Son günlerde ’Lazlar da Kürtler gibi isim peşinde’ başlıklı çok sayıda e-mailler alıyorum
Lazların, isim peşinde koşmak gibi bir niyetleri yok.
Lazların geçmişleri şan ve şerefle doludur.
Bu vatanın yılmaz savunucuları, yöneticileri, askerleri, siyasetçileri ve işadamlarıdır Lazlar
Ne dinini, ne dilini ne de vatanını inkâr etmeden, bağlılığını sarsmadan yaşamaktadır.
Bu oyun, bir takım odakların galeyana getirme çabasından başka bir şey değildir.
Bazı hemşerilerimizin de bu oyuna alet olduklarını görüyor ve üzülüyoruz.
Lazların resmi dilleri Türkçedir. Bunu değiştirmeye hiç niyetleri yoktur.
Türkçemizin yanında zenginliklerimizin de farkında olup, Lazca dilimizi de yok etmemek için uğraş vermek, yeni nesillere aktarmak bizim görevimizdir
Bu bizim atalarımızdan kalan mirastır.
Herkes ana dilini özgürce konuşsun, geliştirsin. Ancak, Ulus dilimiz Türkçe olduğunu unutmasın.
***
Kürt açılımı Ermeni açılımı ve Alevi açılımı; şimdi de Laz açılımı...
Herkes bir açılımının peşinde
İstekler sıralanıyor, açık oturumlar düzenleniyor.
Her kafadan sesler çıkıyor. Herkes, her konuda uzman kesiliyor
Kütçe, Alevi kanallar kuruluyor
İşin kötüsü, bunların hepsini İnsan haklar şemsiyesi altında, bizi bölmeye çalışan AB ile sözde dostumuz ABD yaptırıyor...
Allah aşkına, bizden bunu isteyen Avrupa, kendi ülkelerinde; Türkler Türkçe öğrensin diye Türkçe yayın yapan televizyon kuruyor mu?
Almanya, Almanca bilmeyen Türk işçilerine oturum izni bile vermiyor...
Madem benim ülkemde yaşayacaksın; benim resmi dilimi de bileceksin diyor.
Doğru olan da bu
Kürdü, Laz’ı, Çerkez’i, Alevi ve diğerleri; Çanakkale’de, Sakarya’da hep beraber savaşmadılar mı?
Bu güne kadar, böyle gündemimiz oldu mu?
Neden şimdi? Herkes kendi dilini rahatça konuşmadı mı, konuşmuyor mu?
Türkiye’nin resmi dili Türkçedir. Herkes bu dili bilecek, bilmeyen öğrenecek...
Vatandaş olmanın gereğidir bu
***
20 çocuk yapmasını bilen Kürtler, çocuklarına Türkçeyi öğretecek.
Eğitimini sağlayacak, okula gönderecek.
Devletin okulunu yakmayacak, öğretmeni kaçırmayacak.
Türk askerini arkadan vurmayacak, sokakları cehenneme çevirmeyecek
Ülkeyi bölmeye kalkmayacak
Ekmeğini yediği ülkesine ihanet etmeyecek...
Diğer diller kendi dilleridir, bir kültür zenginliğimizdir.
**
Karadeniz’in bazı yerleşim birimlerinde (Rize-Pazardan başlar, Hopa-Kemalpaşa-Sarp, oradan da Artvin-Borçkaya uzanır) Lazca dili gerçeği vardır. Karadeniz’in dışında yaşayan, Türkiye’nin her Bölgesi’nde yaşayan Lazlar da vardır.
Bu bizim zenginliğimizdir, dilimizdir. Ben de bu dili bilenlerdenim. Bazen kendi aramızda kullanırız. Rahmetli annem da babam da Laz, ben de, çocuklarımda laz.
Köyde, evde Lazca konuşuruz. Resmi dilimiz Türkçedir ve bundan da gurur duyuyoruz.
Başka arayışın içine girmedik. Çocuklarımıza Türkçeyi öğrettik.
Şimdi, Lazlar da kalkıp, Laz açılımını mı istiyor, gibi bahanelerle bizi bölmeye çalışıyorlar.
Bu, Türkiye’yi bölmek isteyenlerin oyunudur.
Türkiye’yi böldürtmeyeceğiz. Buna alet olmayacağız.
***
Demokrasiyi elden bırakmadan;
Hep lider, Başbakan, Meclis Başkanı, Paşa, siyasetçi, bürokrat yetiştirdik.
Çocuklarımızın eğitimine önem verdik
Devletimizin bize verdiği hizmetlerle yetindik, eksiklerini kendimiz tamamlamaya çalıştık.
Karadenizin birçok köyünde asfalt yoktur.
Karadenizli bunu sorun yapmıyor, devletini suçlamıyor.
Bakabileceğimiz kadar çocuk yaptık.
Okul yakmadık, devlete karşı gelmedik
Hiçbir açılımın peşinden koşmadık, ayrıcalık istemedik.
Hiçbir Karadenizlinin yakını, dağda terörist olmadı.
Bizi bölmeye çalışanlara asla izin vermedik, barındırmadık.
Atatürk Cumhuriyetine gönülden bağlı kaldık
Çocuklarımızı asker ocağına davul- zurna ile gönderdik.
Vatan toprağını korumak için cephede, en önde koştuk.
Bu uğurda şehit olanları bağrımıza bastık.
Bu özelliklerimizi korumaya da devam edeceğiz.
İşte Lazların açılımı. Onları rahat bırakın