1. YAZARLAR

  2. Seyfullah FIRAT

  3. Sayın Başbakan bu hizmetiyle tarihe geçmiştir
Seyfullah FIRAT

Seyfullah FIRAT

Yazarın Tüm Yazıları >

Sayın Başbakan bu hizmetiyle tarihe geçmiştir

A+A-

Tarihe geçmek elbette bir nasıp işidir. Her isteyen tarihe geçemez. Kimileri zalimliğiyle, başka birileri merhametiyle tarihe adını kazırken başka birileri de yaptığı yararlı işlerle adlarını ebedileştirip unutulmaz kılarlar. Türk milleti bu konuda çok vefa bilir bir kültüre sahiptir. Hiçbir zaman bu mille, kendinse iyilik edenleri asla unutmaz ve onlara manen sürekli bir ömür biçer.

Bugüne kadar Sayın Başbakanın şahsıyla ilgili çok az yazı yazdım. İlk yazımı haksız yere ceza evine konduğunda Gölkent gazetesindeki köşemde yazmıştım ve bu şiiri ben milyonlarca kere okuyorum, beni de cezaevine koyun demiştim. İkinci yazımı Bush’un karşısında ayak ayak üstüne attığı zaman yazmıştım ve işte benim Başbakanım böyle olmalı demiş ve bu tavrıyla gurur duymuştum.

Daha sonraları başka konularda da lehte yazılarım olmuştu. Ancak daha sonraki süreçlerde yazdığım yazıların çok büyük bir ekseriyetinde AKP iktidarına karşı hep muhalefet ettim. Özellikle Irak meselesinde, kültür ve eğitim politikalarına sürekli bir şekilde muhalif oldum ve olmaya da devam edeceğim. Bizim siyaset anlayışımız ipi sonuna kadar germek ama asla koparmamaktır. Biz muhalefet ederiz ama gönlümüzdeki kurulu sevgi ve saygı kulelerini asla yıkmayız.

Bu defa Sayın Başbakanı ellerim çatlarcasına alkışlamama sebep teşkil eden; bölgemizi Anadolu’ya bağlayacak olan ve dünyanın üçüncü büyük tüneli sebebiyle bir kere daha hayırla anıyor ve kendilerine sonsuz dualarımı sunuyorum. Sayın Başbakan bu projesiyle gelip geçmiş bütün Başbakanları aşmış ve tarihe geçme konusunda hak ettiği basamağa oturmuş bulunmaktadır. Bu proje çağın projesidir. Bu proje sayesinde Karadeniz nefes alacak, ülke bir o kadar daha yeni ufuklara kanat açma şansı bulacaktır.

Bir gün bir dost meclisinde, şimdi milletvekilimiz olan o zamanın il başkanı Sayın Hasan Karal’a şu sözü vermiştim: “Eğer bir gün bu proje uygulamaya konulursa ben o günden sonra aleyhinize yazılar yazarken bir değil, iki defa düşüneceğim” demiştim. Şimdi de bu muhteşem proje sebebiyle iki defa değil, yüz defa düşünerek muhalif yazı yazacağımı burada taahhüt ediyorum. Bir fanı olarak bu büyük hizmeti görmeden gelemeyiz. Böylesi hizmetlere imza atmak, vesile olmak Allah’ın bir lütfü olsa gerek.

Sayın Başbakan bu projeyle tarihe geçmiş bir insan olarak bunun onurunu duyacağı kadar şükrünü de yapacağı muhakkaktır. Millet evlatları da elbette dualarını eksiksiz kılacaklardır. Yanlışlara karşı durmak, muhalefet etmek her ne kadar insanı bir görev ise güzel hizmetleri takdir etmek de insani bir vazife olsa gerek.

GAP projesi bundan böyle yalnız Rize’ye değil, Karadeniz’in etrafında yer alan onlarca ülkeye de uzanmış olacak. Bundan böyle GAP yalnız Türkiye’nin değil, koca bir kuzey yarım kürenin tahıl deposu olacak. Bu sayede ülke tarımı geniş bir Pazar bulacak.

Ülkenin stratejik konumuna da yeni bir boyut getirecek olan bu proje sayesinde iç ve dış turizm konusunda da çok ciddi patlamalar yaşanacak ve bu sayede ülkeye bir hayli para girecek.

Sayın Başbakanımız bu hizmetleriyle unutulmayacaklar arasındaki yerini almış bulunuyorlar. Bundan böyle bizim Başbakan biz muhaliflere göre de daha başka bir başbakan olarak yâd edilecek. Söz konusu projenin milletimize hayırla vesile olması dileklerimizle Sayın Başbakana da bu milletin bir ferdi olarak şükran duygularımın en sonsuz olanını sunuyorum. Emeği geçen herkesten Allah razı olsun niyazında bulunuyorum.

Önceki ve Sonraki Yazılar

YAZIYA YORUM KAT

UYARI: Yeni dezenformasyon yasası ve kişisel verilerin korunması kanununa göre; kişilik haklarına yönelik her türlü yayın suç teşkil ettiğinden, kurallara aykırı yorumlar onaylanmamaktadır. Lütfen bir aşağıdaki facebook yorumları bölümünü kullanınız
1 Yorum
  • Bir Yurttaş. / 01 Haziran 2012 Cuma 16:09

    Seyfullah bey, inanın size saygı duymaktayım. Ama takdir edersiniz ki, bu hislerim, katılmadığım fikirlerinizi eleştirmeme mani değildir. Bu cümleden olarak; Meşhur bir söz vardır “gündüz tespih savurması gece koyun kavurması” Bu söz şu olaydan doğmuştur. Bir köyde, üç beş gün ara ile sürekli koyun kayboluyormuş köylü bütün aramalara rağmen faili bulamamışlar. O köyde bir şahıs da sürekli camının önünde oturur tespih çekermiş. Köylülerden biri, tespih çeken adamın ne mırıldandığını merak etmiş ve iyice adama sökülüp kulak kabartmış, adam hem tespih çekiyor hem de “gündüz tespih savurması gece koyun kavurması” diyormuş. Sonuçta fail de bulunmuş, bu söz de meşhur olmuş.
    Ben, yukarıda bahsettiğiniz, geçmişte yazdığınız o iki yazıda da yanıldığınız kanısındayım. Bush’un yanında ayak ayak üstüne atan değil ona emir eri olmayandır benim başbakanım. Çok örnek var ama sadece birini hatırlatayım. Önce “NATO nün Libya’da ne işi var”. Sorası malum. Ziya Gökalp’ın şiirini bende defalarca okurum. Bu çok masumca görünebilir ve bir ara bana da öyle gözüktü ama, Cumhuriyet kazanımları, üniter devlet. Vs. için yapılanlara baktığımda kafanın arkasında gizli bir gündem olduğu gün gibi gözüküyor. Demek ki DGM benim bugün gördüğümü o gün görmüş yahut tesadüfen isabet ettirmiştir. Bugünkü tekdirinizi da 10 yıl sonra değerlendirmek üzere yanıldığınıza inanıyorum. Çünkü din ticareti yapanlar şahsi menfaatleri olmadan bir kürek hafriyat yapmamaktadırlar. Selamlar.

    Yanıtla (0) (0)