Pazar'da kabotaj bayramı etkinliği

Denizcilik ve Kabotaj bayramının 92. yıl dönümü dolayısıyla Pazar Liman Başkanlığı tarafından bir dizi etkinlik tertiplendi.

Pazar ilçesinde kabotaj bayramı etkinlikleri meydanda başlayıp denizde devam etti...

15 Temmuz Pazar Demokrasi Meydanında çelenk koyma töreni düzenlenirken burada günün anlam ve önemi üzerine bir konuşma yapan Pazar Liman Başkanı S. Süleyman Taşcı “Bilindiği gibi kabotaj (cabotage), dilimize Fransızcadan geçmiş bir kelime olup  “bir devletin yakın kıyılarda kendi milli limanlarına deniz ticareti konusunda tanıdığı ayrıcalık.” demektir. Ülkemizde, 20 Nisan 1926’da kabul edilen Kabotaj Kanunu, 1 Temmuz 1926’da yürürlüğe girdiği için, bu gün ülkemizde Kabotaj Bayramı olarak kutlanmaktadır. Buna göre “Türkiye Limanları ve sahilleri arasında yük ve yolcu taşınması ile kılavuzluk ve römorkaj hizmetleri, Türk vatandaşları ve Türk Bayrağı taşıyan gemilerce yapılır” hükmünü geçerlidir ve daha önceden yabancılara açık olan bu faaliyetlerin bundan sonra sadece Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının yapabileceği belirtilmiştir. Üç tarafı denizlerle çevrili bir vatanda yaşıyoruz. Tarihimiz bize göstermiştir ki deniz yolları sadece ticari ve turistik öneme sahip değildir; denizlerimiz aynı zamanda güvenliğimizin vazgeçilmez parçalarıdır. Denizlerin stratejik önemini fark eden ecdadımız, bu yüzden dünyanın en önemli filolarına, kalyonlarına, yelkenlilerine ve deniz savaşçılarına sahip olmuştur. Tarihin en önemli haritacısı, Kolomb’dan önce Dünya Haritasını çizen Piri Reis bir denizcidir. Tarihimiz Barbaros Hayreddin Paşa, Turgut Reis gibi büyük deniz savaşçısı yetiştirdiği ve Akdeniz’e, Karadeniz’e, Cebel-i Tarık’a hakim olduğu için yüzyıllarca üç kıtaya hakim olabilmiştir. Dün olduğu gibi gelecekte de güvenliğimiz, refahımız ve bölgesel gücümüz denizlerde kurduğumuz ve kuracağımız hâkimiyetimize bağlıdır.” dedi.



Başkan Taşcı, dünyada taşınan yüklerin hacim olarak yaklaşık % 84 ‘ü, değer olarak ise yaklaşık %70 ‘inin deniz yolu ile taşındığını ifade ederek şunları söyledi: “Gelişmekte olan ülkelerde deniz yolu ile yapılan ithalat- ihracat taşıma oranları çok daha yüksek paya sahiptir. Ortaya konulan projeksiyonların ötesinde küresel bazda denizyolu ile yapılan yük hacmi son yarım yüzyılda 20 kat büyümüştür. Lojistik sektöründe deniz taşımacılığı parasal olarak ağırlıklı paya sahiptir. Bu durum denizcilik sektörünü küresel ticarette en stratejik sektör konumuna getirmiştir. Bu gelişmeler ışığında denizcilik hızla gelişen bilgi ve iletişim teknolojilerine paralel olarak yük ve yolcu taşımacılığı başta olmak üzere, gemi inşa sanayi, liman ve gemilerde kullanılan teknolojiler, sektörel enerji verimliliğinin arttırılması liman hizmetleri, deniz turizmi ve yatçılık, canlı ve cansız kaynakların ve deniz çevresinin yönetimini kapsayan daha geniş bir endüstri, ticaret ve hizmet dalına dönüşmüştür. Ülkemiz açısından da stratejik sektörlerin başında gelen denizcilik sektörüne yönelik Bakanlığımızın misyonu, lojistik zincirinin en önemli halkası olan denizcilik alanında; dengeli, erişilebilir ekonomik ve güvenli hizmet anlayışıyla toplumun yaşam kalitesinin yükseltilmesine ve ülke kalkınmasına katkı sağlamak olarak belirlenmiştir. Ülke kalkınmasına paralel olarak Türk denizciliği son dönemde uygulanan politikalar ile hedeflerine hızla yaklaşmaktadır. Keza atılan adımlardan ilki 2004 yılında başlatılan ÖTV ‘siz yakıt uygulaması ile kabotaj taşımacılığı canlandırılmıştır. Bugüne kadar sektöre toplamda 6 milyar 139 milyon TL destek sağlanmıştır. Bu kapsamda ilçemiz balıkçılarına da yaklaşık 10 milyon ÖTV teşviki sağlanmıştır. Kruvaziyer turizminin geliştirilmesine yönelik yapılan çalışmalar sonucunda limanlarımıza ziyaret eden yolcu sayısı önceki yıllara göre % 80 oranında artış göstermiştir. Son yıllarda denizciliğimizin her alanında olduğu gibi Türk sahipli deniz ticaret filomuzda kayda değer bir artış göstererek 2003 yılında 8,9 milyon kapasite ile Dünyada 19’ncü sırada iken 2016 yılında 29,3 milyon kapasite ile 15’inci sıraya yükselmiştir. Ve Türk sahipli gemi filomuz 569’dan 1547 ye yükselmiştir. Yıllarca kara listede olan Türk Bayraklı gemilerimizin beyaz listeye geçişi sağlanarak ticaret filomuzun uluslararası itibarı artırılmıştır. Kıyılarımızda seyir, can mal ve çevre emniyeti ve deniz güvenliğinin arttırılması amacıyla gemi takip ve kontrol sistemleri kurulmuştur. Denizci millet sloganımızın bir uygulaması olarak toplumda deniz sevgisini yerleştirmek, deniz kültürünü yaygınlaştırmak için yurt genelinde amatör denizciliği özendirici çalışmalar yapılmaktadır. İnternet ortamından sunulan Amatör Denizci Eğitim Sisteminden isteyen tüm vatandaşlarımız ücretsiz faydalanabilmektedir. Dünyanın en kaliteli yatlarını inşa edebilen gemi inşa sanayimiz ulaştığı modern imkânlar sayesinde yat inşa siparişlerinde dünyada 3. Sıraya yükselmiştir. Özellikle gemi inşa sanayinde büyük atılımlar yapılmış, verilen desteklerle tersane sayısı %37’ den %79’a yükselmiştir. STCW 78 sözleşmesinin ülkemizde tam olarak uygulanması sayesinde Türk gemi adamlarının yabancı bayraklı gemilerde çalışabilmesi teminen 31 ülke ile sözleşme imzalanmıştır. Bu şekilde yüksek tonajda deniz ticaret filosuna sahip ülke bayrağını taşıyan gemilerde Türk gemi adamları çalışabilmektedir. Tarihimizde Turgut Reisler, Barbaroslar, Piri Reisler yetiştirmiş bir denizci milletin çocukları olarak egemenliğimizin ve güvenliğimizin en önemli parçası olarak denizlerimizi sadece korumakla kalmamalı aynı zamanda denizi sevmeli ve sevdirmeliyiz. Nihayetinde denizcilikte ana hedefimiz, dünya denizciliğinin her alanında lider denizci ülkeler arasında yer almak ve gelecek nesillerimize temiz yaşanabilir bir deniz emanet etmektir.”



Demokrasi Meydanındaki törenin ardından Soğuksu Balıkçı Barınağında tekne yarışları düzenlendi. Denize çelenk bırakma töreninin ardından ise tekne gezisi düzenlendi.


 

Rize Haberleri