Rize Üniversitesi Tıp Fakültesi Göz Cerrahisi Bölüm Başkanı Prof.Dr. Şaban Şimşek, aralarında bakanların da bulunduğu yaşanmış fıkra gibi hikayeleri "Doktorum Altın Kafeste" isimli mizah kitabında topladı.
Prof.Dr. Şaban Şimşek, Rize Gazeteciler ve Muhabirler Derneği'nde düzenlediği basın açıklamasında kitabının tanıtımını yaparak kitabında yaşanmış fıkra gibi bir çok hayat hikayesinin bulunduğunu belirtti.
Doktorların sıkıntılarını mizah yoluyla anlatmaya çalıştıklarını belirten Şimşek, şöyle konuştu: "Bu bölgenin tabiriyle işi biraz da deliliğe verdik. Hem gülelim hem düşünelim dedik. Bu şekilde başladığımız kitapta fıkralar, yaşadığımız mizahi olayları kaleme aldık. Aynı zamanda bu kitapla genç doktorlara mesleğin zorluklarını öğretmeye çalışıyoruz. Doktorluğun ciddiyetini, mesleğin zorluklarını paylaşıyoruz.''
Kitapta ağırlıkla kendi başından geçen olaylara yer veren Şimşek, anonim fıkra ve diğer meslektaşlarının yaşamış olduğu mizahi olayları da kaleme aldığını söyledi.
DOĞANIN YENGESİ!
Şimşek, doktorların anlattığından çok hastanın ne anladığının daha önemli olduğunu belirterek genç meslektaşlarının örnek alması için kitabında şu fıkraya yer verdi:
"Temel ormanda odun kesiyor, bu sırada bir grup çevreci ormanda dolaşmaya çıkmış. Temel'in odun kestiğini görünce saldırıp darp ediyorlar. Ağzı burnu kan içinde kalan Temel, doktora gitmek için yola çıkıyor. Dursun Temel'in bu halini görüp soruyor:
- Temel, ne oldi sağa?
- Ne bileyim Dursun. Ormanda odun keseyidum. Bir grup geldi. 'Aha doğanın yengesini bozan bu' dediler saldırdılar bana. Halbuki ben ne Doğan'ı tanirum ne de yengesini."
RİZELİ ABD'LİDEN ÖNCE FARK ETMİŞ
Şimşek, gelişmiş toplumlarda bir göz ameliyatından önce olası bir karışıklığın önlenmesi için ameliyat edilecek gözün üzerine bir işaret konulduğunu belirterek bir Rizeli'nin yıllar önceden bu hassasiyeti geliştirdiğini belirtti. Şimşek bu konuda kitabında şu fıkraya yer veriyo:
"Hastanın biri fıtık ameliyatı olacak. Anestezi verip ameliyat masasına yatırıyorlar. Hastanın fıtık ameliyatının başlaması için üzerindeki eşyalar çıkarılınca ameliyat bölgesine yapıştırılan bir not dikkat çeker. 'Fıtığım sağ taraftadır. Hayırlı başarılı ameliyatlar.'
Şimşek'in kitabında Bakanların yaşanmış hikayeleri de var
Ulaştırma Bakanı Binali Yıldırım'ı muayene ediyorum.
-Sayın Bakanım, hoş geldiniz. Şikayetiniz nedir.
-Valla hocam sağ gözüm sulanıyor.
-Bakacağım. Ama önce görmenizi bir ölçelim.
- Bir yakın gözlüğüm var.
- Peki memnun musunuz.
- Yok, çabuk kırılıyor."
Melih Gökçek gözlük tercihi yaparken
- Hocam bu nasıl.
- Sayın Başkanım o olmaz. Şuna bir bakın.
- Peki ver bakalım. Taktım ama olmuyor.
- Nasıl olmuyor başkanım. Gayet güzel. Profilden de bir bakalım. Bu tamamdır. Valla çok oy getirir bu gözlük.
REÇETEYE LİMONATA
Hanımlar bir ara “Calcium Sandoz” yazdırmaya merak sarmış.
Dr. Filiz Avşar, merak edip bir hastasına soruyor:
-Ne yapıyorsunuz bu kadar Calcium Sandoz'u?
-Günlerimizde gelen misafirlere ikram ediyoruz. Herkes çok memnun.
İLAÇLAR DOKTORUN SAĞLIK KARNESİNE
Muayene olan hasta, doktordan ilginç bir istekte bulunur.
Hasta: Doktor hanım ilaçları senin sağlık karnene yazdırsak olur mu?
Doktor: Benim karneme mi niçin?
Hasta: Benim sağlık karnem yok.
Doktor: Peki seni kimin sağlık karnesi ile muayene ettik?
Hasta: Komşunun kızının sağlık karnesiyle. Onu bu sıra çok kullandık. Artık yüzüm tutmuyor.
E HARFİ NE TARAFA BAKIYOR
Hastaya okuma eşelinden bir harf gösterilir.
-Bu (E) harfini görebiliyor musun?
-Evet
-Uçları hangi tarafa bakıyor?
-Gebze istikametine doktor hanım!
(Hasta Gebze-Kadıköy hattında çalışan bir minibüs şoförü imiş.)
“ONU DA SEN BİLECEKSİN”
Rize'de bir hasta muayeneye gelir.
-Emice hoşgeldin, neyin var?
-Allah'a şükür dededen, babadan kalma bir şeyler var. Onlarla geçinip gidiyoruz.
-Onu sormadım, neyin var, neyin?
-Haa! Onları sorma doktor bey, uc uşağum var ama olmaz olsunlar. Kizlar zati gittiler.
-Emice sana onu sormuyorum. Hastalığın nedir?
-E uşağum, afedersunuz yani hocam. Onu da sen bilecesun da. Ben ne içun geldum buraya.
“BEYİM DEDUK YA DOKTOR HANIM”
Rize'de bir çocuk hastamın genetik kaynaklı olduğunu düşündüğüm bulguları vardı. Annesine eşiyle akrabalığı olup olmadığını soruyorum.
-Beyiniz ile yakınlığın var mı?
-Beyim deduk ya doktor hanım. Daha ne yakunluği olacak!