Büyük şeytanın yeni bir oyununa oyunculuk ediyoruz gibi geliyor bana. Oyunun hedefin de muhteşem geleceğimizi dinamitlemek, inanan insanlar arasında yeni kavga zeminleri oluşturmak var. Orta doğu toplumlarını bu güne kadar sağcı Hıristiyan, solcu Müslüman veya Şii, Sünni diye tasnif edip asırlarca birbirine boğazlatanlar, şimdi de inanan insanların gelecek asırlarda birbirlerini boğazlaması için kurguladıkları eskiye nazaran çok daha kapsamlı yeni oyunlarını sahneye sürmüş bulunuyorlar. Yeni oyunun oyuncularını da özellikle geniş insan kitlelerini arkalarından sürükleyebilecek potansiyele sahip çevrelerden seçmiş olmaları kurgulanan yeni oyunun ne kadar Nemrutça bir oyun olduğunun da başka bir göstergesidir.
Oynanmak istene kirli oyunun gereği olarak şimdi iktidar ile cemaat denilen yapı arasında bilinir veya bilinmez bazı sebeplerle amansız bir savaş başlatıldı. Bu savaşın kaybedeni savaşa sokulan taraflar ve kazananı ise maalesef küfür cephesi olacak. Başlatılan bu savaş öyle zannedildiği gibi bir tarafın diğer tarafı imha etmesiyle bitecek bir savaş değildir. Bu vahşi savaş belki de asırların ötelerine taşınarak asırlarca ümmet birlikteliğimizi bir akrep gibi kemirip zehirleyecek.
Büyük şeytan sanki dalga geçiyor bizimle. Bizi koyun yerine koymuş olmalı ki, şöyle diyor birilerine. Ben bütün dünya çayırlarını sana serbest ederim. Her merada otlama şansı tanırım. Seni en iyi şekilde besler ve daha sonrada kesip kavurma ederek afiyetle yerim. Seni çobanına düşman ederim, çakallarımı içine salarak cümle koyunları imha ederim. Şu anda önümüze konulan çağın vahşet tiyatrosunun kısa özeti bu olsa gerek. Büyük şeytan başka bir şey daha diyor taraflara. Sizin önünüzü ben açtım, üzerinde yürüdüğünüz rayları be döşedim. Cemaat dene şebekeye bütün dünya coğrafyasında üstler kurmasına göz yumdum ve destek verdim. İktidarı da ben dizayn ettim ve sizleri bir araya getirende ben oldum. Önce ordunun omurgasını perişan ettirdim. Şimdi de sizi size kırdırmaya karar verdim. Tıpkı Suriye de, Irak da, Mısır da ve diğer İslam toplumların da olduğu gibi. İşin başka bir enteresan tarafı da, bütün bu işleri milleti ümmet birlikteliği tesis edeceğiz diye kandıran sözde ümmetçi ekiplere yaptırmış olması. Bu büyük şeytan bizim sandığımız dan daha da büyük bir şeytan dır diyenlere inanmam. Onun bütün büyüklüğü, gücü ve kudreti bizim yamyamlığımızdan, kibrimizden ve samimiyetsizliğimizden kaynaklanmaktadır. Biz aptal koyun olursak, çobanımızı tanımaz ve başkalarına sırt dayarsak elbette büyük şeytan daha çok koyun kavurmasıyla nice şeytan sofraları kurar. Afiyet olsun midesi alanlara. Buyurun beyler, oturun bu şeytan sofrasına ve yiyin birbirinizi bakalım.