1. HABERLER

  2. YÖREDEN HABER

  3. RİZE

  4. Yılmaz'dan Hatırnaz'a destek
Yılmaz'dan Hatırnaz'a destek

Yılmaz'dan Hatırnaz'a destek

Eski başbakanlardan Rize bağımsız milletvekili Mesut Yılmaz, Pazar Belediye Başkanı Hikmet Hatırnaz’ı makamında ziyaret etti, destek sözü verdi.

A+A-

Eski başbakanlardan Rize bağımsız milletvekili Mesut Yılmaz, Rize gezisi kapsamında Pazar Belediyesi'ne de uğrayarak Başkan Hikmet Hatırnaz'ı makamında ziyaret etti.

Makam odasında toplanan vatandaşlardan, CHP'li Belediye Başkanı Hikmet Hatırnaz'a destek isteyen Yılmaz, “Hikmet bey bu dönemde Pazar için çok iyi çalıştı. Ben de şahidim. 2 seneden beri beraber çalışıyoruz. Devamlı milletvekili olarak beni ziyaret eder. Ben de elimden geldiğince ona yardımcı oluyorum.” Dedi. Konuşmasını gülerek sürdüren Yılmaz, “Eski başbakan olduğumuz için hala sözümüz geçiyor. Tanıdıklarımız var kurumlarda filan. Onlar torpil yapıyorlar. Elimizden geldiği kadar yardım yapıyoruz. Ben kendisinin çalışmasından çok memnunum. Siz de menunsanız destek verin.”dedi.
Vatandaşların çayla ilgili sıkıntılarını da dinleyen Mesut Yılmaz, Çaykur'un IMF ile pazarlık konusu edildiğini öne sürerek, “Şu anda ekonomik kriz sebebiyle yeni bir anlaşma gündemde. Bu IMF ile yürütülen pazarlıkların en çetinlerinden birisi de Çaykur'la ilgili. Çünkü şu anda Türkiye'de aşağı yukarı devlete ait bütün sanayi tesisleri özelleştirildi, tek özelleştirilmeyen Çaykur'un çay fabrikalarıdır. Yani Tekel'in tamamı özelleştirildi, çimento fabrikaları özelleştirildi. Sümerbank'ın dokuma fabrikaları özelleştirildi. Devletin elinde aşağı yukarı Çaykur'dan başka sanayi kuruluşu kalmadı. Birkaç Taner şeker fabrikası kaldı, onlar da şimdi özelleşiyor." dedi.

 IMF'nin en çok bastırdığı konulardan birisinin de Çaykur'un özelleştirilmesi olduğunu öne süren Yılmaz, "Biz hükümetten ayrılana kadar bu konuda direndik. Çünkü çayın Türkiye'de çok özel bir konumu var. Bizim dünyada çayla eşit şartlar altında serbest ticaret kurallarına göre rekabet edebilmemiz mümkün değildir. Bir kere iklim şartlarından mümkün değil. Bizde 4 kere tarım yapılıyor bizim rekabet edeceğimiz diğer çay yetiştiren ülkelerde 12 ay çay tarımı yapılıyor. Maalesef bizim dışımızda çay üreten ülkeler dünyanın en fakir ülkeleri en düşük işçilikle bu işi yapıyorlar. Dolayısıyla onların üretim maliyetiyle bizim üretim maliyetimiz arasında birkaç misline varan bir farklılık var bizim aleyhimize. Çay alışkanlıkları açısından bizim yetiştirdiğimiz çay dünya pazarında çok az ülkede içilen çay. Büyük çoğunluğu işte Seylan çayı, Hin çayı, Çin çayı gibi bizim çaydan farklı çaylara alışmış durumdalar. Bu şartlar altında Çaykur'un özelleştirilmesi Türkiye'deki çaydaki özel fabrikaların da maceraları belli olduğuna göre hiç şüphesiz ki çay üreticisini mağdur edecektir. Ve bu yöreyi fevkalade büyük sıkıntıya sokacaktır. Onun için hükümetin bu konuya bir normal ekonomik politika olarak değil sosyal politika olarak bakması lazım. Bu yöreyi ve üreticileri düşünmesi lazım. O nedenledir ki bugüne kadar bu iş zaten gerçekleşmedi. Ama şimdi yeni bir anlaşma yapılırken IMF bunu şart koşacak. Bu hükümetten bu konuda tabiî ki sağlam durmasını isteyeceğiz. Bu konuda eğer bir taviz verirlerse ona da karşı çıkacağız. Ama sadece bizim karşı çıkmamız yetmez, bu yörenin de bu bilinçte olması, kendi hakkına sahip çıkması lazım.” diye konuştu

HABERE YORUM KAT

UYARI: Yeni dezenformasyon yasası ve kişisel verilerin korunması kanununa göre; kişilik haklarına yönelik her türlü yayın suç teşkil ettiğinden, kurallara aykırı yorumlar onaylanmamaktadır. Lütfen bir aşağıdaki facebook yorumları bölümünü kullanınız
70 Yorum