8 Nisan 2018 Pazar günü saat: 21.00'da TRT Türkü Radyosunda yörenin kemençe ustalarından rahmetli Ahmet Güngör'ün yaşamı ve türkülerinin konu edileceği bir program yayınlanacak.
TRT Türkü editörü Mustafa Murat tarafından uzun uğraşlar sonucu hazırlanan programda, yöre müziği ve bölgedeki sanatsal faaliyetlerle ilgili bir çok bilginin de paylaşılacağı ifade edildi.
Ahmet Güngör kimdir?
1928 Yılında Rize ili Pazar ilçesine bağlı Alçılı (Haçkun) köyünde doğdu. Annesi Duriye Hanım, hazır cevap bir kişiliğe sahip oluşu, şairliği ve atışmacılığı ile bilinir. Merhum sanatçımız Ahmet Güngör, çocukluk yıllarında bile müzikle iç içedir. Oyma tahtalardan yaptığı müzik aletleri ile müziğe olan ilgisi çocukluk yaşlarında başladığı söylenir. Kim bilir belki de annesi Duriye Hanım’ın şairliği ve atma türkülerde usta bir kişi oluşu ona ilham kaynağı olmuştur. Müziğe başladığı ilk yıllarda köy düğünleri ve eğlencelerde kemençe ve tulum eşliğinde kendi bestelediği yöresel ezgiler söylemiştir. Halen köy düğünlerinde onun ezgileri yöresel bir dil ile söylenmeye devam etmektedir.
Kemençe çalmayı kendi öğrendiği söylenir. Karadeniz yöresinin özellikle Rize ve çevresinin vazgeçilmez enstrümanı olan tulumu, yörenin tanınmış tulumcularından olan Mustafa Tezcan’dan öğrendi. Rahmetli Ahmet Güngör, Ankara Radyosunun açtığı sınavı kazanarak uzun yıllar Trabzon ve Ankara Radyosunda mahalli sanatçı olarak çalıştı. Birçok yöresel şarkı sözü ve besteleri olan Güngör, kemençesi ile çeşitli insan ve hayvan seslerini taklit ederek ün kazanmıştı. Şarkılarında günlük yaşamın çok bilinen yönlerini işlemiştir. Her şarkının sonunda kendine özgü bir bitirme tarzı vardır.
Rahmetli Ahmet Güngör, şakacı kişiliği ve yardımseverliği ile tanınır. Her başı sıkışan muhakkak Ahmet Güngör’ün yanına gider, onun fikirlerini ve nasihatlerini alırdı. Yine köyün önemli değerlerinden biri olan Sabri Büyük, büyük bir aşk ile sevdiği kızla ilgili sıkıntılarını Ahmet Güngör’e anlatır. Rahmetli uzun bir nasihatten sonra o meşhur şarkıyı hemen oracıkta besteler. “Ben Sevdalı Sabriyim.”
1949 yılından itibaren uzun yıllar Devlet Demir Yollarında çalıştı, 1967 yılında meydana gelen tren kazasında yaralanarak bir süre tedavi gördükten sonra 1967 yılında Ardeşen Çay Fabrikasında bekçi olarak çalışmaya başladı. Kemençe ile o kadar iç içedir ki çalıştığı yerde bile kemençesini yanından eksik etmez, fabrika müdürü her sabah Ahmet Güngör’e uğrar, bir kaide dinlemeden odasına geçmezmiş.
Ahmet Güngör ve günümüz kuşağına kadar süregelen aile bireylerinde Karadeniz müziğine olan ilgi oldukça fazladır. Çok tanınmasa da rahmetlinin kardeşi, rahmetli Fazıl Güngör iyi bir kemençe ustasıydı. Birçok köy düğünlerinde rahmetli Fazıl Güngör, oğulları İsmail Hakkı ve Salim yöresel türkülerle düğünlere renk katmışlardır.
Yaptığı plaklarla Laz Müziğini geniş kitlelere ulaştırılmasında çok büyük emeği geçmiştir. Rahmetli saz ve söz üstadımız Özay Gönlüm ile Almanya’da birçok turnelere katıldı. Trabzon Radyosunun açıldığı ilk yıllarda Şakir Öner Gülhan ile İstanbul Radyosunda ise Nida Tüfekçi ve Nezahat Bayram ile birçok programlar yapmıştır. Ahmet Güngör Karadeniz müziğinin sevilmesinde çok önemli katkıları olmuştur. Uluslararası festivallerde ülkemizi ve yöremizi gururla temsil etmiştir. Yöremizin sanatçıları rahmetli Ahmet Güngör’ün eski bestelerini, kendilerine özgü yorumlayıp günümüze kadar taşınmasına ve zevkle dinlemesine vesile olmuşlardır.
Ahmet Güngör başta kendi aile fertleri olmak üzere birçok kişiye kemençe çalmayı öğretmiştir. İsimleri bilinmemekle birlikte birçok öğrencisi olduğu söylenir. Oktay Üst, rahmetli Fazıl Güngör ve Necat Uyumaz rahmetliden kemençe ve lazca ezgiler eğitimi alan yöresel sanatçılarımızdır.
Karadeniz yöresinin önemli bir değeri olan Ahmet Güngör, günümüze kadar ulaşan çok sayıda eser bırakıp 1990 yılının mayıs ayında aramızdan ayrılmıştır.