Konuyla ilgili Çay İşletmeleri Genel Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada şu ifadelere yer verildi: "07 Temmuzda başladığımız ikinci sürgün dönemi çay alımlarında bugünün mubayaasıyla tam kapasiteye ulaşmış olacağız. Alacağımız çaylarımızda herhangi bir bozulma, çürüme veya fire kaybı yaşamadan; makul, dönebileceğimiz günlük stok miktarını aşmadan üreticilerimizle karşılıklı anlayış içerisinde huzurlu bir sürgün dönemi geçirmeyi umut etmekteyiz.
Bu sürecin planlamasını yaparken yıllardır uyguladığımız üst sınır kontenjan uygulamamız her ne hikmetse bu yıl çok daha fazla ses getirerek kamuoyunda gündem oldu.
Değerli kamuoyunun ve üreticilerimizin bilmelerini isteriz ki buradaki asıl maksadımız; 50 kg olarak koyduğumuz alım üst sınırı veya kontenjan; kontrollü çay alımı demek, kaliteli çay alımı demek olup, mümkün olduğunca bunu önleyebilmektir. Bu sınırların üstünde toplanan çaylar; hem çay kesenleri zorlamakta ve kalite göz ardı edilmekte, hem de alımı yapacak ekiplerimizi bize ve sizlere karşı zor duruma düşürmektedir.
Üst sınır kontenjan uygulamamızda diğer bir maksadımız da; sürgün içerisinde hiç çay toplamayıp 2-3 gün gibi kısa bir sürede 10 ton, 20 ton gibi çay toplayıp bitiren üreticilerimizi; üreticiliğin gereği günlük, düzenli olarak ve kaliteli çay toplayan çoğunlukta olan diğer üreticilerimize karşı eşit duruma getirmek ve herkese karşı adil olabilmektir.
Üreticilerimizin açıkladığımız kota karşılığı çaylarını alacağımızdan, acele etmesinler ve kontenjanları kadar çay toplasınlar ki; iyi niyetli olmayan, üreticilerimizi ilk fırsatta mağdur edecek uygulamalara giren firmaların, spot piyasa oluşturarak düşük fiyattan çay almaya çalışan fırsatçıların oyununa düşmesinler. Çayların en iyi muhafaza edileceği yer malum çay bahçelerimizdir. Birazcık sabredilirse yükselecek piyasa fiyatları üzerinden çok daha menfaatli çay satışı yapacaklarına inanmaktayız."