan adayı Prof. Dr. Reşat Kasap olmak üzere ilçe ve belde belediye başkan adayları ile yaklaşık 1 aydır saha çalışmalarını fiilen sürdürdüklerini belirten Rize Milletvekili Hasan Karal, “Bizler de ilin milletvekilleri olarak hem seçim sürecine aktif şekilde katkı vermek hem de TBMM çalışmaları hakkında bilgi vermek ve Rize’mizin yatırımlarını, gelen ve gelmesi gereken hizmetlerin takibi konusunda ilimize geliyoruz. Seçimlerde nezaket kurallarından taviz verilmeden, bel altı vurmadan, seviye kaybetmeden bir seçim süreci diliyorum. 30 Mart seçimleri inşallah, ülkemiz siyasetine ve yerel siyasetimize hayırlı sonuç verir” dedi.

KAVGA ÇIKARMAYA ÇALIŞIYOR

Saadet Partisi Rize Belediye Başkan adayı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu’nu kavgacı bir üslup kullanmakla suçlayan Rize Milletvekili Hasan Karal, 30-35 gün daha sabredeceklerini belirterek, “Birileri çıkıp, sanki belediyeyi kazanmış da merkezi hükümetin Rize’ye yardımlarını bizim engelleyeceğimizi söylüyor. Bekâra karı boşamak kolay; sen önce belediyeyi kazan da ondan sonra yardımları engelleyen varsa onları şikâyet et” dedi.

Hükümetin, her belediyeye eşit davranmakla beraber ilave yatırımlar ve hizmetler için merkezi hükümetin desteğinin önemini Atatürk ve Cumhuriyet Caddeleri örneği üzerinden anlattı.

Ak Parti hükümetinin her belediyeye eşit davrandığını, hakkı olan bütçeyi belediyelere verdiğini kaydeden Karal, “Ancak, ilave yatırımlar için de elbette merkezi hükümetin desteği önemlidir” dedi. Atatürk ve Cumhuriyet Caddelerinin, bunun en güzel örneği olduğunun altını çizen Rize Milletvekili Hasan Karal, “Bu caddeleri Karayollarına yaptırdık. Türkiye’de ilk kez bir vilayetin ana caddesi Karayollarına yaptırılmıştır” diye konuştu.

MAL VARLIKLARIMIZI TAKAS EDELİM

Karal, Saadet Partisi Rize Belediye Başkan adayı Prof. Dr. Mehmet Bekaroğlu’nun, mal varlığını açıkladıktan sonra, tüm adayların, siyasetçilerin ve özellikle Hasan Karal’ın da mal varlığını açıklaması gerekir. Siyasete başladığı gün ile bugünkü mal varlığını açıklasın” şeklindeki çağrısına cevaben şu ifadeleri kullandı:

“Ben o şahsın konuşmalarını ciddiye almıyorum. Cevap da vermeyeceğim. Biz birilerinin talimatıyla adım atacak değiliz. Birileri emir verecek de biz yapacak değiliz. Hele hele bahsettiğiniz o adı geçen vatandaştan hiç talimat alacak değiliz. Biz talimatı milletten alırız, hesabı da millete veririz. Siyasi anlamda da liderimizden talimat alırız. Bize talimat verecek kişi, Parti içerisinde yegâne insan Recep Tayyip Erdoğan’dır. Biz talimatları ondan alırız, hesabını da seçim zamanı millete veririz. En nihayetinde de hesabımızı hem bu dünyada hem de ahrette Allah’a vereceğiz. Biz buna yürekten, iliklerimize kadar inanmışız. Birileri ısrarla bizi farklı varyasyonlarla kavga ortamına çekmeye çalışıyor; biz bu gaza gelmeyeceğiz. Biz bu oyunlara gelmeyeceğiz. Biz seçildiğimizden beri gece gündüz Rize için mücadele eden, her hafta gelip buraya hemşerileriyle beraber olan bir siyasi anlayışı ortaya koymaya çalışıyoruz. Biz mal varlığımızı TBMM’ye sunmuşuz, seçildiğimiz anda. Milletvekili olarak neyimiz var neyimiz yok, sunmuşuz. İsteyen, merak eden, TBMM kayıtlarından onu öğrensin. Birileri, bazı hazretler talimat verdi diye kalkıp ikide bir böyle neyimiz var neyimiz yok, bunu kamuoyuna açıklayacak değiliz. Ama bunu ifade edenlere, sizlerin huzurunda şunu söylüyorum; bundan özellikle farklı manalar yükleyerek, farklı imalar yapmak istiyorlarsa bu ifadeleriyle, ben mal varlığımı o beyefendinin açıkladığı mal varlığı ile takas etmeye hazırım. Gelsinler, benim üzerime ne kadar tapu varsa, onların üzerinde de ne kadar tapu varsa, gelsinler, takas edelim. Dolayısıyla bu iş o arkadaşların istediği şekilde sonuçlansın. Kamuoyunda böyle suçlayıcı, töhmet altında bırakan üslupla beraber Rize siyaseti bir şey kazanmaz.”

Bekaroğlu’nun Rize’ye bir geliş amacı olduğunu söyleyen Karal, “Rize siyasetini karıştırmak ve Rize’de bir kavga ortamı oluşturmak amacıyla belli koalisyonlar oluşturarak Sayın Başbakanımızın memleketinde bir kavgacı üslupla beraber 30 Mart’a kadar bu süreci böyle bulanık taşımaya çalışıyorlar. Ama göreceksiniz, inşallah 30 Mart günü Rizeli hemşerilerimiz, milletimiz en güzel cevabı bunlara verecektir. Almak istedikleri cevabı 30 Mart akşamı milletimizden alacaklardır. Ben buna yürekten inanıyorum” diye konuştu.

BELEDİYE BAŞKANLIĞI MESLEK MİDİR?

Ak Parti’nin il genel meclisi aday listesinde 3’üncü sırada yer alan Çaykent Belediye Başkanı Mehmet Kazancı’nın mesleğinin Parti’nin açıkladığı listede ‘Belediye Başkanı’ olarak belirtilmesi nedeniyle yeniden gündeme gelen mesleksiz toplum sorunu ile ilgili olarak, ‘Sizce Belediye Başkanlığı bir meslek midir?’ şeklindeki soruya Karal, şöyle cevap verdi:

“Şu anda yaptığı görev itibariyle belki böyle yazılmış olabilir. Elbette siyaset bir meslek değildir ama bunu meslek olarak görenler var. Yok değil yani; Türk siyasi hayatında belediye başkanlığını, il başkanlığını, milletvekilliğini, bakanlığı meslek olarak görenler var. Ben mutlaka her zaman bu görevlerde olmalıyım anlayışında olanlar var. Zaten bunlar kenara çekildiklerinde görüyorsunuz, neye uğradıklarını şaşırıyorlar. Farklı alemlere dalabiliyorlar. Ama ben Çaykent Belediye Başkanımızla alakalı, bilmiyorum, o nerede çıktıysa, yanlış yazılmış bir ifadedir.”

YÜZDE 47’NİN ÇOK ÜZERİNDEYİZ

Ak Parti’nin hedefinin tüm belediyeleri kazanmak olduğunu ifade eden Karal, “Hedefimizde iddialıyız. Ama halkımız ne takdir eder, onu bilemeyiz. Tüm ilçelerimizde ve Çamlıhemşin’de de çok iddialıyız. Güzel bir liste oluşturuldu. Güzel bir aday belirledik. Oranın sorunlarını bilen, orada doğmuş, orada yaşamış bir aday belirledik” dedi.

Sık sık anket yaptırdıklarını ifade eden Karal, 2009 seçimlerinde yüzde 47 oy aldıklarını, yeni anketlerde ise oy oranlarının 47’nin çok üzerinde olduğunu söyledi.

17 Aralık operasyonlarının kesinlikle bir darbe teşebbüsü olduğunu ve hedefinin de Recep Tayyip Erdoğan olduğunu belirten Rize Milletvekili Hasan Karal, “Bu seçimler o bakımdan çok önemlidir. Recep Tayyip Erdoğan’sız Türkiye isteyenlere karşı milli iradenin seçimi olacaktır. Önümüzde Cumhurbaşkanlığı seçimi var. İlk kez Cumhurbaşkanını halk seçecek. İlk defa C.başkanını milletin seçecek olması Ak Parti’nin demokrasiye getirdiği bakış açısının sonucudur. Cumhurbaşkanlığı seçiminde olası adaylığına karşı Recep Tayyip Erdoğan’ın elini zayıflatmak, gücünü kırmak amaçlı olarak 30 Mart yerel seçimlerini birinci aşama olarak görmeye çalışıyorlar. Burada hedef Sayın Başbakanımızdır. Kalkıyor birileri ‘Recep Tayyip Erdoğan’ı ön plana çıkararak seçim kampanyası yürütüyorsunuz’ diye bizi suçluyor. Bu ancak, siyaseti bilmeyen, sadece kitaplardan okuyarak öğrendiğini zannedenlerin yönelttiği bir suçlama olabilir. Maalesef bunu bazı siyasiler söylüyor. Tabanla ilişkisi olmayan, siyaseti araziye inip yere basarak yapmayan insanların böylesine anlamsız bir şekilde böyle bir ifadede bulunmaları çok manidar. Bir parti lideri ile beraber vardır. Biz, siyasi anlamdaki bütün gücümüzü liderimizden alıyoruz. Birileri belki başka yerlerden alıyor, liderlerinden almıyor olabilirler; bazı adaylar güçlerini kendilerinden aldıkları vehmine kapılabilirler. Bu gücün hepsini kendilerinde görenler çıkabilir” diye konuştu.

Saadet Partisi adayı Bekaroğlu’nun ‘Ben Saadet Partisinin bağımsız adayıyım’ şeklindeki adaylık açıklamasına vurgu yapan Karal, şöyle devam etti:

“Bazıları diyor ki, ‘Ben bu partiden seçime giriyorum ama bu partinin bağımsız adayıyım.’ Bu nasıl oluyorsa; ben Türk siyasetinde ilk defa böyle tanımlamalar duymaya başladım. Bağımsız adaylığın ölçüsü var. Seçim kanununda bunlar bellidir. Bağımsız aday nasıl olunur. Bir siyasi partiye girdiği zaman, insan o partiden nasıl bağımsız aday olabilir! Dediler ki, biz şu partiden giriyoruz ama Rize’nin bütün kuvvetlerini, farklı siyasi partiye mensup insanlarını bir çatı altında topluyoruz. Aslında bu siyasi parti altında bağımsız bir hareket ortaya koyuyoruz. Yani, bunların hepsi, Ak Parti’den ve onun gücünden çekinen insanların düştükleri ruh halidir. Bence bunlara hiç gerek yok. Düşüncesi olan, projesi olan, Rize için hayırlı bir adım atmak isteyen kalksın düşüncelerini söylesin, projelerini açıklasın, Rize’yi Venedik mi yapacak, New York mu yapacak, Manhattan mı yapacak; kim ne yapacaksa ortaya koysun. Sonuçta Rizeli çok zekidir, kafası çalışır; bütün bunları ölçer biçer tartar, kararını verir, buna da herkes saygı duyar. Kavga ortamına çekmek, projeleri bir tarafa bırakıp da yatıp kalkıp, belli siyasi figürleri karşısına alıp, adeta Don Kişot’un yel değirmenleriyle sabah akşam savaşması gibi, böyle ikide bir savaş ilan etmenin bence Rize’ye bir faydası yok. Mademki, Rize’de belediye seçimi yapıyoruz, o zaman belediyecilik anlamında neleri yapmayı düşünüyorsanız kalkın onları açıklayın kardeşim. Millet takdir etsin. Şurada 33 gün kaldı. Biz açıklayacağız. Bütün çalışmaları yapıyoruz. Önümüzdeki 5 yıl ne yapacağız. 2004’te başlayan Ak Parti belediyeciliğini devam ettireceğiz. 2004’ten beri belediyecilik anlamında Rize’de çok güzel işler yaptık. Burada bu nezih ortam yoktu. Eğer şurada çöp kokularından arındırılmış tertemiz bir ortamda oturabiliyorsak, bunu Ak Parti belediyeciliğine borçluyuz. Burası tamamen bir mezbelelikti. 500-550 baraka vardı, insanlar giremiyordu. Tamamlanmış değil, eksiklerimiz var. 2004’te başlattığımız 2009’da aynı şekilde devam eden ve inşallah 2014’te de devam etmesini arzuladığımız, Ak Parti’nin marka şehirler adını verdiğimiz belediyecilik anlayışını devam ettirmek istiyoruz. Yaptığımız güzelliklere güzellikler katmak, eksik bıraktığımız işleri önümüzdeki dönemde tamamlamayı arzu ediyoruz." 

21 MART’TA BAŞBAKAN RİZE’DE OLACAK

Rize Milletvekili Hasan Karal, Başbakan Erdoğan’ın miting programının belirlendiğini, buna göre Rize mitinginin 21 Mart Cuma günü saat 13.00’da Cumhuriyet Meydanında yapılacağını söyledi.