Feyzioğlu Rize'de ilginç açıklamalarda bulundu:
- "Biz Sayın Cumhurbaşkanımızla her zaman görüşürüz"
- "Biz Rize’de 5 siyasi partimizi arka arkaya ziyaret edeceğiz. Siyasi partilerle meslek örgütlerinin siyasi particilik asla yapmadan iletişim kurması herkesin menfaatinedir ama en önemlisi Türkiye’nin menfaatinedir"
- "Af öyle alelacele getirilecek bir konu değildir. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda bunun enine boyuna düşünülmesi ve ondan sonra konuşulması gerektiğini zaten söylediler. Bu düşünce doğrudur"
- "Artık olağanüstü dönem geçmiştir. Yargının tamamen bağımsız, güvenilir bir hale gelmesi için yasal ne değişiklikler yapılması gerekiyor oturup konuşma zamanı gelmiştir. Bugünkü sistemle zordur"
Türkiye Barolar Birliği Başkanı Prof. Dr. Metin Feyzioğlu, PKK’nın en büyük gelirinin uyuşturucudan olduğunu belirterek, "Dünyanın en büyük uyuşturucu ticaretini yapan kartellerden birisidir ABD’nin, Avrupa’nın demokrasi şampiyonu ilan ettiği o alçak teröristler. Bir elleri yağda bir elleri balda yaşarlar. İnsanları ideoloji diye ikna edip dağlara götürürler, ölüme sürüklerler genç insanları, kendileri lüks içinde uyuşturucu parasıyla yaşarlar" dedi. Cumhurbaşkanı ile her zaman görüşebileceklerini de söyleyen Feyzioğlu, "Cumhurbaşkanlığı devlet kapısıdır. Bizim kapımızı çalana sen ne arıyorsun diyemem. İhtiyaç olduğunda kapı çalınır, o kapı da açılır" diye konuştu.
Rize'de bir otelde düzenlenen programda 40 yılını doldurmuş avukatlara plaket verilerek, yeni avukatlık mesleğine başlayacak olan gençlere de ruhsat verildi. Düzenlenen törende konuşan Türkiye Barolar Birliği Başkanı Metin Feyzioğlu, Rize’de 5 siyasi partinin il başkanlığını ziyaret edeceğini belirtti. Feyzioğlu, birlik ve beraberliğin sağlanması halinde Türkiye’nin çözülmeyecek sorunu olmadığını dile getirerek, “Türkiye’nin çözülemeyecek sorunu yoktur. Türkiye konuşarak, anlaşarak, birbirine sövmeden, birbirinin ne dediğini anlama kararlılığıyla yürürse her sorunu çözebilir. Biz tribüne çıkıp birbirine bağıranlardan değiliz. Rize'de bugün yapacağım programın daha önceki programlara göre çok büyük bir ilavesi var. Biz Rize’de 5 siyasi partimizi arka arkaya ziyaret edeceğiz. Çok büyük bir şeydir bu. Neden? Siyasi partiler Türkiye’nin, bir demokrasinin vazgeçilmezidir. Siyasi partilerle meslek örgütlerinin siyasi particilik asla yapmadan iletişim kurması herkesin menfaatinedir ama en önemlisi Türkiye’nin menfaatinedir. Biz düşüncelerimizi manifestolarla, tebliğlerle, bildirilerle anlatma yerine gözlerinin içine bakarak anlatmak istiyoruz. Düşünceleri insanlarla birebir konuşarak anlattığımızda birbirimizden farkımız yok. Bunu yapmak için 5 siyasi partiyi gezeceğiz. AK Parti, CHP, MHP, İYİ Parti ve SP’ye gideceğiz ve biz diyeceğiz ki biz millet olarak tribüne çıkartılıp birbirimize bağırtılmak istiyoruz ama biz birbirimizi seviyoruz, biz birbirimizle güçlüyüz. Bizi bağırmaya zorlamayın, bizi birbirimize karşı sevgisizliğe, öfkeye zorlamayın. Bu toplumun şiddete değil, sert sözlere değil, her biri çözülebilecek sorunları konuşup hep birlikte çözmeye ihtiyacımız var. Siyasi partilerimize bunları anlatacağız. O yüzden bugün bir ilk olacak” diye konuştu.
"Af öyle alelacele getirilecek bir konu değildir"
Af konusunda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın düşüncesinin doğru olduğunu ve temkinli yaklaşılması gerektiğini dile getiren Feyzioğlu, “Af öyle alelacele getirilecek bir konu değildir. Sayın Cumhurbaşkanı bu konuda bunun enine boyuna düşünülmesi ve ondan sonra konuşulması gerektiğini zaten söylediler. Bu düşünce doğrudur. Biz de ilk gün bunu duyduğumuzda dedik ki, bu iki ucu keskin bir kılıçtır. Bir şey çıkarırsınız kimin bundan yararlanacağı bilinmez. Aftan çıkanların hemen hepsi geri girdiler. Düzenlemenin ayrıntıları da bize ulaştığında gördük ki uyuşturucu satıcılarının da faydalanması bir şekilde mümkün gibi gözüküyordu. PKK’nın en büyük geliri uyuşturucudan. Dünyanın en büyük uyuşturucu ticaretini yapan kartellerden birisidir ABD’nin, Avrupa’nın demokrasi şampiyonu ilan ettiği o alçak teröristler. Bir elleri yağda bir elleri balda yaşarlar. İnsanları ideoloji diye ikna edip dağlara götürürler, ölüme sürüklerler genç insanları, kendileri lüks içinde uyuşturucu parasıyla yaşarlar. Mağaralarda yaşamaz bunların hiçbiri. Lüks içinde yaşarlar. Bunu da uyuşturucu parasıyla yaparlar. Ben Sayın Bahçeli’nin, Sayın MHP yetkililerinin bunu bu boyutuyla düşünmediğini biliyorum. Ama bizler hukukçuyuz. Her boyutunu düşünmemiz lazım. Bir taş attığında bunun nereye isabet edeceğini bilmeliyiz. Bizim görevimiz doğru bildiğimizi söylemek. Söylediklerimizin yüzde yüz doğru olduğunu iddia etmiyoruz, söylediklerimizin doğru olduğuna inandığımız için söylüyoruz. İstişareye açığız. Açık olmayan zaten dayatır. Dayatan da benden başka doğru yoktur der ve yanlış yapar” ifadelerini kullandı.
"Sayın Cumhurbaşkanımızla her zaman görüşürüz"
"Devlet ayrıdır, hükümet ayrı" ifadeleriyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile ihtiyaç olması halinde her türlü görüşmeyi yapabileceklerini dile getiren Feyzioğlu, “Biz Sayın Cumhurbaşkanımızla her zaman görüşürüz. Cumhurbaşkanlığı devlet kapısıdır. Bizim kapımızı çalana sen ne arıyorsun diyemem. İhtiyaç olduğunda kapı çalınır, o kapı da açılır. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin taşıyıcı sütunlarından biri olan Türkiye Barolar Birliği, Cumhurbaşkanlığından bir görüşme talep ederse ben o kapının açılmayacağını düşünmem bile. Sayın Cumhurbaşkanı da bizim fikrimizi soracak olursa, bunu görev biliriz. Devlet ayrıdır, hükümet ayrıdır. Hükümet siyasi partiler tarafından oluşturulur. Siyasi partilere oy verirsiniz vermezsiniz ama Türkiye Cumhuriyeti Devleti o çatırdarsa onun altında herkes kalır. O yüzden biz Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni koruyan, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne yapılan saldırılara karşı dimdik bir mücadele verirken bazıları bize saldırıyor. Diyor ki, sen siyaset mi yapıyorsun, falancaya mı yanaştın. Ben Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin tarafındayım. Ama nasıl bir devlet? Anayasanın 2. maddesinde kuruluş felsefesi değişmez ilkelerle mermere kazınmış olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti” şeklinde konuştu.
"Türkiye çok ağır bir travmanın içinden geçmiştir, artık atlatmak üzere"
Türkiye’nin terör nedeniyle ağır bir travmanın içinden geçtiğini söyleyen Feyzioğlu, “Türkiye çok ağır bir travmanın içinden geçmiştir. Artık atlatmak üzere. Milli birlikle atlatıyoruz bu travmayı, başaracağız. Türkiye’yi iç savaşa sürüklemek isteyen hain FETÖ’cüleri ve hainlerle el ele vermiş hain PKK’lıları ve onların tetikçileri hain DHKP/C’lileri ve her türlü terör örgütünü Türk milleti ve Türk devleti kahredeceğiz. Ama birlikte yapacağız. Bunu yapabilmemiz için 81 milyonu adalet paydasında hamasetle değil, hakikatle kucaklamamız lazım. Artık olağanüstü dönem geçmiştir. Yargının tamamen bağımsız, güvenilir bir hale gelmesi için yasal ne değişiklikler yapılması gerekiyor oturup konuşma zamanı gelmiştir. Bugünkü sistemle zordur. Çünkü elin cumhurbaşkanı kalkar benim cumhurbaşkanıma, adalet bakanıma posta koymaya kalkar. Birileri burada sevinebilir. Biz o sevinenlerden olmayız. Biz bizim Cumhurbaşkanımıza, bakanımıza yurt dışından bir saldırı varsa o devletimize saldırıdır deriz, arkasında kenetleniriz. Fakat buna malzeme veren sistemi değiştirmemiz lazım. Ben bunu Cumhurbaşkanına birebir anlatmaya isterlerse tabii hazır olduğumu söylüyorum” ifadelerini kullandı.
Rize Barosu avukatlarından birinin "FETÖ mücadelesini nasıl değerlendiriyorsunuz?" sorusu üzerine yargılamanın çok hassas yapılması gerektiğini dile getiren Feyzioğlu, mağdurlar oluşturmadan, FETÖ ve PKK'lıların mağdurlar üzerinden propaganda yapmasının önüne geçilmesi gerektiğini kaydetti.