
TÜRK ÇAYI DUBAİ’YE DAMGASINI VURDU
Dubai’de düzenlenen Dünya Çay Forumu ve Fuarı’na Türk Çayı damgasını vurdu.
Dünyada üzerine kar yağan ve bu sayede haşere ilaçlaması yapılmayan tek çay bitkisinin yetiştiği Türkiye vurgusunun yapıldığı toplantıda Türk çayının organiğe dönüştürülerek dünya pazarına açılma hedefi anlatıldı.
Dünyanın en büyük turizm ve ticaret merkezlerinden biri haline gelen Dubai’de, iki yılda bir düzenlenen ‘Dünya Çay Forumu ve Fuarı’na katılmak üzere Ulusal Çay Konseyi Başkanı Ali Bayramoğlu, ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu, Rize Ticaret Borsası (RTB) Başkanı Mehmet Erdoğan, RTB Meclis Başkanı Resul Okumuş, RÜ Rektör Yardımcısı Osman Karamustafa, DOKA Rize Temsilcisi Fatih Özdemir, ÇAYKUR Dış Fuarlar Sorumlusu Miraç Mollamehmetoğlu, RTB Genel Koordinatörü Hasan Önder, Okumuş Çay Sanayi Yönetim Kurulu Başkanı Ahmet Okumuş’tan oluşan bir heyet bu ülkeye gitti.
BAYRAMOĞLU: ÇAY KANUNU SEKTÖRE CİDDİ IŞIK TUTACAKTIR
Forumda konuşan Ulusal Çay Konseyi Başkanı Ali Bayramoğlu, Çay sektörünün kamu elinden özel sektöre açılmasından bu yana geçen 28 yıllık süre içerisinde ülkede borsa sistemi kurulmadığı için çiftçi ödemelerinden pazarlama konularına kadar muhtelif sorunlar yaşandığını belirterek “Bu durum sektörün tüm temsilcilerini mutsuz etmeye devam etmektedir. Bu düşüncelerden yola çıkarak Türk çay sektörünün yeniden yapılandırılması kalite ve çeşitlilik standartlarının oluşturulması uluslar arası alanda yeni marka oluşturmak ve dünya piyasasına açılmak için çay kanunu çalışması yaptık. Bu çalışmaları 2012 yılına kadar bitirerek Borsa sistemine geçmeyi planladık. Ancak bugün itibariyle borsa sitemine geçmeye yönelik kanun çalışmalarını bitiremedik. Her ne kadar tüm düzenlemeler ve kanun ve yönetmenlik ve alt yapı çalışımları tamamlanmış ise de resmen hayata geçirilmesi önümüzdeki yıllarda hayata geçirilmesini umut ediyoruz. Bu çalışmalarımıza destek veren Srilanka, Hindistan ve Kenya yetkililerine teşekkür ederiz. Bu ülkelere yaptığımız ziyaretlerde sektör temsilcileri ile görüşmeler yapılmış ve yaşadıkları tüm tecrübelerden istifade ederek kanun çalışması gerçekleştirilmiştir. İnanıyoruz ki bu kanun çalışması hayata geçirildiğinde dünya genelinde çay sektörüne çok ciddi ışık tutacaktır.” dedi.
“DÜNYA ÇAY BİRLİĞİ KURULMASI ÖNERİSİ”
Bayramoğlu, “Türk çayının en büyük özelliği Doğu Karadeniz bölgesinin mikro klimatik özelliği nedeniyle her hangi bir kimyasal mücadeleye gerek kalmadan yapılıyor olmasıdır. Bu nedenle dünyanın en doğal çayının Türkiye’de üretildiğine inanıyoruz. Çay üreticisi ülkeleri temsilen bir dünya çay birliğinin kurulması ve bundan böyle bir çok konuda ortak hareket ederek çay sektörünün geleceğini garanti altına almamız en önemli görevlerimizden biri olmalıdır.” ifadelerini kullandı.
SÜTLÜOĞLU: "ORGANİK ÇAYLA DÜNYAYA AÇILACAĞIZ"
Dünyadaki tüm çay üretici ülkelerin temsilcilerinin katıldığı forumda konuşan ÇAYKUR Genel Müdürü İmdat Sütlüoğlu ise Türk çaycılığı hakkında bilgiler verdi.
Ülkede 1947 yılından bu yana çay tarımının yapıldığını anlatan Sütlüoğlu, dünyanın en büyük 5’inci çay üreticisi, siyah çayda ise dünyanın en büyük 4’üncü üretici ülkesi olduklarını söyledi.
Ancak dünyada Türk çayının pek bilinmediğini ifade eden Sütlüoğlu, bundan sonra dünyaya açılmayı hedeflediklerini belirterek şöyle konuştu: “Türkiye, Avrupa Birliği’ne aday ülke ve AB ülkeleri arasında tek çay üreten ülke. Tek çay üreticisi olmamızı büyük avantaj olarak görüyoruz. Burada AB’nin gelecekteki uygulamaları öne çıkacaktır. Bizim çaylıklarımızın tamamının üzerine kar yağmaktadır. 10 gün öncesinde çay bahçelerinin üzeri karla kaplıydı. Bundan dolayı çaylarımız da haşere bulunmamaktadır. Hiçbir şekilde haşere ilacı ve pestisit kullanılmamaktadır. Çayımızın tamamen organik olma kabiliyeti vardır. Sadece kimyasal gübreden vazgeçerek çayımızın tamamını organik yapma hedefimiz var. Daha değerli olan organik ürünle birlikte çay üreticimize daha iyi fiyat vermeyi düşünüyoruz. Türkiye üretim tüketim dengesi içerisinde olan bir ülkedir. Yılda 220 bin ton dolayında kuru çay üretimi yapılmaktadır. Yıllık tüketimimiz bunun biraz üzerindedir. Yani kendi yağımızla kavruluyoruz. Çayımızı organik yaparak dünya pazarına açılmayı hedefliyoruz. Bu sektörün her kesiminin daha fazla gelir kazanması anlamına geliyor.”
HABERE YORUM KAT