Din adamı değilim; ama dinimin adamı olduğumu söyleyebilirim. Bu nedenle ülkemizde ve dünyada gelişen olaylar benim de dikkatimi çekiyor. Siz değerli okuyucularımla bir gözlemimi paylaşmak istiyorum:

            Hayli zamandır “sünnet” konusunda bir tartışmadır sürüp gidiyor. Bu tartışmanın ilmi yönü beni aşar, ancak yukarıda da değindiğim gibi bir gözlemimi dile getirmek niyetindeyim.

            Uzun yıllar Fransa’da kaldım. Avrupa’nın birçok ülkesini dolaştım. Bu zaman zarfında Avrupa’da yaşayan Faslı, Tunuslu, Cezayirli, Nijerli, Ganalı, Batıtrakyalı, Bosnalı, Endonezyalı… ve Avrupalı birçok Müslüman’la tanıştım. Zaman zaman düğünlerine katıldım, cenazelerine iştirak ettim. Mutluluklarını ve acılarını paylaştım. Evlerine gittim, sohbetlerinde bulundum. Bütün bunlardan bir şey gördüm, bir şeye tanık oldum:

            Dünyaya serpilmiş bu Müslümanlar, sanki daha önceden birbirleriyle tanışıyormuşçasına, bir akrabalık bağı oluşmuşçasına adeta aynı hayatı yaşıyorlar, aynı değerleri paylaşıyorlar. Evlerinin dizaynı, hangi odasına girseniz secde etmeye mani bir şeyin bulunmaması, yemek adabı, eve giriş ve çıkışları, evin içinde oturuş biçimleri (haremlik- selamlık), misafir karşılamaları… hasılı bütün davranış biçimleri birbirlerine çok benziyor.

            Kendi kendime bu benzerlik,  bu benzer yaşam biçimi nedir diye sorduğumda, “SÜNNET” diye karşıma bir kavram çıkıyor. Peygamberimizin hayatı yaşama evrenselliği karşıma gelip oturuyor.

            Fransızların, Almanların da evlerine gittim; onların evleriyle Müslümanların evlerinin dizaynı ve yaşam biçimi ne kadar farklı! Siz evin içine girdiğinizde bunu bütün hücrelerinizle zaten anlıyorsunuz.

            Sözü uzatmak istemiyorum; sünnet, İslam Medeniyeti’nin oluşmasında önemli rol oynamıştır ve oynamaktadır. Kur’an’ı hayata sokmuştur. Kur’an’ın hayata açılmış biçimidir ve evrenselliği simgeler. Sünnet’in yok olduğu bir dünyada Müslümanların hayat damarları kesilmiş demektir. Bu kimlerin işine gelir?

            Sünnet veya hadis diye sokulmuş uyduruk davranış veya sözler varsa, onları da gani gönüllü ilim adamlarımız ayıklarlar.

D. Ali TAŞÇI (dalitasci@hotmail.com) Twitter:@DAliTasci