Doğan Grubu, Ergenekon Davası'na karşı hukuksal çerçevede davranan, dava sürecine müdahil olmayan Org. Başbuğ'u dava sürecinin içine çekerek, Ergenekon Davası'na karşı cephe almasını sağlamaya mı çalışıyor? Tıpkı, mahkemedeki savunmasında ve çapraz sorgusunda ısrarla ve tekrarla iki eski Genelkurmay Başkanı'nın ismini zikreden Doğu Perinçek gibi
Perinçek'in, Genelkurmay Başkanları'nın ismini davaya karıştırarak, davanın önünü tıkamaya çalışması ve üst düzey komutanlara üstü kapalı sizi de bu işin içine çekerim mesajı göndererek davanın önünde bir set oluşturacak cephe kurma hamlesi, kendisi ETÖ sanığı olduğu için anlaşılabilir
Peki Doğan Grubu neden aynı şeyi yapıyor?
ANALİZ
Genelkurmay Başkanlığı dün akşam saatlerinde yaptığı 11 maddelik açıklamada, isim vermeden Org. İlker Başbuğ ve isim vererek Tuğgeneral Metin Gürak hakkında çıkan iki habere vurgu yaptı. Ve bütün açıklama bu iki habere yönelik tepki üzerine kuruluydu.
Ergenekon Terör Örgütü sanığı İbrahim Şahin'in ifadelerinden alınarak yapılan bu iki haberi de Radikal Gazetesi yapmıştı.
Haberler 11 ve 12 Şubat tarihinde yayınlandı. Genelkurmay açıklamasında aynen şöyle diyordu: . aynı tutuklu kişiye ait (İbrahim Şahin) ifadelerin bu sefer büyük bir bölümünün, 11 ve 12 Şubat 2009 tarihlerinde bir gazetede yer alması gerçekten düşündürücüdür. Bu haberler ile; Türk Silahlı Kuvvetleri, bir kurum olarak haberin odağına alınmaktadır.
Sözkonusu haberlerde İbrahim Şahin, Org. İlker Başbuğ ve Tuğgeneral Metin Gürak'la ilişkileri olduğunu, kendilerinden emirler aldığını ve bu doğrultuda yaptıklarını çeşitli biçimlerde iddia ediyordu.
Radikal, Şahin'in geniş ifadelerinden sözkonusu iki üst düzey komutanla ilgili iddiaları öne çekerek, üst üste iki gün oldukça büyük haberler verdi.
Türk basınında ilk kez bu haberlerle Org. Başbuğ'un ismi Ergenekon'la anılmış oldu. Yani TSK'nın açıklamasındaki deyimle; Türk Silahlı Kuvvetleri bir kurum olarak odağa alındı
Genelkurmay'ın açıklamasından sonra Doğan Grubu'na ait televizyonlarda ve gazetelerde, Genelkurmay'ın açıklaması sanki Ergenekon Operasyonu'nu yürüten Yargı ve kolluk güçlerine yapılmış gibi sunuldu. Oysa açıklamanın ana ekseni Radikal Gazetesi'nde üst üste iki gün büyük boyutla verilen sözkonusu iki haber üzerine kuruluydu.
Ergenekon Terör Örgütüne karşı sert yayınlar yapan, Taraf, Star, Zaman, Yenişafak, Sabah gibi gazetelerden hiçbiri İbrahim Şahin'in ifadelerinin bu bölümünü yayınlamadı. Peki daha önce rahatlıkla ulaşılabilen Ergenekon belgelerini, hatta basına dağıtılan iddianame ve delil klasörlerindeki pek çok belgeyi yayınlamayan Doğan Grubu ve Radikal Gazetesi, Genelkurmay Başkanı hakkında İbrahim Şahin'i referans alarak böylesine ağır iddiaları neden manşetlerine taşıdılar?
Ergenekon Davası'na Org. Başbuğ'un ismini bulaştırma gayreti neden?
Doğan Grubu, Ergenekon Davası'na karşı hukuksal çerçevede davranan, dava sürecine müdahil olmayan Org. Başbuğ'u dava sürecinin içine çekerek, Ergenekon Davası'na karşı cephe almasını sağlamaya mı çalışıyor? Tıpkı, mahkemedeki savunmasında ve çapraz sorgusunda ısrarla ve tekrarla iki eski Genelkurmay Başkanı'nın ismini zikreden Doğu Perinçek gibi
Perinçek'in, Genelkurmay Başkanları'nın ismini davaya karıştırarak, davanın önünü tıkamaya çalışması ve üst düzey komutanlara üstü kapalı sizi de bu işin içine çekerim mesajı göndererek davanın önünde bir set oluşturacak cephe kurma hamlesi, kendisi ETÖ sanığı olduğu için anlaşılabilir
Peki Doğan Grubu neden aynı şeyi yapıyor?
Org. İlker Başbuğ'un ismini İbrahim Şahin gibi birini referans alarak Ergenekon Davası'na katmanın amacı ne?
4 DVD'den oluşan Ergenekon delil klasörlerinde tonla belge varken; belgeleri es geçip bir ifadeyi referans almak ve Başbuğ'u bu işin içine çekmek neden?
Ergenekon Dava sürecine hukuk çerçevesinde yaklaşan ve Ergenekonla irtibatlı tüm muvazzafları savcılığa teslim eden bir önceki Genelkurmay Başkanı Org. Büyükanıt da görevi devrederken Doğan Grubu'nun benzer saldırılarına maruz kalmıştı. Oramiral İlhami Erdil'in resmen yolsuzluktan mahkum olmasını bile geçiştiren Doğan Grubu, Org. Büyakınıt'ın evinden arabasına kadar her şeyi çarşaf çarşaf vermişti. Daha da ileri giderek, Org. Büyükanıt'ın eşiyle ilgili ipe sapa gelmez iddiaları manşetlere çekmişti.
Aynı şeyi Ergenekon'a mesafe koyan ve Karargah Evleri'yle ilgili bütün belge ve bilgileri savcılıkla paylaşan, sözkonusu muvazzafları savcıya teslim eden Hava Kuvvetleri Komutanı Org. Aydoğan Babaoğlu'na da yapmıştı Doğan Grubu Babaoğlu'nun üzerine tarihte hiçbir kuvvet komutanının üzerine gitmediği kadar gitmişti Hürriyet, Milliyet ve Vatan
Şimdi, Org. Başbuğ'un Ergenekon soruşturmasına karşı saygılı tavrını, bu tip haberlerle tahrik yoluyla değiştirme çabasıyla karşı karşıyayız.
Genelkurmay bu çabayı sezmiş olmalı ki; 11 maddelik sert bir açıklama yaptı.
Genelkurmay ayrıca çok ilginç bir şey daha yaptı. Radikal sayesinde bugüne kadar Ergenekon hakkında çok haber yapmış, Ergenekon'a karşı gazetelere şu cümlelerle teşekkür etti: 11 Şubat 2009 günü bir gazetede yer alan habere ilişkin, 12 Şubat 2009 günü, birkaç gazete hariç, çok sağduyulu bir davranış içinde bulunan yazılı medyaya da bu hassasiyetinden dolayı teşekkür ederiz.
Genelkurmay'ın belirttiği 11 Şubat'ta Radikal'de devasa boyutla verilen ve Org. İlker Başbuğ'u işin içine çekmeye çalışan haberdi. Bu haberi Radikal vermesine rağmen, bugüne kadar Ergenekon aleyhine sayısız haber yapan gazeteler vermediler, bu oyuna düşmediler.
Bu açıklama, Radikal'in oyununa İlker Paşa'nın düşmeyeceğinin de kamuoyunu rahatlatan göstergesiydi... (Aktif Haber)