Trabzon Ticaret ve Sanayi Odası Meclis Üyesi Ekrem Çapkınoğlu, Trabzon Limanı ile Rusya’nın Sochi Limanı arasında geçtiğimiz yıllarda yaşanan ticari hareketliliğin 2011 yılında bitme noktasına geldiğini söyledi.

Konuyla ilgili değerlendirmelerde bulunan Çapkınoğlu, Rusya’nın Sochi’de yapılacak olan 2014 Kış Olimpiyatları nedeniyle Sochi Limanı’nı kapattığını hatırlattı.

Çapkınoğlu “Kıyı komşumuz Rusya Federasyonu ile yapılan ticaret, Sochi limanının olimpiyatlar dolayısıyla kapatılması ve bunun yanı sıra kara ve hava ulaşımlarının da yetersiz olması sebebiyle Trabzon ticaretine önemli bir darbe vurmuştur. Sochi limanıyla yapılan iş hacmi Trabzon’da 3 bine yakın kişiye istihdam sağlıyordu. Yine 2009 yılında 7 bin 52 araç, 58 bin yolcu ve 258 bin ton yük taşınırken, 2011 yılında 430 araç, 8 bin 480 yolcu ve 0 tonajla çalışmaktayız. Bu Trabzon ekonomisi için önemli bir kayıptır” dedi.

Bu sıkıntılar yaşanırken 2014’te yapılacak olimpiyatlarla ilgili Trabzonlu işadamlarına yeni iş imkanları çıktığını da kaydeden Çapkınoğlu, sağlanacak ikili görüşmeler ve toplantılar ile bu olumsuzluğun özellikle inşaat alanındaki çalışmalarla giderilebileceğini kaydetti.

İNŞAAT SEKTÖRÜNDEKİ GELİŞMELER
Türkiye ekonomisinin lokomotifi olarak nitelendirilen inşaat sektörünün 2008 ve 2009’da yaşanılan küçülmenin ardından 2010 yılında toparlandığını ve 2011’de büyüme kaydettiğini dile getiren Çapkınoğlu, güven ve istikrar ortamının devam etmesi durumunda bu büyümenin 2012 yılında da süreceğini ifade ederek şöyle konuştu: “İnşaat sektörü 2011 yılının ilk çeyreğinde yüzde 14,7 , ikinci çeyreğinde de yüzde 13,2 büyüdü. Yılın ilk yarısı itibarıyla bu büyüme yüzde 13,9 olarak gerçekleşti. Ancak gelişme hızında bir ivme kaybetmesi beklenmektedir. Yatırım tutarı toplamı olarak da 2011 yılı sonu itibarıyla sektörde kamunun 39,5 milyar TL, özel sektörün ise 65 milyar TL yatırımla kapatması beklenmektedir. 2011 yılının 3. çeyreğinde istihdamda da yeni bir rekor kırılmıştır. 1 milyon 910 bin istihdam sağlanmıştır. Bunun yurt içindeki toplam istihdamın yüzde 7,7’sini karşılamaktadır. Sektörü 2012’deki geleceği açısından bakarsak güven ve istikrar ortamı hem tüketicinin konut satın alma eğilimini hem de özel sektörün yatırım yapma eğilimini etkileyecek bir numaralı faktör olmaya devam edecektir. 2011’de yükselen faizler ve döviz kurunun da yükselişi sektörü temkinli olmaya itiyor. Ancak kurun bu seviyelere oturması da cari açığın azalması ve ihracatçının nefes alması için pozitif bir durum olacaktır. Özellikle kur artışı inşaat sektörünü çok da olumsuz yönde etkilemeyecektir.”