Mustafa BAYRAK - Yaş çaya verilen 64 kuruş fiyat ve artı 9 kuruşluk destekleme bedeli, Karadeniz’in zor coğrafi şartlarında ürününü toplayıp satmaya çalışan üreticinin alın terini karşılıyor mu?
Her yaş çay sezonu öncesinde yaşanan fiyat tartışmaları bu yıl seçim arifesinde olmasına rağmen üreticinin yine beklentilerinin altında gerçekleşti.
Hükümet fiyatı enflasyon oranının üzerinde verdiğini iddia ederken üretici eline geçen paranın maliyeti karşılamaktan bile uzak olduğunu ifade ediyor.
İktidarın seçime rağmen fiyatlarda son yıllardaki artış grafiğinde ısrar etmesi çayın gelecekte bugünü bile aratacak politikalara kurban edileceği endişelerini de beraberinde getire dursun, üretici teleferiklerle zor şartlar altında taşıdığı ürününü kota nedeniyle satamama endişesini sonuna kadar yaşıyor. Çaykur çayının piyasalarda 8 bin YTL sınırını görmesi, dış kaynaklı çayların ise bu fiyatların çok gerisinde kalması son dönemde Rize çayına büyük darbe vurmaya başladı.
Özel sektör bu sezon üretimine büyük oranda kısıtlama getirdi. Büyük firmalarla her sezon başında anlaşmalar yapan özel sektör çay işletmeleri, bu sezon firmalardan teklif bile alamadıklarından dert yanıyorlar.
Üretici ise geçmiş yıllarda özel sektöre sattığı çayların parasını dahi tahsil edememişken, Çaykur’un da günlük işleme kapasitesini bahane ederek kota ve kontenjan uygulaması nedeniyle adeta çaresizliği yaşıyor.
Tek endişe bu da değil. Şimdilerde her ne olursa olsun bir şekilde tepki verilecek, eleştirilecek, yeri geldiğinde protesto edilecek bir kurum var. Yarınlarda çayı bugünden daha kötü günlerin beklediğini düşünmek bile acı geliyor.