Senatörün elektriğini kestiler
Şükrü Meto.
80 yaşındaki özü sözü bir delikanlı.
Kızdığı zaman dere-tepe dümdüz gider.
Eski Genel müdür, eski müsteşar ve eski senatör.
Rizeli, hayatta olan başka bir senatör var mı bilmiyorum.
Yoksa elimizde kalan tek değer.
Rize sevdalısı, hemşeri canlısı
Pazar-Ardeşen arasında, Hamidiye’de evi var, yazları burada, kışın Ankara ile İstanbul arasında mekik dokur.
Önceki gün beni aradı, uzunca sohbet etti.
40 TL’lik borcu için elektriğini kestiler.
Bu mübarek ramazan gününde; gece elektriksiz kaldı, bağlatmak için dört saat uğraştı.
Ey Elektrik Dağıtım yönetimi,
Vatandaş tatilde olabilir, yurtdışında bulunabilir, yaylada, mezrada bulunabilir. 5 gün geçti diye neden elektriği kesiyorsun kardeşim?
Zaten kesme parasını, nefes alma parasını alıyorsun.
Hangi Karadenizli, borcunu taktı, faturasını ödemedi?
Ardeşen’de, Pazar’da, hatta Rize’de hangi vatandaştan isteseniz Şükrü Meto adına o; 40 TL’yi öderdi
Doğu’da PKK’lılardan para toplayamıyorsun, onların kullandıkları elektriğin parasını, faturasını zamanında ödeyen bizlerden ”kaçak kullanım bedeli” adı altında; insafsızca bizden alıyorsun, yetmedi mi?
Şükrü Meto, Türk bayrağını indirmedi, askeri, polisi arkadan vurmadı, yolu kesmedi, çocuk kaçırmadı, cepheden kaçmadı, ülkemizi bölmeye çalışmadı.
İlerlemiş yaşına rağmen, bu bayrak bu vatan için uğraşıyor.
Senin gücün yetiyorsa, git doğuda tahsil edemediğin elektrik faturalarını topla da görelim..
*
Ardeşen Kaymakamı İlyas Memiş’i; yılda bir kez ya ararım, ya da aramam. Ardeşenli hemşerilerimin isteklerini aktarmak için; geçen hafta aradım, not bıraktım, dönüş yapmadı.
Benim telefonuma çıkmak, dönüş yapmak gibi bir zorunluluğu bulunmuyor, her vatandaşın sorunu ile ilgilenmek zorundadır. Sadece merak ettim.
Aramam nedeni şuydu:
Benimde köyüm olan; eski adıyla Yukarıdurak ( Köy, bölündü, üç muhtarlık oldu),yeni adıyla; Kaçkar Köyü-Dere içi Merkez Mahallesi.
Yıllar öncesinde okulun önündeki köprü ile mahalle arasında 500 metrelik bir alanda; beton yol yapılmıştı.
Şimdi köylere ve mahallelere su götürme ihalesini alan firma, su borusunu yolun sağında veya solunda; beden işçiliği ile geçireceğine, kepçe ile beton yolu kırıp, tam ortasında boruyu geçirmiş.
Anlayacağınız, dönemin il başkanı, şimdiki AKP Rize Milletvekili Hasan Karal’in katkılarıyla yapılan yol, tekrar çamur deryasına dönüştürüldü.
Bendeniz dahil, mahalle sakinleri, kırılan yolun tekrar beton dökülmesini; müteahhitten istiyor, ancak bu satırları yazdığım saate kadar yapılan bir şey olmadı, yüklenici firma ortada yok. Sadece” yapacağım-edeceğim” edebiyatını yapıyor.
Kaymakam beyden bunu rica edecektim.
*
Kaymakam beye ulaşamayınca okul arkadaşım ve aile dostum Dursun Yaşaroğlu’nu aradım. Sorunu çözeceğine, Mal Müdürü, ayrıca birlik müdürü olan sevgili Osman Malkoç ile birlikte söz verdiler. Osman Malkoç’un yeni görevinde başarılar diliyorum.
Her ikisine de teşekkür ediyorum.
Dursun Yaşaroğlu, Ardeşen Kaymakamlığı ilçe Özel İdare Müdürü olarak, güzel hizmetler verdi, herkesin işine koştu, güler yüzünü vatandaştan hiç esirgemedi. Gece gündüz çalıştı.
30 Mart yerel seçimlerinde Ardeşen Belediye başkanlığına aday adayı oldu.(AKP’den).Büyük rüzgâr estirdi. Herkesin sevgisini kazandı.
Parti yönetimi, Dursun Yaşaroğlu ile belediye başkanı Hakan Gültekin arasında seçim yapmakta çok zorlandı. Sonunda Hakan beye karar kılındı. Sevgili Yaşaroğlu da, karara saygı duydu.
Kendisine sormadım. Merak ettiğim konu şu:
Ardeşen ‘deki eski kadrosu boş dururken, neden Fındıklı ilçe Özel İdare müdürlüğüne atandı? Yanlış anlaşılmasın, Fındıklı dünyanın en güzel ilçesi. Bütün Fındıklılara sevgi ve saygılarımı sunuyorum.
Dursun beyin yeri artık ilçelerde değil, illerde de değil. Dursun Yaşaroğlu’nun yeri Ankara’da ve bir Genel Müdürlük makamıdır. Olmadı, etkili bir bakanlıklarda daire başkanı veya Genel müdür yardımcılığıdır.
Bunu çoktan hak etti. Deneyimlerinden ve tecrübelerinden Rize istifade etmelidir.
Anlayanlara mesajımdır.
Ankara’dan sevgiler.
YAZIYA YORUM KAT