Rize'deki balıkçı barınaklarını yazdı
Usta gazeteci Orhan Can, kıyı kanununa göre hemen yıkılmaları gerektiğini söylediği balıkçı barınaklarının yasal ve sosyal durumunu ele alan ilginç bir yazı yazdı.
İşte Orhan Can'ın ilgili makalesi:
“Dünyanın çivisi çıktı” desek… Değil. Çünkü yerinde duruyor.
Ama “Dünyanın altı üstüne gelecek şekilde bir değişim gösterdi ” desek, yeridir…
Eskiden insanlar devletin bazı kurumlarına anahtar uydurur ve akla hayale gelmeyecek entrikalarla soymaya çalışırlardı.
Şimdi devir değişti… Devletin bazı kurumları vatandaşın cebindeki parayı nasıl alırım onun peşine düştü!
Rize’de bulunan balıkçı barınakları ve kayıkhaneler yeni sahil düzenlemesiyle birlikte yer değiştirdi.
Daha modern ama iki katlı olmasına halen akıl erdiremeyeceğimiz bir şekilde binalar oluşturuldu.
Barakaların yer değiştirilmesinden kaynaklanan ihtiyaçlarda kullanılmak üzere Ankara’dan Rize İl Özel İdaresi emrine toplam 1.360.00 TL ödenek gönderilmiştir.
Rize İl Özel İdaresi bu parayı Rize Merkez Su Ürünleri Kooperatifi’ne vermek istemiş, ama onlar herhangi bir söylentiye meydan vermemek için harcamaların İl Özel İdaresince yapılmasının daha uygun olacağını söylemişlerdir.
Hal böyle olmasına rağmen binalar yapıldıktan sonra İl Özel İdare Müdürlüğünün balıkçılardan kişi başı 10 yıllık kullanım bedeli olarak 25.000.00 TL istemesi akıl alır gibi değil.
Kaldı ki, İl Özel İdaresinin bu kayıkhaneleri kiraya vermeye hakkı dahi yoktur.
Rize İdare Mahkemesi kararında bunu açıkça belirtmektedir: “Yönetmeliğin 16.maddesine atıf yapılarak davalı idare tarafından uyuşmazlığa konu üst yapıların kiralanması için alınan encümen karında hukuka ve anılan mevzuat hükümlerine uyarlık bulunmamaktadır.”
Ama ne var ki, sorun mahkeme kararıyla da çözülmüyor. Kraldan fazla kralcı bürokratlar bu parayı tahsil için başka bir yol denemeye karar verirler…
Milli Emlak Müdürlüğü Ocak 2011 de hak sahibi her balıkçıdan 1 yıl 6 ay 17 gün için bir kayıkhaneyi işgal ettiği gerekçesiyle 1.975.00 TL ecrimisil talep edip, ihbarname göndermiş. Ki, anlamak mümkün değil!
Resmi yazılara göre bu barınak Rize Limanında ve Eminettin Mahallesi’ndeki barınaktan çıkarılan balıkçılar için yapılmış. Yeni barınaktaki kayıkhanelerin yapımında harcanan para balıkçılara gönderilmiş. Barınak kanuna göre kooperatife kiralanmak zorunda.
Ama gel gör ki, iki yıldır balıkçılar yeni yerlerinde sığıntı gibi perişan bir haldedir ve kendilerine su bile verilmiyor!
Bu olayı diğer bir yönüyle ele aldığımızda görüyoruz ki, Rize Merkezdeki İslampaşa, Gülbahar ve Müftü Mahallelerindeki balıkçılardan yıllık 200.00 TL kira alınmaktadır. Ayrıca aynı durumdaki Uzunkaya, Çiftekavak, Sanayi, Engindere, Balıkçılar ve Söğütlü’deki kayıkhanelerden kaç lira kira alındığı da merak konusudur. (Çiftekavak kişi başı yaklaşık 50.00 TL.)
Sahillerde yapılmış olan kayıkhaneler kim tarafından yapılırsa yapılsın, hazinenin malıdır. Gerçi kıyı kanununa göre hiçbiri yasal değil, yıkılması gerekir. Ama ülke genelinde sayıları hayli kabarık olan bu kayıkhaneler için bir yıkım sanırım pek mümkün değil. Yönetmeliğe eklenecek bir madde ile bu yapılara yasal bir statü sağlanabilir düşüncesindeyiz.
Komşu illerde karşılıklı anlayışla halledilen balıkçı barınakları sorununun Rize’de de halledilmesini bekliyoruz.
Kayıkhanelerin iki kat yapılmasının esprisini hala daha anlamış değiliz. Üst katlar helikopterler için değil herhalde!
Elektrik verilmiş bu barakalara ama yetersiz. Su ise defalarca müracaat edilmesine rağmen verilmiyor.
Hani bunun nedenini anlasak mesele değil de, sadece bu kayıkhanelere uygulanan değişik statüye akıl erdiremek pek mümkün olmuyor!
Ki, mağdur olan kıyı balıkçıları yetkililerden ziyade, etkili kişileri göreve çağırıyor!
Bizden söylemesi…
HABERE YORUM KAT