T.C’yi bitirdiler, her yerden indirdiler, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Atatürk’e saldırı yarışına girdiler, yetmedi.

Andımızı kaldırdılar, milleti isyan ettirdiler, sokağa döktüler. PKK paçavralarıyla, terorist başı resimleriyle, yürüyenlere seyirci kaldılar.

Türk bayrağı asanlara linç etmeye kalktılar, devletin polisi Türk bayrağı asanlara ceza yağdırıyor. Teröristleri baş tacı yapıldığı bu dönemde Türklüğe kafayı taktılar.

T.C,Andımız derken, şimdide de Türklüğü inkâr eder noktasına geldiler. Türklüğün aşağılandıkça aşağılandığı bir dönemde AKP’ nın MYK üyesi Prof.Dr. Yasın Aktay ”Türk diye bir irk yoktur” densizliğinde bulundu.

Bayburt’taki bir panelde konuşan kendini bilmez ”Türk dediğin bir sentezdir zaten, Türk diye bir irk yoktur” diyerek skandal sözlere imza attı.

Buna tepki gösteren gençler ”Türkler vardır, Dünya kadar imparatorluk yıkmış, ve kurmuşlardır” diyerek salonu terk ettiler..

Ey Bayburtlular, yanlış yaptınız.” Türk diye bir irk yoktur” diyen zavallıya bir Türk tokadını indirecektiniz. Türk ecdadınıza, yanı dedelerinize, kahraman Bayburtlulara layık birer torun olacaktınız.

 Şiddete karşıyım, ancak bu zavallıyı evirip, çevirip temiz bir dayak atacaktınız. Dayak yedikçe hafızası yerine gelip, belki özür dileyip” Türk oğlu Türk vardır” diyecekti.

Bu zihniyete, buna çanak tutanlara, aslını inkâr edenlere, sesiz kalanlara, haddini bildirmeyenlere yazıklar olsun.

Tarih sizleri affetmeyecektir.

CHP’nin ABD  temasları..

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Amerika ziyareti, temasları ilgiyle izleniyor..Genel Başkan Kılıçdaroğlu,ABD Ankara büyükelçisi ile özel görüşünce kıyameti koparanlara” Tabî ki  görüşecek,Ocak ayından önce de ABD’ye gidecek” diye yazmıştım..

Genel Başkan Kılıçdaroğlu’nun ABD seyhatı, “Tarihi”   olduğu Amerikalılar ifade ediyorlar.

ABD başlangıçta, yanı 12 yıl önce, Tayıp beyi tanıdı. Destek verdi ve zaman içinde kahır denecek ekseriyete ulaşan bir siyasi lider ve parti yaratılmasına hem konu oldu, hem de yardımcı oldu.

Şimdi Kemal beyi tanıyacaklar.Kemal bey, bu tanışmaya yardımcı olmak üzere dar, etkin deneyimli bir kadroyu da beraberinde götürdü.Kadrosunda iki diplomat var.Faruk Loğoğluve Osman Korutürk..Osman Korutürk ile,2011 milletvekili seçimlerinde aynı bölgeydik.(İstanbul birinci bölge)

Üç ay birlikte çalıştık,yakından tanıma fırsatını buldum.Üstün niteliklere sahip bir diplomattır.Faruk bey uzun süre Washington Büyükelçisi olarak görev yaptı.Türk-Amerikan ilişkilerinin hafızasına geniş ölçekli hakimiyeti var.Sayın Korutürk ise  Avrupa diplomasisine egemen iki ülkenin siyasetine vakıf..

Kılıçdaroğlu’nun refakatinde iki de iktisatçı var. Faruk Öztrak ve Aydın Ayaydın.Ayrıca Kürt meselesinde detaylı deneyimlere sahip olan iki milletvekili var.Sezgin Tanrıkulu ve Kamer Genç..

Faruk Bey ile Aydın beyi, Anavatan Doğruyol partisi hükümetleri döneminde, başarılı bürokrasi tecrübeleriyle yakından tanıdığım, dirayet ve ciddiyetleri takdire şayan kişilerdir.

Grup Başkanvekili Engin Altay, Parti Meclisi üyesi Aykan Erdemir, parlamentonun deneyimli temsilcileri.

Genel başkan Kılıçdaroğlu’nun temas edeceği yetkililer, Türk-Amerikan ilişkilerini her yönden değerlendiren en üst düzey karar otoritelerinden oluşuyor.

Söz konusu kadro ile yürütülen görüşmeler CHP’nin Amerikan karar otoritelerini yakından tanımasına fırsat vereceği gibi, kendilerinin de tanınmasını sağlayacaktır.

Genel başkan Kılıçdaroğlu’nun sempatik, halkın desteği arkasında olan, sözüne güvenilen, dürüst Lider profili olması, hem içerde hem de dışarıda güven veriyor.

Bu temaslara şimdiden çamur atanlara, sulandıranlara” iktidar veya muhalefet” tasnifi ile bakmak isabetsizlik ve haksızlıktır. Çünkü ABD’nin CHP’yi en iyi bir şekilde tanıması, ülkenin gerçek tanınmasının önemli unsurlarından biri olacaktır. CHP’nin başarısı Türkiye’nin başarısı olacaktır.

Kemal beyin, ABD’deki temaslarında en üst düzeyde karşılanması, ilgi görmesi, kamuoyuna yansımayan bazı görüşmelerin yapılması tesadüfî değildir beyler.

12 yıl önce Tayyip Erdoğan’ı tanıyan ABD,12 yıl sonra da Kemal Kılıçdaroğlu’nu tanımak istedi.