Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi Beslenme Uzmanı Doç.Dr. Ekrem Algün, iyot açısından son derece zengin olan hamsinin zeka gelişimine çok büyük faydaları olduğunu söyledi.
Kendisi küçük faydaları büyük, 'denizlerin kralı, sofraların tacı' hamsi, zengin bir protein deposu olmaktan başka bol miktarda iyot içermesi dolayısıyla zeka gelişimi açısından da faydalı bir besin olarak gösteriliyor. Ekmeğinden pilavına, buğulamasından ızgarasına, unundan yağına kadar çok geniş bir kullanım pörtföyü bulunan ve fıkralara konu olan hamsi, Karadeniz yöresinin ve kültürünün sembolü haline gelirken kış mevsiminin yaklaşmasıyla yolları gözleniyor ve yılda 3-4 ay boyunca bolca tüketiliyor.
Trabzon Numune Eğitim ve Araştırma Hastanesi Başhekimi, İç Hastalıkları Endokrinoloji Metabolizma ve Beslenme Uzmanı Doç.Dr. Ekrem Algün de, hamsinin insan sağlığı açısından faydalarını sıralarken tüketiminde dikkat edilmesi gereken noktalar üzerinde durdu. Genel olarak bütün balıkların özellikle de deniz balıklarının insan sağlığı açısından çok faydalı olduğunu belirten Algün, bir protein deposu olan balığın bilhassa hamsinin çıkmasıyla çok ucuz elde edilen bir besin türü olduğunu dile getirdi. Yöreye
has özel bir balık türü olan hamsinin bilinen faydalarının saymakla bitmeyeceğini anlatan Doç.Dr. Algün, şöyle konuştu: "Hamsi bir protein deposu. Yağı da Omega 3 asitleri açısından çok faydalı. İnsanları kalp ve damar hastalıklarından koruyor. Bir takım yağlar damar kireçlenmesi ve kalp hastalıklarına yol açarken, balıklarda tam tersine bu yağların tüketilmesi kişiyi kalp hastalıklarından koruyor. Yapılan bir araştırmada Omega 3 kapsüllerinin kullanımının taze balık tüketimi kadar faydalı olmadığını da ortaya koydu. Biz, bol miktarda balık tüketen ülkelerde kalp hastalıklarının daha az görüldüğünü biliyoruz. Balık yiyen insan daha sağlıklı oluyor ve kardiyovasküler hastalıklara da yakalanma riski azalıyor."
Hamsinin, insanlarda normal büyüme ve gelişme ile beyin ve vücut işlevleri için son derece gerekli bir element olan iyot açısından da zengin bir besin olduğunu anlatan Ekrem Algün, sözlerine şöyle devam etti: "İyot eşittir zekadır. İyotu çok tüketen uluslar daha zeki olurlar. Bu kanıtlanmış. İyotu az tüketenlerin zeka oranı da düşük oluyor. Mesela bol iyot tüketen Japonlarda zeka düzeyi çok yüksektir. Mesela çocuklara okula başlarken mürekkep yalatılırdı eskiden. Zeki olsunlar, kafaları iyi çalışsın diye. Mürekkep iyottur. Hamside de iyot açısından son derece zengin bir besindir ve zeka gelişimine çok büyük faydası var."
BALIKTA TÜTSÜ VE TUZLAMA YÖNTEMİ SAĞLIK AÇISINDAN ÇOK RİSKLİ
Algün, faydaları saymakla bitmeyecek hamsinin nasıl ve ne zaman tüketildiğinin de önemli olduğunu anlattı.
Hamsinin çok faydalı ama sağlıklı bir biçimde tüketilmesi gerektiğini belirten
Doç.Dr. Algün, şunları söyledi: "Hamsiyi kızartırsanız faydasını büyük ölçüde kaybeder. Mümkün olduğu kadar kızartma dışındaki yolları tercih etmek lazım. Buğulama veya fırın tarzı çok faydalı. Ayrıca hamsiyi yıl içine yayarak sürekli tüketmek lazım. Balık yiyen insan kolay kolay şişmanlamaz. Ama kızartma olarak ve olmadık zamanlarda tüketilirse şişmanlığa yol açar."
Hamsinin mevsimi dışında da tüketilmesi için tercih edilen yollardan biri olan tuzlama yönteminin de sağlık açısından tehlikeli olduğunu dile getiren Algün, sözlerine şöyle devam etti: "Tuzlama sadece bizim ülkemizde değil birçok ülkede tercih edilen bir yöntem. Özellikle Uzakdoğu'da tütsü ve tuzlama yöntemi çok tercih edilir. Bu tür tüketimde kanserojen maddeler fazla bulunur. Mide kanserinin en sık görüldüğü ülke Japonya'dır. Bu nedenle mümkün olduğu kadar tuzlamadan uzak durmak lazım. Hamsiyi kızartma
ve sağlıksız ızgara olarak değil buğulama ve fırın tarzı pişirerek tüketmek çok daha faydalıdır."
Fıkralara bile konu olan 'hamsi kılçığının insan zekasına faydalı olup olmadığı' yorumunu değerlendiren Başhekim Algün, bu konunun da araştırılması gerektiğini söyledi. İyotun fazla tüketilmesinin bir takım rahatsızlıklara yol açtığına da dikkat çeken Algün, "Ama ben bir uzman olarak sağlıklı bir şekilde fazla balık tüketenlerde görülen bir hastalık hatırlamıyorum" diye konuştu.
Denizlerin kralı, sofraların tacı hamsi balığını Karadeniz'in azgın sularında binbir zahmetle avlayarak sofralarımıza ulaştıran yılların balıkçısı Yakup Reis ise, hamsinin çok faydalı bir besin olduğunu dile getirerek tayfalarıyla birlikte üç öğün yemeğin haricinde sürekli hamsi tükettiklerini söyledi. "Her gün hamsi yiyoruz Allah'a şükür gücümüz kuvvetimiz yerinde" diyen Yakup Reis, bu sene hamsinin bol olduğunu belirterek "İnşallah böyle devam eder" dedi. Her gün hamsi yediklerini anlatan Yakup Reis, şöyle konuştu: "Allah'a şükür sağlığımız, gücümüz, kuvvetimiz yerinde. Bir gün hamsi yemedik mi aç kalmış oluruz. Gemide aşçımız üç öğün yemek pişiriyor ama hamsi yemeden olmuyor. Hamsiden bıkılır mı hiç? İşçiler de hamsi yiyince daha iyi çalışıyor, gözleri daha iyi görüyor. Balıktan iyi nimet mi var"
Vatandaşların hamsinin bol ve ucuz olduğu bu günlerde bu balığı daha çok tüketmelerini isteyen Yakup Reis, hamsinin bollaşmasıyla enflasyonun da düştüğünü ifade ediyor. Yakup Reis, hamsinin hem ucuz hem sağlıklı olduğunu anlatarak şöyle konuştu: "Kolesterolü yok. Millet bol bol yesin. Bundan faydalı bir şey yok. Hamsi çıktı kırmızı et ve tavuk ucuzladı. Hamsi, enflasyonu düşürdü. Hükümetin bize yardım etmesi lazım."
Reis, vatandaşlara hamsinin tüketimi için şu tavsiyede bulundu: "Hamsinin her şeyi olur ama en iyisi buğulamadır. Şimdi tam ızgara zamanı. Bir baş soğanla çok güzel yenir. Şu an tavası çok yağlı olur, dokunur. En iyisi buğulamadır."
Öte yandan Türkiye'de yılda 450 bin ton deniz balığı avlanırken, bu avlanmada hamsi 300 bin ton üzerindeki payıyla en çok avlanan balık durumunda gözüküyor. Üç tarafı denizle çevrili Türkiye'de, kişi başına balık tüketimi yıllık 10 kilogram civarında bulunuyor.