Deniz Feneri, Almanya'da görülen davayla ilişkin gündeme getirilen "usulsüzlük" iddialarına sert çıktı. Derneğin kurucu genel başkanı Uğur Arslan'ın, sunduğu ve çok sayıda konuğun katıldığı programda iddialara belgeleriyle cevap verildi.
Uğur Arslan, son bir kez daha iddalara cevap vermek için çıktığı canlı yayında, "içimizdeki iyiliği" öldürmeyin çağrısında bulundu. Derneğin kuruluşundan bugüne kadar geçen sürede, yürütülen tüm çalışmaların hem Bakanlık hem de bağımsız denetim kurulları tarafından incelendiğini söyleyen Arslan, Almanya'da kurulu bulunan Deniz Feneri e.v.'nin Türkiye'deki Deniz Feneri Derneği ile herhangi bir organik bağının bulunmadığını kaydetti.
İşte programdan bazı bölümler;
Uğur Arslan
Bu bir sosyal sorumluluk eylemidir: 14 yıllık televizyonculuk yaşamımda hep sosyal sorumluluk projeleri içinde bulundum.
Yaptığım tv programlarımda ratingden ziyade, toplum faydasını gözettim.
Hakkımda hiçbir iddia, suç teşkil edecek unsur, veya soruşturma olmamasına ramen, Almanya daki davayla hiçbir ilgim olmamasına karşın; Bana dokunmayan yılan bin yaşasın zihniyetiyle, hiç sesimi çıkarmayıp, şu an evimde ailemle olabilirdim.
Fakat bu 11 yıllık onurlu ve şerefli deniz feneri geçmişime hiç yakışmazdı.
Şu an bir defaya mahsus yapmakta olduğum bu program deniz fenerinin dürüst ve düzgün çalışan ekibine, yıllardır bu sese kulak veren bağışçılarına ve bu kurumdan bağış almış ve almakta olan yüz binlere vefa borcudur.
Bu gün Türkiye nin geldiği noktada sosyal sorumluluk bilinci olan bir televizyoncu olarak, "bir defaya mahsus olsa da tek bölümlük olsa da" böyle bir program yapmayı, kendim veya geçmişte hizmetim olan kurumlar adına değil, insanlık namına hat safhada gerekli gördüm.
Bu program şu an ülkemizde bitme noktasına getirilen yardımlaşma ve dayanışma müessesesinin, tamamen kaybolmaması için yapılan bir sosyal sorumluluk eylemidir. Bu sosyal sorumluluğa tüm Türkiye yi davet ediyorum
Bir kişi bile intihar etmedi: Türkiye'nin en çok izlenen, en güvenilir denilen bir haber bültenin de "hadi canım sende! Sütten çıkmış ak kaşık değilsin" gibi bir ifade kullanılıyor Deniz Feneri haberinde. Böyle bir ibare olur mu yahu! Diyecek birşey bulamıyorum. Bu program nedeniyle bir kişi bile intihar etmedi; ancak Türkiye'nin yüz akı diye sunulan programlar nedeniyle tam 5 kişi intihar etti!
Deniz Feneri Genel Başkanı Engin Yılmaz
Haber köpürtülüyor: İnsanlar etkilendi tabi ki... Bu konuda diğer sivil toplum örgütleri de ne yazık ki olumsuz etkilendi. Banka aracılığıyla bize yoğun biçimde dönüşler başladı. Tabii ilk hafta yardımlar bir nebze de olsa kesildi. Ancak yapılan açıklamalardan Türkiye'deki Deniz Feneri'nin iddialarla herhangi bir ilişkinin olmadığı duyulduktan sonra yardımlar tekrardan arttı. Dünya genelinde onlarca kişi ve kuruluş bize destek oldu.
Yasal bir bağımız yok: Almanya'da kurulu dernekle hiçbir organik ve yasal bağımız yoktur. Yapılan bütün yayın ve haberlerde, bütün uyarılarımıza rağmen, logo ve görüntülerimiz kasıtlı olarak kullanıldı. Kamuoyu önündeki itibarımız planlı ve bilinçli bir şekilde karalandı. Bu linç girişimine sebep olan ve katkıda bulunan kişi ve kuruluşları her türlü yasal hakkımızı saklı tutuyor ve adım atmak için yargı sürecinin tamamlanmasını bekliyoruz
Bir kuruşunuz bile heba olmadı: Burada darbe indirilmek istenen ne yazık ki insanlığa ve yardım duygusunadır. Biz ilk günden itibaren bağırıyoruz. Bize emanet ettiğiniz bir kuruş heba olmadı. Ne malzeme verdiyseniz, insanlara ulaştırılmaya devam ediyor.
Gazeteci Yazar Hüseyin Öztürk
Eleştirenlerin bir kuruş yardımı yok!: Çamurdan ceset çıkarılırken, bu adamlar şaraplarını içip, sızıyorlardı. Deniz Feneri, dünyanın bir çok yerinde acı çeken insanların gözyaşlarını silerken onlar zevkten gözyaşları döküyorlardı. Bu iddiaları ortaya atanların bu derneğe bir kuruş yardımı yoktur. Eğer varsa bana söylesinler ben hayatım boyunca kazandığım parayla son kuruşuna kadar ödemeye kefilim ama yoktur.