Teröristi dağda aramaya gerek yok.
Her gün şehirde zaten.
Günahsız vatandaşın aracını, evini, dükkânını yakıyor.
Sokaktaki taşları söküp, her tarafı yakıp yıkıyor.
Devletime baş kaldırıyor.
Güvenlik güçlerimi şehit ediyor.
Devletim onlara hala şefkat eli uzatıyor.
Onlara anladıkları dilden cevap vermeliyiz.
Bize akıl veren ülkelerdeki gibi.
Bakalım o zaman bunları yapabilecekler mi?
***

Teröristi dağda aramaya gerek yok.
Barzani ve Talabani efendiye gidip:
“Bir askerim şehit olursa sorumlusu siz olacaksınız” deyip,
Olması durumunda Kuzey Irak yerle bir edilmeli.
İsrail’in yaptığı gibi.
O zaman askerime tek kurşun sıkabilecekler mi baklalım?
İmralı’dan talimat yağdıran terörist başına da,
Kaldırılan idam cezasını tekrar getirmekle cevap verilmeli.
İp, yanı başında sallandıkça bakalım ahkâm kesebilecek mi?
Sözde demokrasi beşiği Avrupa’da ve ABD’de zaten idam var.
İl il gezip, teröristlere destek verenler, terörü kınamayanlar, Türkiye Cumhuriyeti Devletini tanımadıkları halde bütün imkânlarından istifade etmede geri kalmayanlara da anladıkları dilden cevap vermenin zamanı geldi.
***

Avrupa Birliği şemsiyesi altında, Türkiye’yi etnik ayrıştırmaya çalışan, azınlıklar yaratarak, onlara finansman kaynağı sağlayıp ülkemizi böldürmek isteyenlere de haddini bildirmek gerekiyor.
Başkent Üniversitesi Senatosu’nun yaptığı gibi.
Onlara kapıyı göstermenin zamanı geldi, geçiyor bile.
Ortada dolaştırdığı “Ortadoğu Haritası” ile Türkiye’yi bölmeye çalışan sözde dost ABD’ye “ya sev, ya terk et” demek lazım.
Türklüğü aşağılamayı hak sayan, siyasetçimi, yargımı, dahası her konuda eleştirme yetkisi kendisinde gören terör destekçilerine şamarı indirmeliyiz...
Türkiye’nin iç işlerine burnunu sokan hainlere Türk’ün tokadını göstermeliyiz.
Dostumuz dost, düşmanımız düşman olmalıdır.
Türk Salahlı Kuvvetlerimize hakaret etmeyi ilke edinen hainler, hak ettikleri dersi zaten alacaklar.
***
Türkiye, ekonomik bağımsızlığını mutlaka kazanmalıdır.
Bunun için seferberlik başlatmalıyız.
Tam bağımsız Türkiye’nin buna ihtiyacı vardır.
Çok güçlü ve birlik olmak zorundayız.
Yolsuzluğa bulaşmayan, partizanlık yapmayan, gericiliğe, kayırmacılığa hep karşı çıkan, sağlam, dürüst ve ilkeli siyaset anlayışı hakim olmalıdır.
Cumhuriyetin temel niteliklerinden hiç tavız vermeyen, laiklik ilkesinin başta gelen savunucularından, çağdaş, aydınlık Türkiye için mücadele eden nesil yetiştirilmelidir…
***
AB ilişkilerimizin ulusal bütünlüğümüzü tehdit eder hale geldiği,
ülkemize yönelik terörist faaliyetlerin kontrolünün yabancılara kaldığı,
Kıbrıs ve birçok konuda ulus olarak hak etmediğimiz muamelelere maruz kalındığı,
İslam korkusunun arttığı, İslam’a hakaretin yoğunlaştığı,
özellikle Avrupa’da yabancı düşmanlığının ve ırkçılığının arttığı,
Kuzey Irak’ta kırmızıçizginin kalmadığı, kan gölünün akmaya devam ettiği,
milli şuur ve bilincimizin yok edilmek istendiği bir döneme giriyoruz.
Kuzey Irak Anayasası’nda Sevr’e atıflar yapılmakta, çeşitli batı yayınlarında ülkemizi bölen haritalar yayınlanmakta.
Batılı Bakanların ağzından ülkemizi bölmeye yönelik kelimeler rahatça çıkabilmektedir.
Türkiye’nin çıkarını korumak, emperyalizme karşı çıkmak hepimizin görevidir.
Söyleyecek o kadar şey var ki…

***
Rize Milletvekili Lütfü Çırakoğlu, yeğenlerini kaybetti.
Kendisine ve ailesine başsağlığı diliyorum…