BAHÇEDE ÖMÜR BİTTİ
Paliç, Türkiye'de geçmişi 1927 yılındaki denemeye kadar uzanan çay tarımında, resmi rakamlarla 767 bin, gayri resmi rakamlarla 850 bin dekar alanda 204 binin üzerinde üreticinin çay tarımı yaptığını belirtti. Son yıllarda yaş çay üretiminin 1 milyon ile 1 milyon 200 bin ton arasında olduğunu ifade eden Paliç, ''Bundan da 200-220 bin ton civarında kuru çay elde edilmektedir. Türkiye'de çayın yurt içi tüketimi ise 250 bin ton civarındadır. Türkiye dünyada çay alanlarının genişliği bakımından altıncı, kişi başına çay tüketimi bakımından da dördüncü sırada bulunmaktadır'' dedi.
TARİHÇESİ DİYOR Kİ
Paliç, Türkiye'deki çay bitkisinin Çin melezi denen türden olduğunu kaydederek, ''Her bitkinin olduğu gibi çayın da belirli bir ekonomik ömrü vardır. Çay bitkisinin ortalama ekonomik ömrü 100 yıldır. Türkiye'deki çay bitkisinin olduğu türün ortalama ömrü ise 60-70 yıldır. Bu sürenin sonunda hem çay bitkisinden alınan verim hem de üretilen çayın kalitesi düşmektedir'' diye konuştu. Türkiye'deki çay bitkilerinin bir bölümünün ekonomik ömrünü doldurduğunu, bir kısmının da en fazla 20-30 yıllık ekonomik ömrü kaldığını dile getiren Paliç, şunları söyledi:
SÖKÜLEN ALANLAR?
''Günümüzde çay bitkisinden eskisi gibi verim alınamamaktadır. 20-30 yıl sonra ise belki de bu bitkilerden hiç ürün alınamayacaktır. Her yıl düzenli olarak yapılan budama ise bu soruna çare değildir. Çay bitkileri tamamen sökülerek yerlerine yeniden dikim yapılmalıdır. Ancak bu yapılırken üreticilerimiz mağdur edilmemelidir. Çünkü sökülen çay bitkilerinden ortalama 5 yıl sonra ürün alınabilecek, dolayısıyla üretici ürün kaybına uğrayacaktır. Bu nedenle yeniden dikim üreticinin rızasıyla yapılmalı, uzun bir süreye yayılmalı ve sökülen çay arazilerinden alınabilecek ürün bedeli üreticiye destek olarak verilmelidir.''
DESTEK BEKLENTİSİ
Bu yapılmadığı takdirde Türkiye'nin rekabette diğer ülkelere göre avantajının kalmayacağını savunan Paliç, ''Yani çayda gelecek olabilmesi için yeniden yapılanma programı şarttır. Bu yapılırken daha dayanıklı ve kaliteli çay bitkisi türleri kullanılarak ürünün kalitesi de artırılmalıdır'' dedi. Paliç, budama desteği için de “Bu destek pek az. Dönüm başına 2,5 ton yaş çay bedeli olması gerektiğini düşünüyorum. Ancak bugün verilen destek dönüm başına 1 ton yaş çay bedeli karşılığıdır. Çay bitkilerinin yeniden dikilmesi esnasında da üreticiye dönüm başına 1 ton karşılığı destek verilirse üretici mağdur olur'' diye konuştu.
GENÇLEŞTİRME YAP
Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Fakültesi Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Mustafa Var ise ortalama 100 yıl olan ekonomik ömrünün dolmasından sonra çay bitkisinde büyük oranda verim kaybı yaşanacağını söyledi. Bitkinin bu sürenin sonunda yaşamaya devam ettiğini belirten Mustafa Var, ''Ancak bu bitkiden alınan verim düştüğü için bitkinin yaşaması bir anlam ifade etmez. Bu nedenle çay bitkisinin ekonomik ömrünün dolmasından sonra gençleştirme yapılmalıdır'' açıklamasını yaptı.