Bu gidişat doğru bir gidişat değildir

Seyfullah FIRAT

             İnsanlık tarihinin altın harflerle yazmaya değer bulduğu, hiçbir zaman hafızalardan kazınamayacağına iman derecesinde inandığımız, insanlık var oldukça var olacağından emin olduğumuz “Türklük” kavramına karşı son zamanlarda bir takım çevrelerce amansız bir savaş açılmış bulunuyor. Kimse yanlış anlamasın veya bilinen düşman adreslerine takılıp kalmasın. Milli varlığımıza saldıranlar ne eskiden olduğu gibi Çin domuzu, ne Moskof gavuru nede haçlı yamyamlarıdır. Saldırıya geçenler bahse konu eski düşmanların bugünkü ileri karakolu durumunda olan veya onlar adına görev üstlenen nesebi kırık, beyni çürük, gönlü kirli devşirme takımıdır. Türklüğü çağrıştıran her ne varsa hedef almışlar, resmen Türklüğe ve Türk milletine asırlık kinlerini kusuyorlar. Önce işe şu şekilde başladılar; siz “Türküm derseniz başkaları da Kürdüm” der diyerek ilk cepheyi açtılar. Daha sonra devlet kurumlarının tabelalarında ki T.C ifadelerini kaldırmaya tevessül ettiler. Şimdide andımızı kaldırarak birkaç merdiven daha tırmandılar. Merdivenin en son basamağına tırmanana kadar İstiklal marşımızı, nüfus cüzdanların da ki T.C ifadelerini de kaldırmayı planlamış bulunuyorlar. Yakın geçmişte camilerimizde Cuma günleri okunan hutbelerden “ğindellah i İslam” ifadesini kaldırdılar. Şimdi de ezandan da yer alan “Muhamme den resüllüllah” ifadelerini kaldırmayı düşünüyorlar her halde. Bütün bu densizlikler hangi amaçla yapılıyor sorusunu sormak bile yakışıksız olur. Gaye ve amaç çok açık ve bellidir. Gaye Türk Milletini imha etmekten ibarettir. Bu karanlık zihniyet maalesef bugün bu ülkede at koşturmak da ve bu necip millette, afyon yutmuş gibi bu ihanet tiyatrosunu izlemektedir. Çağ açıp çağlar kapamış, asırlarca İslam in askerliğini yapmış, nerede bir küfür cephesi varsa yerle bir etmiş, nerede bir mazlum varsa yardımına koşmuş olan bu millete bu düşmanlık nedendir acaba? Bu sorunun tek bir cevabi vardır, oda bu millete duyulan haksız kin ve nefretten başka hiçbir şey değildir. Bu milletin ekmeğini yiyip, daha sonrada bu millete kin ve nefret kusan cibilliyeti bozuk çevrelere elbette zamanı gelince bu millet hak ettikleri derslerini verecektir. Şimdi anlıyor musunuz şu siyasal İslam denilen fitnenin ne zıkkım olduğunu. Bu öylesi bir bela ki, soysuzlukta sınır tanımaz, yalanda ve haramda ölçü bilmez bir zihniyet. Din derler, dinin içini boşaltırlar, dindarız derler ama her türlü ihanet değirmenini de döndürürler. Mevcut iktidarı alaşağı etmek suç değimli diye sordukların da biz elbette suçtur dememize rağmen, bizde bu milleti yok etmeyi, Türklük kavramını silmeyi, vatan topraklarını bölmeyi suç olarak dillendirdiğimizde susarlar ve cevap vermezler. İktidarlar geçicidir ama millet ebedidir dediğimizde bizi ırkçı ilan edip cehennem biletimizi keserler. Vatanı bölmeye çalışmak, Türklüğe düşman olmak, iktidara karşı darbe yapmaktan bin kat daha büyük b,ir suçtur dediğimizde de bizi darbeci diye etiketlendirirler. Biz darbe dönemlerinde en vahşice işkenceleri yaşarken evlerinde yan gelip yatanlar şimdi bizleri darbe yandaşı diye nitelemekten haya dahi etmiyorlar. Bu ayrıntıyı görmezden gelenleri bizim anlamamız veya masum olarak görmemiz imkansıdır. Bu zihniyetin esaretine düşenler kendilerinden başkalarına bu dünya da yaşama hakkı tanımazlar. Demokrasiden bahsederler ama demokrasiye zerre kadar inanmazlar. İnsanları dinsizlikle itham ederler ama kendileri din adına hep kendilerine yontarlar. İnsanoğlunun İslam a son derce muhtaç olduğu bir dönemde ilimli İslam aldatmacalarıyla inanan insanların kimyasını bozarlar. Çağımızın en büyük musibeti bu zihniyet olsa gerek. Bizim kavgamız asla insanlarla değildir, bizim mücadelemiz insanları kuşatan ve etkisi altına alan söz konusu zihniyettir. Allah herkese akli selim, sağduyu ve feraset nasıp etsin. Allah Türk milletine ve onun kutsallarına saldıranlara fırsat vermez inşallah.