İlk defa Ak Parti ciddi bir uyarı aldı.
2009 yerel seçimlerinde Ak Partinin oyu belirli oranda düşüş gösterdi.
İktidara geldiğinden bugüne kadar hep yükselerek giden ve birçok işlerin üstesinden gelemeyen ama umut olmaya da devam eden Ak Parti; şimdi oturup düşünmeli, nerede hangi yanlışı yaptık, nerede eksiklik gösterdik? diye iç muhasebe yaparak doğruları iyi tespit etmelidir.
Peki, Ak Partinin görünen eksiklikleri neler?
Gün geçtikçe Ak kadroların teşkilatlardan dışlandığı görüldü.
Temelde yola çıkılan düşüncelerden sapmalar oldu.
Tek lider cuntası zamanla biteceğine daha sertleşerek arttı, bir liderin iki dudağı arasında demokrasinin yürüyemeyeceği uyarısı yapıldı.
Sivil anayasaya bugüne kadar yeterli çivi çakılamadı.
Ülkenin en büyük sorunu olan işsizlik problemine köklü çözüm projeleri oluşturulamadı.
Bölgelerden aday olan vekiller atanma yoluyla belirlendi, seçmene bağlı olmayan vekiller halka ve teşkilatlara karşı gereken liyakati gösteremedi ve hizmet dönüşü sağlanamadı.
Şehirlerde görsel güzelleştirmeler yapılarak ayakta durulmaya çalışıldı.
Sanayide çöküş meydana geldi, işsizler ordusu artarak devam etti. Peyzaj bitkileri insanların karnını doyurmadı, üretim yeteri kadar teşvik görmedi. Ekonomik olarak piyasaları koklama ve tedbir alma ön güdüsü zamanında algılanamadı.
Milli gelir 10.000 $ dendi, vatandaşa yansıyan refah düzeyi açısından değişen bir şey görülmedi.
Yatırımlar, ağırlıklı olarak geriye dönüşü olmayan konutlar ve kamu binaları olarak konuşuldu.
Eğitimde mega projelerden dem vurularak kitaplar masa üstüne bırakıldı, 50 yeni üniversite kuruldu. Ancak eğitimin kalitesi ve seviyesi yükselmedi. Üniversitelere yeterli hoca sağlanamadı.
Siyaset, sataşma ve kamplaşma kirliliğiyle seçmenleri bunaltarak tepki oylarıyla şekillendi.
Hükümet, ciddi anlamda oturup bütün işleri baştan ele alarak çalışma yapmazsa halkın uyarısı daha derinleşir ve neşter atılacak pozisyonlar doğabilir. Ak düşünceden yana olan halk, sapmaları gördüğünde derhal müdahale eder. Ak görüş sahibi insanlar kendilerini eleştirmeyi bilir, yanlışlığa sabreder ama göz yummaz, bekler ama affetmez. Hükümet, uyarıları dikkate alır önümüzdeki dönemi iyi değerlendirirse yoluna devam eder; aksi halde ülke, köşe başında bekleyen fırsatçılara yem olmaktan kurtulamaz