Röportaj: Dilek ASLAN
Renkli kişiliğiyle kısa zamanda Rizelilerin gönlünde taht kuran Rize Valisi Kasım Esen'le, göreve gelişinden bu yana yaptıkları ve yapacaklarını konuştuk. Rize ve ilçelerine yönelik sorunlara içtenlikle yanıtlar veren Vali Esen, "Görev dışında Rize yaylalarında Yunus Emre gibi dolaşıp, evrenin sonsuzluğunda abad şerbetini içmek isterdim. Görev yaptığım yerlerde gayrimenkul ve servet edinmeyi etik görmemekteyim" dedi.
Karadeniz sahil yolunun tamamlanmasının bölge turizmi açısından faydası nedir?
TURİZMİN YILDIZI
Türkiye’de yaz turizmi en gelişmiş turizm çeşididir. Kış, kültür ve konferans turizmi çok gelişmemiştir. Bu nedenle turizmimiz daha çok artan hava sıcaklığı ve yükselen deniz suyu seviyelerinden etkilenebilecektir. Örneğin, ısınmayla birlikte kışları kar yağışlarının yerini yağmurlar alabilir. Daha az kar yağışı ve/veya çabuk erimeden dolayı da kış spor merkezlerinden daha kısa sürelerde yararlanılabilir ya da hiç kullanılmayabilirler. Akdeniz'in diğer ülkeleri gibi Türkiye için de en büyük sorun, deniz seviyesindeki yükselmeler olacaktır. Turistik plajlar ve yat limanları yükselen deniz suyu ile kullanılamaz hale gelebilir.
Zengin kuzey ülkeleri daha sıcak hava şartlarına sahip olan, Türkiye gibi sıcak ülkelere daha az seyahat edebileceklerdir. Ayrıca artan hava sıcaklıkları yaz aylarında nemle birleşince daha yüksek bunaltıcılığa neden olabilecektir.
IPCC tarafından 2030 yılı için yapılan senaryolara göre, sıcak hava dalgalarında, şiddetli yağışlarda artış beklenmektedir. Tropikal fırtınaların sayısında artış olup olmayacağı açık değildir. Çok izole oluşan şiddetli hava olaylarının iklim değişimi ile hiçbir ilgisi olmayabilir. Kuraklık, iklimin su kaynaklarını, tarımı ve tüm canlıları etkilemesinin bir yoludur. Aynı zamanda kuraklık, en kapsamlı sosyo-ekonomik zararlara neden olan, yavaş gelişen en sinsi ve en tehlikeli doğal afettir. Kuraklık bir doğa kanunudur. Her kuraklığı küresel iklim değişikliğine bağlamak doğru değildir. Aslında sürekli olarak "iklim" ile "hava şartları" arasında bağlantı kurmak, bu tür meteorolojik afetler sadece "iklim değişince" oluşurmuş gibi kamuoyunda yanlış bir kanı uyandırmakta ve gerçek çözümleri de geciktirmektedir. Kuraklığın nedeni "Türkiye yeşile hasret, betonlaşma çok, bu yüzden yağmur yağmıyor" gibi kulağa hoş ama meteoroloji biliminde yeri olmayan demeç ve nutuklarla da açıklanamaz. Kışın Türkiye’de görülen yağış da Türkiye üzerinde oluşmamaktadır. Küresel iklim değişiklileri gelecekte Karadeniz’i turizmin yıldızı yapacaktır. Valiliğimiz yeşilin, doğanın, yaylaların korunması için sivil toplum örgütleriyle birlikte Fırtına Havzasının korunması ve Entegre Havza Yönetim projesi geliştirmiştir. Çünkü Fırtına’da 537 odunsu bitki, 136 kuş, 30 memeli, 21 sürüngen ve 116 endemik bitki türü vardır. Anzer’de de benzer bir proje yapılacaktır. İkizdere’de termal tatil köyü kurma çalışmalarında sona yaklaşılmıştır. Rize’de doğa turizmi, kış turizmi, termal turizm ve deniz turizmi entegre edilecektir. Sahil yolu Doğu Karadeniz’de entegre turizm anlayışını geliştirecektir.
Dünya pazarı: Asya
Karadenizli iş adamlarının bu bölgede yatırım yapmamalarının sebebi sizce nedir?
Ucuz işgücüne dayalı sanayi Rize’nin Doğu ve Güneydoğu gibi bölgelerden daha fazla göç almasını gerekli kılar, ayrıca şehrin metropolleşmesi çay tarım alanlarını daraltır. 1980 yılına kadar Sovyet bloğu sebebiyle yani bu blokla ticaretimizin azlığı büyük yatırımların, Türkiye’nin batı şehirlerine demokratik ülkelere yakın bölgelerimize, İstanbul ve çevresine yapılmasına sebep olmuştur. Ayrıca 1980’li yıllara kadar ithal ikamesi sisteminden dolayı, dünya pazarlarına kapalı bir ekonomide çay üreticisi halinden memnundu. İhracata dayalı ekonomik büyüme stratejisinde çaya dayalı Rize ekonomisi iç piyasa baskısıyla uluslar arası pazarlara açılamamıştır. Ancak önümüzdeki çeyrek asırda dünyanın en büyük pazarları Asya kıtasında olacaktır. Asya pazarlarına yakın Doğu Karadeniz ekonomisi gerekli hazırlıklarını yapabilir ise doğunun yıldızı olabilir. İnsanımız, Rizeli iş adamlarının Rize’ye yatırımını işsizlik sebebiyle istemekte ise de tüm dünyaya üretim malları ve hizmet satmak üzere oluşturulmuş sanayileşmiş ülkeleri ve batıdaki sanayinin üretim aygıtı, pazarın daraldığını görmektedir.
Özel takip merkezi
Çayeli-Büyükdere (Senoz) deresindeki taş ocaklarının çevreye verdiği zararlar için valilik olarak ne yapmayı düşünüyorsunuz?
İnsanların ve diğer canlıların, doğal kaynaklara yönelik beklentileri çok yönlü; bu kaynaklara yönelik baskılar ile bunların altında yatan nedenler çok sayıda ve karmaşıktır. Doğu Karadeniz Havzasında, doğal kaynakların sınırsız ve kontrolsüz kullanımı, yararlanma ve korumaya yönelik dengenin kurulmasını ve kaynakların gelecek kuşaklara ulaşma şansını zora sokar. Havzanın karşı karşıya bulunduğu ve çeşitlilik içeren sorunların başlıcaları şunlardır: Seller ve toprak kayması. Çevresel açıdan uygun olmayan yol ve altyapı faaliyetleri. Barajlar ve büyük ölçekli hidroelektrik santraller. Doğal çevreye zarar veren taş ve kum ocakları. Yaylalara yönelik kontrolsüz turizm. Yasa dışı avlanma. Kanalizasyon ve katı atıklardan kaynaklanan kirlilik. Orman alanlarının başka kullanımlara dönüştürülmesi. Plansız otlatma.
Valiliğimiz, Fırtına ilgili çalışmalar yapmaktadır. Güneysu Vadisi, Taşlıdere’de çalışmalar mevcuttur. Taş ocaklarının çevre kirliliğini azaltmaları için Özel Takip Merkezi İl Özel İdaresinde kurulacaktır.
Terör tuzağı
Bölücü terör örgütünün Karadeniz’e yönelmesini değerlendirir misiniz?
Sovyet bloğunun çökmesiyle soğuk savaş yerini küresel dünya oyununda kendilerini aktör görenler arasında "vekâlet yoluyla savaşa" bıraktı. Çin Seddi’nden Adriyatik’e kadar uzanan bölgede yeni bir dünya aktörünün çıkmaması için dünyanın merkezindeki "Türk gücünün dumura uğratılması amacıyla tek millet, tek vatan, tek bayrak" şeklinde ifade edilen hedefte gedik açılarak enerji boşaltılmak istenmektedir. Bazılarının Türkçe dışında dilekçe vermeleri, resmi dilde aşınma gayretleri, tek millete yönelik eylemlerdir. Kendini linç ettirmek için Karadeniz’e gelen terörist burada aslında tuzak kurmuştur. Ya intihar amaçlı gelmekte ya da terörist başının tişörtüyle Karadenizliyi Güneydoğuluya karşı kışkırtmaktadır. Ülkenin parçalanma süreci bu cenaze merasimlerinde gizlidir. Karadeniz’e açılım, terör örgütünün terörü Türkiye’nin her tarafına yayma stratejisinin parçasıdır ve tetikte, sağduyulu olmayı gerektirir.
İşsizliğin derin nedenleri
Karadeniz’de işsizlik suçu artıyor mu?
Aslında suçun ve suçluluğun işsizlik ve bir geliri olmamak dışında daha derin nedenleri vardır. Bunlardaki artış işsizlikten önce vardır ve işsizlik artışının önünde gitmektedir. Karadeniz’de suç artışları diğer illerle mukayese edildiğinde sanıldığının aksine yüksek değildir. Karadeniz’de suçlar azdır. Dünyada cereyan eden zulme, adaletsizliğe Karadeniz insanının doğal yapısıyla gösterdiği refleksler vardır ve kanımca bu yiğit yapısı istismar edilerek, bölge insanı istikrarsızlaştırılarak Türkiye’nin kimyası bozulmak istenmektedir. Toplumumuz, temelini dinamitlemek isteyenlere karşı sağduyulu hareket etmeli. Türkiye’de bugün adi suç çeteleri veya kriminal çeteler teşvik edilerek toplumsal çözülme hızlandırılmak istenmektedir. Yani işsizlik ve yoksulluk artar, suçluluk hızla yükseltilir, ulusallık, ulusu parçalanmaya götürecek şekilde etnik bataklığa dönüştürülür. Türkiye’nin dengesinde Karadeniz, dünyanın ekseni gibidir.
Yunus Emre misali
Tayin olmazsa ve sürekli görev olsa Rize’de ne kadar kalmak isterdiniz?
Görev dışında Rize yaylalarında Yunus Emre gibi dolaşıp, evrenin sonsuzluğunda abad şerbetini içmek isterdim. Görev yaptığım yerlerde gayrimenkul ve servet edinmeyi etik görmemekteyim.